Çavuşoğlu'nun açıklamalarına tepki

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Kuzey Kıbrıs ziyareti, temasları ve yaptığı açıklamalar Kıbrıs Rum basınında geniş yer buldu.

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Kuzey Kıbrıs ziyareti, temasları ve yaptığı açıklamalar Kıbrıs Rum basınında geniş yer bulurken, Kıbrıs Cumhuriyeti hükümet yetkilileri ve siyasi partileri de Çavuşoğlu’nun açıklamalarına tepki gösterdiler.

Fileleftheros gazetesi “Her Şeyi Kendilerine İstiyorlar – Çavuşoğlu ve Akıncı Siyasi Eşitliği ve Doğal Gazı Öne Çıkardılar – Çavuşoğlu’na BM ve AB’ye Girişimlerle Yanıt” başlıkları altında verdiği haberinde, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Kuzey Kıbrıs'a gerçekleştirdiği ziyareti, Mağusa’da konsolosluk açılacağını açıklaması, kapalı bölge Maraş’ı ziyareti ve Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı’yla yaptığı görüşmeye ayrıntılarıyla yer verdi.

Gazete, Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetinin ise, Çavuşoğlu’nun Kıbrıs'ın kuzeyindeki açıklamaları ve gerçekleştirdiği eylemler karşısında sadece açıklama yapmakla yetinmeyeceğini, BM ve AB nezdinde girişimlerde de bulunacağını yazdı.

Habere göre Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetinden diplomatik bir kaynak gazeteye yaptığı açıklamada, Kıbrıslı Rum lider Nikos Anastasiadis’in konuyu New York’taki temasları sırasında BM Genel Sekreteri’yle görüşeceğini ifade etti.

Söz konusu kaynak ayrıca, Akıncı-Anastasiadis arasında 9 Ağustos tarihinde gerçekleştirilen görüşmede varılan uzlaşıların uygulanması durumunda çözüm sürecinin başlaması konusunda bir sonuca varılmış olacağı iddiasında bulundu.

Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis ise Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinin başlamamasının sorumlusunun Türkiye olduğunu iddia ederek Çavuşoğlu’nun açıklamalarının ise bunun bir diğer kanıtını teşkil ettiğini savundu.

Gazete, Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’ndan da yazılı bir açıklama geldiğini, açıklamada, Mağusa’da konsolosluk açılması kararının “bölücü bir eylem olduğu” vurgusunun yapıldığını yazdı.

Habere göre söz konusu açıklamada, Türkiye’nin bu eyleminin, “bölücü tüm eylemleri kınayan 550 sayılı BM kararını çiğnediği” iddiasında bulunularak, Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetine göre bu eylemin, Türkiye’nin yeni, kabul edilemez oldubittiler yaratma ve müzakerelerin yeniden başlama umutlarını baltalama olduğu vurgulandı.

Türkiye’nin bu eylemlerinin engellenmesi için gerekli tüm girişimlerin yapılacağı ve müzakerelerin Crans Montana’da kaldığı yerden yeniden başlaması için gerekli koşulların oluşturulması için çabalamaya devam edileceği de açıklamada ifade edildi.

 

PRODROMU: “ORTAMI SABOTE EDİYORLAR”

Kıbrıs Rum Hükümet Sözcüsü Prodromos Prodromu da dünkü açıklamalarında benzer ifadeler kullanarak Çavuşoğlu’nun ziyaretini sert bir dille eleştirdi.

Habere göre Prodromu açıklamasında özetle, Çavuşoğlu’nun Kuzey Kıbrıs ziyareti ve bu sırada gerçekleştirdiği eylemlerle yaptığı açıklamaların Kıbrıs sorununda yaşanan durağanlığın sorumlusunun Türkiye olduğunun bir diğer kanıtı olduğu iddiasında bulundu.

Çavuşoğlu’nun ziyaretinin “ortamı sabote etmeyi ve BM Genel Sekreteri’nin çabalarını engellemeyi hedefleyen kışkırtıcı bir eylem” olarak nitelendiren Prodromu, Çavuşoğlu’nun Anastasiadis’e yönelik sözlerinin ise Türkiye’nin kendini ortaya çıkarmasından başka bir şey olmadığını savundu.

Prodromu, Çavuşoğlu’nun açıklamalarının, Kıbrıs'ın güneyinin içerisinde çatlaklar yaratmayı hedeflediğini belirterek asıl konunun, Türkiye’nin bu “faydasız, saldırgan tutumunu terk ederek, Anastasiadis ile Akıncı arasında varılan uzlaşıya ve referans şartlarında uzlaşıya varmak için BM’yle yürütülen müzakerelerin gerçekleştirildiği zemine rıza göstermesi olduğu” iddiasında bulundu.

 

RUM SİYASİ PARTİLERDEN KINAMA

Gazete haberinin devamında, Çavuşoğlu’nun Kuzey Kıbrıs ziyareti sırasında yaptığı açıklamaların Rum siyasi partilerinin tümü tarafından sert bir şekilde kınandığını yazdı.

Gazete, Rum siyasi partilerin, özellikle Çavuşoğlu’nun Mağusa’da başkonsolosluk açılacağı, doğal gaz ve Türkiye’nin Güney Kıbrıs’ın sözde MEB’indeki eylemleri konularında yaptığı açıklamaları sert bir dille kınadıklarını belirtti.

DİSİ Başkanı Averof Neofitu, Anastasiadis’e yönelik tam desteğini vurguladığı açıklamasında, Çavuşoğlu’nun açıklamasının kabul edilemez olmasının yanı sıra Türkiye’nin niyetlerini açıkça ortaya koyar nitelikte olduğu iddiasında bulundu.

AKEL, Çavuşoğlu’nun açıkladığı üzere, Mağusa’da başkonsolosluk açılmasının yeni bir kışkırtma ve yasadışılık eylemi olduğu iddiasında bulunarak bu eylemin müzakerelerin yeniden başlaması çabalarını baltaladığını savundu.

DİKO’nun açıklamasında, Türk uzlaşmazlığının zirve noktasına ulaştığı ve bunun ciddi bir karşılığı gerektirdiğini belirterek “son yıllarda yürütülen başarısız politikaların bir başarısızlıktan diğerine gidilmesine yol açtığı” değerlendirmesinde bulundu.

EDEK, Dayanışma Hareketi, Çevreciler, Vatandaşlar İttifakı ve ELAM da yaptıkları açıklamalarda Çavuşoğlu’nun ziyareti ve açıklamalarını kabul edilemez şeklinde nitelendirerek sert bir biçimde kınadılar.

Diğer gazeteler ise konuya ilişkin haberlerini şu başlıklarla yansıttılar:

Alithia: “Çavuşoğlu Liderler ve BM Tarafından Uzlaşılan Yol Haritasını Değiştiriyor – İlk Önce Beşli Sonra Referans Şartları – ‘Rehberle’ Maraş’a – ‘Konsolosluk’ Bölücü Eylem”

Haravgi: “Siyasi Eşitliği Ortaya Koydular – Çavuşoğlu: Çözüm Şeklinin Netleşmesi İçin Önce Beşli – Partilerden Kızgın Ancak Tezlerini Yineleyen Açıklamalar”

Politis: “Kırmızı Çizgileri Belirliyorlar – Türkiye Referans Şartları Konusunda Gayrı Resmi Konferans İstiyor”

Güney Haberleri