“Çirkef yatağı” raporu

Cenk Mutluyakalı

Büyük bir "çürümüşlük" var ortada!
Marşla, bayrakla, nutukla, yalanla, etle, tırnakla kazınmıyor.
Uluslararası Şeffaflık Örgütü'nün yöntemlerine göre sıradan insanlar üzerinden oluşturulan örnekleme soruluyor, "ülkede yolsuzluk var mı?"
Her on kişiden dokuzu "var" diyor.
10 kişiden 9’u!
Ama asıl utanç tablosu şu, insanlar, en fazla yolsuzluk yapanlar olarak Başbakan ve Bakanları görüyorlar.
Doğrudan işaret ediyorlar: İşte bunlar!
Başbakan ve Bakanları kimin atadığını da biliyor bu ülke artık!

***

Yolsuzluk Barometresi Raporu sunuldu dün...
Metron Araştırma'nın verilerini, iki önemli akademisyen Sertaç Sonan ve Ömer Gökçekuş'un değerlendirmeleri ışığında dinledik, sarsıldık, üzüldük yeniden..
Son 1 senede yolsuzluğun arttığına yoğun bir inanış var.
Nasıl olmasın?
Son dönemin en büyük skandalından sorumlu kişi "Başbakan" olarak atandı bu ülkede!
Partisini terk eden ve azınlık hükümetine destek veren vekiller - halk oy vermese de - biri Meclis'e danışman atandı, bir diğeri Saray'a...
Bir parti kurultay erteledi peş peşe, çoğunluğun seçtiği başkan kenara alındı; toplumun iradesi açık açık çiğnendi, bir başbakan bir bakanı görevden almak isterken, bir bakan, bir başbakanı görevden aldı.

İhalesiz tek bir alımda milyon dolarlar ortadan kayboldu.

***

Toplumun “yolsuzlukla” suçladığı hükümet, kendisi “yolsuzlukları araştıracağını” söylüyor.
Tavuk kümesini beklemesi için tilkiyi “denetçi” atıyoruz gibi bir durum!
İşin aslı kümeste tavuk kalmadı, hepsi tilki!

***

İyi de bu durumdan şikayet eden de aynı toplum, oy verenler de…
Kimi zaman sadece yüzde 15’lik bir kesimin tercihi seçim sonucunu değiştirebiliyor” diyor uzmanlar…
Seçim değişmese seçmen değişiyor bizim ülkede…
Üstelik “oy verenler”in çoğu da bu çürümüşlüğe ortak!
Kimileri hem seçiyor bireyci menfaatler ya da korkularla, hem de “bunlar yolsuz” diyor!

***
Çok da genel bir güvensizlik var.
Başbakan, bakanlar ya da iş dünyası değil…
Memurlardan gazetecilere, sivil topluma kadar herkese dair “yolsuzluk” şüphesi var.
Başbakan, bakanlar elbette tümüne fark atıyor.
İyi örnek” olarak değil pek tabii…

***

Kimi yeni veriler de var.
Örneğin son 5 yılda kendisi ya da bir yakını cinsel şantaja maruz kaldı diyenlerin oranı yüzde 8.5…
İnsanı gerçekten düşündüren ve ciddiye alınması gereken sonuçlardan biri de rüşvet ya da torpil oranı en yüksek yerler yüzde 68’le “devlet hastaneleri” olarak öne çıkıyor.
Daha korkuncu ikinci sırada yüzde 55’le “polis” geliyor!


***
Her on kişiden sekizi ülkede “kara para aklamanın” büyük sorun olduğunu düşünüyor.
Yolsuzluğa karışan kişilerin ceza alacağına çok az insan inanıyor.
İnsanların düşüncelerine, deneyimlerine, görüşlerine ve raporun detaylarına baktığınız zaman tam bir “çirkef yatağı”nı andırıyor Kıbrıs’ın kuzeyi ve kimileri bununla övünüyor.