Tanju KONURALP
Kanser Araştırma Vakfı’nın bu yıl 24 Şubat’ta gerçekleştirdiği 10. Orkide Yürüyüşü etkinliği, yürüyüşün yanı sıra birçok etkinliğe de ev sahipliği yaptı. Bunların içerisinde yer alan en nemli etkinliklerden birisi de, birincisi gerçekleştirilen Parkeoloji Çocuk Etkinliği oldu. Arkeolog Demet Karşılı ve KAV sorumlusu Rezan Fahrioğlu Yamacı önderliğinde gerçekleştirilen proje, arkeolojik olarak önemli bir değer olan Kıbrıs adasının, aynı yönde çocuklara tanıtımını içerdi. ADRES KIBRIS, projeyle ilgili Arkeolog Demet Karşılı ile konuştu.
Kısaca kendinizden bahseder misiniz?
DAÜ Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümünden, 2002 yılında mezun oldum. Daha sonra ise Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Protohistorya Arkeolojisinde, Orta Tunç Çağı uzmanı olarak Yüksek Lisans eğitimimi tamamladım. 1999 yılından itibaren Kıbrıs, Ege ve İrlanda’da arkeolojik kazılara katıldım ve halen daha yaz izinlerimde katılmaya devam ediyorum. 2006 yılından itibaren iki toplumlu Kayıp Şahıslar Komitesinde takım lideri olarak görev alıyorum.
Ülkedeki Arkeoloji ile ilgili neler söyleyebilirsiniz? Arkeolojiye gereken önem veriliyor mu? Neler yapılmalı?
Kıbrıs Arkeolojisi gerek dünyada, gerekse Doğu Akdeniz Arkeolojisinde zengin bir konuma sahiptir. Üstelik sadece bir arkeolojik dönem olarak değil, Epipaleolitik dönemden tutun da Orta Çağa kadar; sadece bugüne kadar gün ışığına çıkan yerleşimler ve buluntular ile eşsiz bir yerdir. Bir de halen daha keşfedilmeyen arkeolojik kalıntıları düşününce, Ada’da yapılacak daha ne kadar iş olduğunu ve bunların keşfi sonucunda ortaya çıkacak zenginliği hayal bile edemezsiniz. Ama arkeolojide denir ki ‘’Koruyamayacaksan, değerini veremeyeceksen daha iyi bırak toprağın altında kalsın’’. Ülkede ellerinden geldiği kadar hatırı sayılır çalışmalar yapan meslektaşlarım olsa da, KKTC’ye uygulanan izolasyonlardan nasibini alan bir bilim dalıdır arkeoloji. Yaptığınız kazılar, yazdığınız makaleler sizinle aynı kulvarlarda olan diğer ülkelerin meslektaşları tarafından yasadışı kabul ediliyor. Tabii bu sorunları aşmak ve sızlanmaktan öteye geçmek için çok çalışmak ve birlik olmak gerekiyor. UNESCO’nun yasalarına göre ateşkes olan ülkelerde kurtarma kazıları yapabilirsiniz. Ama her şey kazı yapmakla bitmiyor. Asıl iş kazı sonrası başlıyor. Gerekli yayınlarınızı yapıp bilimsel platformlarda yer almak ve yaptıklarınızı hakkıyla halka sunmak zorundasınız. Düşünün ki bizim başkentimizde halen bir arkeoloji müzemiz yok. Sanırım her şeyden önemlisi arkeolojinin bir hobi veya çanak çömlekten ibaret olmadığını, yaşanılan topraklar, insanlık ve gelecek adına gerekli ve zahmetli bir bilim olduğunu öğrenmemiz ve öğretmemiz gerekiyor. Bu projeyi de yaparken “ağaç yaşken eğilir” söylemini de aklımızdan hiç çıkarmadık.
İlk kez gerçekleştirdiğiniz bu projenin oluşmasındaki sebepler nelerdir?
Bu proje, Kanser Araştırma Vakfı’nın bu yıl 24 Şubat’ta gerçekleştirdiği 10. Orkide Yürüyüşü etkinliği için oluşturuldu. 10. yıl nedeniyle KAV gönüllüleri sadece yürüyüş değil, bununla birlikte farklı ve yararlı birçok etkinlik düzenledi. I. Parkeoloji Çocuk Etkinliği, vakfın gönüllülerinden Rezan Fahrioğlu Yamacı’ya aklımdaki projeden bahsetmem ve vakıf yetkililerinin kabul etmesiyle doğdu.
10 Şubatta gerçekleştirdiğiniz proje ile çocuklar ve siz neler kazandınız?
Proje, yedi ile on üç yaş arasında bize ulaşan ilk 24 çocuk ile gerçekleşti. Çocuklara Kızılay tarafından kurulan çadırların altında, iki metrekarelik alanlar yaratıldı ve bunların içerisine imitasyon buluntular yerleştirildi. Gün boyu hem Kızılay çalışmaları ve arkeoloji hakkında bilgi aldılar, hem de oyun oynayarak kazı yaptılar. KAV gönüllüsü uzman arkeologlar, sanat tarihçiler, öğretmenler ve drama formatörleri eşliğinde oyunlar oynayarak, sorumluluklar ve tecrübeler edinerek farklı bir gün geçirdiler. Topraktan ve geçmişten gittikçe uzaklaştırılan çocuklarımıza, özgüven, yardımlaşma yetisi ve her birinin ayrı özelliklere sahip değerler olduklarını, aynı arkeolojideki gibi, her elin bir bütünü tamamladığını anlatmaya ve hissettirmeye çalıştık. İlk amacımız çocuklarımızı, yani geleceğimizi hem kendisine hem de çevresine duyarlı kılmak oldu. KAV'ın ‘bu günler yarın olsun' öğretisinin yanına 'dünler yarınların rehberidir' öğretisini de eklemek istedik. Biz gönüllüler ise Kanser Araştırma Vakfı adına gerçekleştirdiğimiz bu günde çocuklar ile hem faydalı hem de keyifli bir gün geçirdik. Kendi bildiğimiz şeyleri çocuklara aktarmak, Ada arkeolojisine sahip çıkmalarını ilerde göreceğimizi bilmek ve onlardaki neşeyi, heyecanı hissetmek bizi çok mutlu etti. Buna ek olarak çocukların evlerine dönüp geçirdikleri günü ailelerine anlatmaları sonucunda, birçok aileden çok olumlu yorumlar almış olmak da, amacımıza ulaştığımızın göstergesi oldu.
Aynı projenin devamı gelecek mi? Veya farklı projeler de düşünüyor musunuz?
Projenin ikinci aşaması olarak çocuklar kazı ve pratik kısmından sonra Kozanköy İlkokulunda, onlar için hazırlanan sınıflarda güne dair hissettiklerini ve öğrendiklerini resme döktü. Ayrıca profesyonel fotoğrafçımızın çektiği fotoğraflar ile bu resimler, 18 Mayıs Müzeler Haftasında sergilenecek ve KAV’a bağış olarak satılacaktır. Çocuklar, düzenleyeceğimiz bir gece ile resimlerini satın alan kişilere kendileri takdim edecekler. Biz gönüllüler olarak bu projeyi her yıl Şubat ayında KAV adına sürekli hale getirmek istiyoruz. Çocuklardan ve ailelerinden aldığımız tepki ile projenin çok sevildiğini ve oldukça yararlı olduğunu fark ettik. Bu da şu ikinci organizasyonun yapılması fikrini destekliyor.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Kanser Araştırma Vakfı’nın 10 yıldır aksatmadan sürdürdüğü ve her yıl giderek artan bir sayıyla gerçekleştirdiği Orkide Yürüyüşüne, bu yıl farklı etkinliklerle her yaş grubunun sağlıklı, bilinçli ve saygılı bir yaşamı benimsemesine katkı koymayı hedefledik. 1. Parkeoloji Çocuk Etkinliği kendi içinde bir ilk olup farklı KAV projelerinin de gerçekleşeceğinin müjdecisidir. Halkımızın KAV’a duyduğu güven var olduğu sürece, biz gönüllülerin sayısı ve dolaysıyla da kanser araştırmalarına destek de artacaktır.
Kanser araştırmalarının devamını sağlayabilmek için oluşturulan SMS bağış servisi hizmete açıldı. Tüm Telsim faturalı/faturasız hat ve Turkcell faturalı hat aboneleri Kav yazıp 5228’e SMS göndererek KAV'a 5 TL’lik bağış yapabilirler.