İtalya pandemi sürecinde en kötü tabloyu yaşayan ülkelerin başında geliyordu. Vaka ve ölü sayısı bakımından da ama en çok da sağlık sisteminin çöküşü ve hastalara bakılamaz, yoğun bakıma ve ventilatör cihazına ‘hasta seçer’ duruma düşmüştü İtalyanlar.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) şimdilerde Corona virüsünün yeniden yükselişe geçtiğini söylüyor ve birçok Batı Avrupa ülkesi de ‘ikinci dalga’nın başında bulunuyor.
İspanya, Fransa, Malta, Avusturya gibi ülkelerde vaka sayıları ciddi artış içerisinde… İtalya ise bu dönemde çok daha iyi bir görüntü veriyor.
‘İki haftada 100 bin kişiye düşen vaka sayısı’ İspanya’da 300’ler seviyesindeyken, İtalya’da bu rakam 30’larda seyrediyor. Yani 10 kat daha az vaka çıkıyor.
Kimilerine göre test sayısının diğer ülkelere kıyasla daha az olması yüzünden rakamlar düşük çıkıyor ama İtalya’nın yine de –en azından şimdilik- ‘fana gitmediği’ görülüyor.
Peki bu nasıl oldu?
Uzmanlar şöyle izah ediyor:
- Kısıtlayıcı tedbirlerin uzun süre ve sıkı uygulanması
- Temas takibi
- Test stratejisinin değiştirilmesi
- Maske gibi kurallara uyum oranının yüksekliği
Yani hem devlet düzeyinde hem de birey düzeyinde alınan önlemler, Mart’tan itibaren kabusu yaşayan İtalya’da işlerin daha iyiye gitmesini sağlamış.
***
Aslında tam da bu bilinçle hareket edilmesi halinde Covid-19’la çok daha kolay mücadele verilebileceği aşikardır.
Herkes üzerine düşeni yapacak.
Bu kadar basit…
Devlet de…
Vatandaş da…
Halkı işbirliğine dahil etmek yöneticilerin işidir. ‘İmam cemaat’ meselesi önemlidir. Yönetenler topluma güven vermelidir. Aldıkları kararların doğru ve bilimsel ve işe yarar ve uygulanabilir olduğu konusunda ikna edici olmalıdırlar.
Aldıkları kararları net biçimde anlatabilmeli, şeffaf olmalı, tutarlı olmalıdırlar.
Akşam başka, sabah başka kararlar alıp hem kendilerinin hem de vatandaşın başını döndürmemelidirler.
Kısa, orta ve uzun vadeli planlar yapmalı, bunların alternatiflerini de hazırda tutmalıdırlar.
Böyle bir yönetim ile virüs daha kolay alt edilebilir.
Belki İtalya örneğine ya da diğer başarılı ülkelere bakıp dersler çıkarılabilir. Bu deneyimlere gerçekten ihtiyaç vardır. ‘Biz her şeyi biliriz’ diye hava atmanın manası yoktur.
Sadece iyi örnekleri değil, kötüleri de yakından incelemek lazımdır.
Çünkü oralardan da dersler çıkar. Hem de en önemli dersler…
Zaten İtalya –belli ki- kendi yaşadığı kötü deneyimlerden yola çıkarak ipleri bu sefer sıkı tutuyor. İşi şansa bırakmıyor. Bir kez daha o vahim duruma düşmek istemeyen halk da üzerine düşeni daha iyi yerine getiriyor.
Corona’yı yenmek mümkün müdür?
Belli ki bütünüyle bir galibiyet ya da mağlubiyet yoktur bu mücadelede.
Kayıpları minimumda tutabilmektir sanırım asıl odaklanılması gereken… Yoksa virüsü sıfırlamak mümkün olmayacak. Bilim öyle diyor çünkü…