Tayfun Çağra
Başta Kıbrıs sorunu olmak üzere, bireysel, ailesel, toplumsal sorunlarla başa çıkmanın psikolojide yöntemleri var… Çözüm Odaklı bu yöntemler 6 Mayıs’ta Home For Cooperation’da (Dayanışma Evi) anlatılacak. Daha doğrusu bu yöntemler birlikte çalışılacak. Bunun için de Klinik Psikolog Dr. Zafer Bekiroğulları ve Klinik Psikolog Msc Constantinos Hadjichristofi katılımcılara çeşitli yöntemlerle sorunların nasıl çözüleceğini anlatacak ve uygulatacaklar. 3 ay sonra da bu uygulamada verilen ödevlerin kontrolü var. Hadjichristofi ve Bekiroğulları workshop’un nasıl olacağını anlattılar;
Önce sizden başlayalım Zafer bey, kendinizi tanıtır mısınız?
Zafer Bekiroğulları: İngiltere’de özel psikolog olarak çalışıyorum, danışman psikolog olarak... İngiltere Sağlık Örgütüne kayıtlı psikologum. Son Kings College’den, psikiyatri enstitüsünden mezun oldum. 2 yıllık tam zamanlı bir program aldım, özellikle sistemik bir olay… Çalışacağımız workshop’taki konu da zaten bu başlıklardan bir tanesidir ki bu da İngiltere’de aldığım eğitimdir.
Peki bundan az sonra bahsedeceğiz; biz şimdi Kostas’ı tanıyalım…
Constantinos Hadjichristofi: Kıbrıs’ın güneyinde Klinik Psikolog olarak çalışıyorum... Kliniğim de orada... Kuzey’de yaptığım ikinci proje olacak bu… Ciklos Çember ve Arabahmet projesi
Ciklos nedir?
C.H.: Güneyde kurulu bir sivil toplum örgütü ve özellikle akıl sağlığı ile ilgili durumlarla ilgilenen bir örgüttür Ciklos Çember... Bu Ciklos Çember’de 3 tane Kıbrıslı Türk, 2 Tane de Kıbrıslı Rum var, bir tanesi de benim…
SICAK PATATES
Peki şimdi önünüzdeki projeden biraz bahseder misiniz, adı ne, nasıl oluştu?
Z.B.: Örneğin, Kıbrıs konusunu konuşuyorsunuz, onu uygulayabileceğiniz yaklaşımlar ve onun metotlarını kapsayacak eğitimdir. Veya kişisel bazı sorunlarınız vardır, onları nasıl çözümleyebileceğinizi, iki tarafın da kazanan taraf olabilmesi için nasıl yöntemler, teknikler uygulayacağınızı öğreten bir workshop süreci olacak. Özellikle isimle ilgili daha az akademik olsun diye üzerinde çalışırız ama “çözüm odaklı yaklaşımla kendini güçlendirme” esas düşündüğümüz ana başlık… Bunun çerçevesinde olacak. Çünkü esas öğretmeye çalıştığımız çözüm odaklı yaklaşımdır.
Mesela Kıbrıs problemini düşünürsünüz; Kıbrıs Probleminde ne vardır; Güneyde yaşayan Kıbrıslılar var, kuzeyde yaşayan Kıbrıslılar var ve her iki tarafın da kayıpları var süreç içerisinde... Kayıp yaşadığınız zaman beyninizde ve mental yapınızda acı hisseder ve gerginlik yaşarsınız. Düşünün ki sıcak bir patates tutuyorsunuz elinizde ve eğer ben bunu hissediyorsam ne yaparım, bunu pas etmeye çalışırım birilerine. Ama ben bunu yaşıyorsam eğer, aynı şekilde de güneyde yaşayan Kıbrıslılar olarak sizlerin de kayıpları vardır sizlerin de yaşadığınız bir acı vardır; aynı patatesi siz de tutarsınız aslında. Ama ne yaparız sürekli eğer çözüm odaklı gitmiyorsak ve süreci psikolojik yöntemlerle, bize göre en olması gereken şekilde ilerletmiyorsak en olmadık şekilde bu patatesi birbirimize pas edip birbirimizi yakmaya çalışıyoruz. Ama bu aynı şekilde iki eş arasında da olabilir.
TARAFLARA KAZANMA HİSSİ
İki taraf açısından da, problemlere yaklaşım bu; Yani iki tarafın elinde de sıcak patates var. Peki yaklaşım ne olması gerekir konusuna geçelim… Ama önce Costas’a güneyden nasıl göründüğünü sorabilir miyim?
C.H.: Aslında bu tarafta oturuyorum, dolayısıyla her iki taraftan da bakabiliyorum. Yönteme gelirsek bu yöntemde tek bir kazanım yoktur, köşede sıkışmış olan, saldırıya uğrayan yoktur, ya da saldıran yoktur. Bu arada, ek söylemek gerekirse, belki ilk başladığınızda böyledir + örnek vereyim, hasta geliyor karşınıza aile terapisi için... Aslında ilk başlangıçta birlikte geldikleri zaman birbirlerine saldırır durumdadırlar ve çözüm odaklı yaklaşımı uygulayarak, ikisinin de kaybetme hissi olmadığını, birbirlerine saldırma olmadığını, kaybeden veya kazanan olmadığını, ikisine de kazanma hissini yaşatırsınız. Ve bunu zaten dediğimiz gibi her durumda birden fazla insanın olduğu durumda, toplum olsun, bireysel olsun uygulayabilirsiniz.
Elimizde sıcak patates var dediniz ya; nasıl bırakacağız onu peki?
Z.B.: Kabul etmek gerekir ki elinizde sıcak bir patates var. Napıyorsunuz, ortaya koyuyorsunuz ve bazen yakından bakmakla başlar iş. Yakından bakarsanız gerekirse parçalara böler ve onu soğutmanın yöntemlerini ararsınız. Nasıl soğuyacak ki ikimiz hazmedebilelim… Belki de ikimizin günün sonunda oturup birlikte yememiz gerekecek. Mesela bu çözüm odaklı sürecin içinde uygulayan olabilirsiniz. Uygulayan derken siz kendiniz bir çatışmanın içerisinde olabilirsiniz ve uygulayıcı olabilirsiniz. Ya da iki kişi vardır ve üçüncü bir şahıs bu iki kişiye çözüm odaklı yaklaşımın tekniklerini ve benzerini uygulayıp da çözüme ulaşmayı sağlayabilir. Ya da bir grup vardır, o guruba dışarıdan herhangi biri ya da grup içinden biri liderlik yapabilir. Kullandığı teknikte ne vardır; Mesela dolaylı sorgulama diye bir yöntem var. Çoğu zaman akıl da okuyoruz, akıl okuma, mesela benim aklımdan geçeni siz düşünürsünüz ki biliyorsunuz ve buna bağlı olarak da kendi cevabınızı hazırlarsınız ve buna bağlı olarak bir sürece girdiğinizde belki de bambaşka bir yere gidiyorsunuzdur, benim aklımda olmayan bir şey. Dolaylı sorgulama örneğin; En basit yöntemlerden bir tanesi bu, çok basit görünür ama esas temellerinden bir tanesi. Ya da ölçeklendirme diye bir yöntem var. Kişinin kendini iyi hissetme durumunu, ne kadar tedirgindir, ya da değildir; bunu ortaya çıkartmak için... Ölçeklendirme burada önemlidir, 0 dan 10’a kadar koyarsınız, 0 çok kötü, 10 çok iyi hissettiğidir. 3’ü 5’e çekmek için ne yapmamız gerekir ve benzeri. Ödevler verirsiniz, görevler vardır, süreç içerisinde birbirine kompliman yapmak vardır, yani sadece şikâyet etmek değil; iyi taraflarını, olumlu taraflarını da görün. Mucizevi soru diye bir soru yapısı var ki inanılmaz etkili, en önemli tekniklerden bir tanesidir.
17 TEKNİK
Workshop’ta çalışma yönteminiz bu anlattıklarınız mı olacak. Uygulamalar bu mudur?
Z.B.: Aynen; yöntemleri veriyoruz ki, 17 tane teknik öğretiyoruz orada. 17 tane tekniği grup içerisinde Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türkler birlikte yarım gün eğitim alırlar ondan sonra bireysel olarak kendi ana dillerinde pekiştirme yaparlar. Costas ile Rumca, benimle Türkçe. Ondan sonra tekrar bir araya getiriyorsunuz ve kullandıkları bu teknikleri sonra birbirlerine uyguluyorlar ve workshop’ta çözüm odaklı yaklaşımı veriyorsunuz, yöntemleri anlatıyorsunuz, uygulattırıyorsunuz ve en sonda bütün grup olarak uygulamalarına şans veriyorsunuz. Orada çözüm odaklı yaklaşımı öğretiyorsak, çözüm odaklı yaklaşımla bizim de onlara vereceğimiz ödevler olacak, onların takibi için de 3 ay sonra tekrar takibe alacağız.
3 ay sonra bunun takibi olacak yani; ne zaman oluyor bu workshop?
Z.B.: Costas’nın söylediği gibi neden bu yöntemin çalıştığını da konuşacaklar orada. Yani nero psikolojide neden çözüme odaklı gitmek daha çok işe yarar ve çözüme ulaştırır çatışmadan öte... Akademik olarak da temelinin neden oluştuğu, neden etkili bir yöntem olduğuyla ilgili donanım alacaklarını… Yani küçük gruplara bölüp, görevlendirip bu insanları çalıştırıyorsunuz ve bakış açılarını nasıl tekrardan dizayn edeceklerini ve benzeri şeyleri yapıyorsunuz…
HERKESE AÇIK
Bazı fikirler üretip diğer gruplarla karşılaştırılıyor herhalde.
Z.B.: Yöntemi uygulayıp da işe yararlılığı görülüyor aslında…
Kimler katılabilir bu workshop’a…
C.H.: Herkes katılabilir, öğretmen olabilir, öğrenci olabilir, yönetici olabilir. İhtiyacı olan herhangi bir birey katılabilir bu gruba. Çünkü eğitim özellik bir konu için değil, yani eşler arası çatışmayı engelleme veya işte çatışmayı engelleme vb. değil, genel olarak yöntemin verilip de istediği anlamı uygulayabileceği şekilde kendinin kullanmasını sağlayacak olan bir workshoptur.
Liderlere veya müzakere heyetlerine bir workshop vermeyi düşünüyor musunuz?
C.H.: Öğrenmeleri gerekir ama o ihtiyaçları var mı onu bilmiyoruz.
İhtiyaçları olabilir da ihtiyacımız yok diyebilirler.
Z.B.: O zaman da bizim yapabileceğimiz bir şey yok.
Tabii bu işin şakasıydı… Son olarak ekleyeceğiniz bir şey var mı?
C.H.: Çalışmamız ara bölgede 6 Mayıs’ta Home For Cooperation Binası’nda yapılacak. Söylediğimiz gibi isteyen herkes katılabilir. Sadece oranın kirası ve diğer giderleri karşılamak için €20 katılım ücreti alınacak.