Siyasette esen fırtına ortalığı toz duman ettiğinden göz gözü görmez oldu.
Bgu gibi durumlarda bilgi eksikliği, yanlış yönlendirme ve tepkisel çıkışlar ‘iktidar’ haline gelir.
Yalanlar, yanlışlar ‘doğru’ gibi algılanır ve kamuoyundaki algıda bulanıklık yaşanır.
Son üç gündür tam da bu yaşanıyor.
Üç muhalif parti ile sayıları sürekli azalan ‘UBP’li muhalifler’in oluşturduğu cephede yaşanan sıkıntının perde gerisinde de bu var.
Tabii bir de ‘niyet’ meselesi...
**
UBP içinde 2015’teki Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik kavganın geldiği noktada İrsen Küçük ‘Eroğlusuz UBP’ye erişmek üzere...
Başbakan, muhaliflerini bilerek ve isteyerek hata yapmaya zorladı, güvensizlik önergesine imza attırdı ve Genel Sekreter Necdet Numan’ın deyimiyle “yalvarsalar da artık UBP’de barınamazlar” noktasına getirdi.
Eroğlu’nun ülkede ve partide elinden kaçan ipleri yeniden ele geçirme hamlesi mutlu sona eremedi.
Ancak kavganın burada bittiğini söylemek de saflık olur.
O yüzden bugün Eroğlu’nun düzenleyeceği basın toplantısına dikkat!..
**
UBP cephesindeki gelişmeleri bu şekilde okuduktan sonra, mecliste Pazartesi günü yaşananları soğukkanlılıkla değerlendirmek daha kolay hale geliyor.
Bir araya gelen üç partinin ve muhaliflerin esas hedefi ülkeyi artık bir erken seçime götürmek değil miydi?
İşte o hedefe ulaşıldı. Hem de talep edilenden de erken!..
Diğer hedef İrsen Küçük hükümetini düşürmek değil miydi?
İşte güvensizlik önergesi de oradadır.
DP lideri Serdar Denktaş’ın dün Kanal SİM’de söylediğinin altını çizmek lazım.
Denktaş “CTP’nin bizi kandırıp kandırmadığını anlamak için güvensizlik önergesine destek verip vermeyeceğine bakacağız” dedi ve ekledi: “Zira Özkan Bey bize ‘eğer UBP’den daha erken bir seçim tarihi gelirse biz bunu reddedemeyiz’ demişti.”
Meclis birleşimi sonrası patlak veren ‘ilke’ tartışmasına Serdar Dnektaş bu şekilde nokta koydu.
Ama şu şartla: Üç parti ve muhalif UBP’li vekiller haftaya ‘gensoru’ya da destek verip hükümeti düşürecekler.
Bunda da bir sorun olmayacağı kesin zaten...
Neden olsun ki?
**
Yaşananları ‘CTP’nin ilkesizliği’ gibi sığ bir değerlendirme ile okumak niyetle ilgilidir.
Zira adım adım yaşananlarda bir ilkesizlik olmadığı gibi, ana muhalefet gücünü iyi kullanıp ‘erken erken seçim’ sonucu elde eden bir CTP vardır.
Unutulmasın ki daha 15 gün önce Başbakan Küçük “Erken seçim gündemde yok. Seçim zamanı gelince olacak” demişti.
Oysa şimdi 2 ay içinde seçime gidilmesi gündeme geldi ve asıl odaklanılması gereken sonuç da bu artık...
Hangi parti halkın önüne hangi vizyonla ve hangi kadro ile çıkacağına baksın.
Yoksa bu tür suçlamaların, saldırıların ne sandığa bir yararı olur, ne saldırana!..
Zaten Serdar Denktaş da mevzuyu açıklığa havale etti.