CUMHURBAŞKANLIĞI: GÜNEYİN TAVRI GEREKSİZ VE ABARTILI

Cumhurbaşkanlığı son günlerde müzakerelerde yaşanan krizle ilgili yazılı açıklama yaparak "Rum liderliğinin tavrını" eleştirdi ve "abartılı ve gereksiz" buldu.

 

Cumhurbaşkanlığı son günlerde müzakerelerde yaşanan krizle ilgili yazılı açıklama yaparak "Rum liderliğinin tavrını" eleştirdi ve "abartılı ve gereksiz" buldu.

İşte Cumhurbaşkanlığı Sözcü Açıklaması:

Kıbrıs’ta federal çözüm hedefiyle bir yıldır samimiyetle sürdürdüğümüz müzakerelerden sonuç almak ve iki liderin kamuoyuna açıkladığı hedefin gerçekleşmesi için, önümüzde 7 ay var. 2016 sonuna kadarki bu sürenin her günü, her saati çok önemlidir.
Güney Kıbrıs’taki seçimlerin tamamlanmasının ardından, müzakere temposunun hızlanması, çalışmalarımıza yeni bir formatta yoğunlaştırılmış olarak devam ederek, iki halkın referandumuna sunulacak bir anlaşma metnine son şeklinin verilmesi, Kıbrıs Türk halkının beklentisidir. Bu beklentinin, Kıbrıs Rum Lider Anastasiadis ile Cumhurbaşkanımız Akıncı’nın müzakerelerin birinci yılı vesilesi ile yaptığı ortak açıklamada ifadesini bulduğu gibi, Rum halkının da beklentisi olduğuna inanmak isteriz.
Cumhurbaşkanımızın BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile görüşmesi, müzakere tarihinde bir ilk değildir. Cumhurbaşkanımız Akıncı’nın, BM Genel Sekreteri ile İstanbul’daki görüşmesi de, önceki görüşmeler gibi, yürütülen çözüm müzakerelerine olumlu katkı sağlamak amacıyla yapılan bir görüşmedir.
Sayın Cumhurbaşkanımızın BM Genel Sekreteri ile hangi ülkede, hangi kentte görüşeceği sadece sayın Cumhurbaşkanımız ile sayın BM Genel Sekreteri’nin birlikte karar verebileceği bir husustur. Ayrıca, Sayın Cumhurbaşkanımızın hangi yemek davetine katılacağı da kendi takdirleridir. Buna kimsenin ambargo koyma hakkı yoktur.
Kıbrıs Rum liderliğinin, Kıbrıs Türk halkının ortaklık hakkı bulunan Kıbrıs Cumhuriyeti’ni 53 yıldır tek başına temsil etme ve bunu sadece Rumların yönetiminde bir cumhuriyet haline dönüştürme alışkanlığı, ne yazık ki bazı durumlara haksız ve abartılı tepkiler olarak nüksetmektedir.
Bu, en hafif tabiriyle müzakere masasının bir yarısına; yani müstakbel birleşik federal Kıbrıs’ın kurucu ortaklarından birine, Kıbrıs Türk toplumunun Lefkoşa’daki ara bölge dışında varlığına gösterilen tahammülsüzlüktür. Bu, kabul edilmesi asla mümkün olmayan bir tutumdur.
Hele müzakere masasının eş ve eşit toplumlarından birinin lideri olarak, BM Genel Sekreteri ile çözüm gündemiyle yapılan bir görüşmeyi de bahane ederek masadan kalkmak, daha da büyük bir hatadır. Kıbrıs’ın böyle davranışlarla daha fazla kaybedecek zamanı yoktur. Hedef, 2016’yı gerçekten çözüm yılı yapmak olmalıdır.
Cumhurbaşkanımız Akıncı, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği’nin bugünkü yazılı açıklamasında da ifade edildiği şekilde, daha önce de defaten vurguladığı gibi, Kıbrıs’ta bir an önce çözüme ulaşmak amacıyla sürdürüdüğü çabayı ikiye katlamaya hazırdır.
Cumhurbaşkanımız Mustafa Akıncı, Kıbrıs’ta iki kesimli, iki toplumlu, iki kurucu devletin siyasi eşitliğine dayalı federal bir çözüm için Kıbrıs Rum Liderliği’ni de, anlaşılması mümkün olmayan fevri tepkilerle değil, aynı bilinçle hareket etmeye davet etmektedir.

Siyaset Haberleri