Dava

Sami Özuslu

Doğrusu Aziz Nesin usta bile bu kadar komiğini yazamamıştı!

Çok merak ediyorum: Acaba o ‘dava’ mahkeme heyetinin önüne gelince yargıçlar ne diyecek?
Mahkemeye bakın:
Davacı: KKTC Din İşleri Dairesi…
Davalı: KKTC Vakıflar İdaresi…
Memleketin iki ‘kardeş’ kurumu mahkemelik oldu!
Mevzu ne?
Elektrik borçları…
Din İşleri Dairesi Vakıflar Dairesi’ni suçluyor, “Elektrik borcunu takip etmedin, ödeme yapmadın” diye…
Yüksek Mahkeme’ye başvuran Din İşleri Dairesi, bazı gerekçeler sıralayarak “mandamus istidası dosyalama” talebinde bulundu.
Eğer mahkeme uygun görür ve izin verirse, asıl dava açılacak ve davacı ile davalı mahkemede karşı karşıya gelecek!

**

Mizah ustası Aziz Nesin’in aklına bile gelmeyecek bu durum, aslında KKTC’nin geldiği ‘muasır medeniyet seviyesi’nin ispatıdır!
Bu ülkede birbiriyle ‘davalık’ olmayan bir Müftülük ile Evkaf kalmıştı, şimdi onlar da davalaştı, geriye kimse kalmadı!
Yaratılan çarpık düzen, Türkiye’deki her farklı siyasal iktidar döneminde felsefesi farklılaşan ‘ekonomik program’ ve de KKTC’nin nev-i şahsına münhasır sorunları nedeniyle gidebileceğimiz köy burası işte!
Elektriği kesilmiş minareler köyü!

**

Bu ülkede herkes birbiriyle davalı hale geldi.
Bankalar sürekli ‘mazbata’ davaları açıyor.
İşletmeler alacaklarının tahsili için habire dava dosyalıyor.
Esnafın dükkanı, çiftçinin traktörü, hayvancının süt sağma makinesi ipotek altında!..
Kredi kartları arttıkça, yıldan yıla kredi kartlarına açılan dava sayısı birkaç kat artış gösteriyor.
Bunlarla kalsa yine iyi…
Devlet kurumları birbirleriyle mahkemelik oldu!
Belediye karayolları ile, karayolları su işleri ile, şehircilik kaymakamlık ile, çevre dairesi turizmcilerle…
Ve nihayetinde Din İşleri Dairesi Vakıflar İdaresi ile!..

**

Cumartesi Hürriyet’te “KKTC’de ezan sesi sustu” başlıklı, Din İşleri Dairesi Başkanı Talip Atalay’ın görüşlerini de yansıtan habere gelen tepkilerden sonra açılan dava kamuoyuyla paylaşıldı.
Din İşleri’nin Vakıflar’ı dava etmesi önemli bir ‘haber’di ve işin garip tarafı, bu önemli bilgi Hürriyet’in haberine yoktu!
Pazar günü beni telefonla arayan Atalay’a bunu sordum: “Ben Hürriyet muhabirine söyledim, ama yazmadı” dedi. Ben de Türkiye kamuoyunun yanlış yönlenmesine neden olan o haberin tekzip edilmesi gerektiğini ilettim.
Zira o haberde “Elektriği sendika kesti” iddiası vardı. Oysa Atalay bizzat kendisi Yüksek İdare Mahkemesi’ne dosyaladığı davada “Cami ve lojmanların elektriği Vakıflar İdaresi’nin borcunu takip etmemesi ve ödememesi üzerine kesilmiştir” diyor!
Daire Başkanı Talip Atalay dün basın toplantısında davayla ilgili bilgi verdi, ama Hürriyet’in haberinden rahatsızlık duyduğuyla ilgili bir cümle kurmadı.
TAK Ajansı’na göre Atalay kendisine yönelik eleştirileri yanıtladı, siyasilere de “Din İşleri’nden elinizi uzak tutun” çağrısı yaptı.
Keşke “KKTC’de ezan sesi sustu” başlığından rahatsız olduğunu, bunun gerçeği yansıtmadığını, verdiği bilgilerin çarpıtıldığını söyleseydi. Ama söylemedi.
“Hürriyet’i yalanlar ya da tekzip gönderirseniz sizi tebrik edeceğim” diye söz vermiştim.
Sözüm sözdür!