Ertuğrul SENOVA
Son olarak geçtiğimiz haftalarda Yeniden Refah Partisi’nin, Kıbrıs’ın kuzeyinde “ada temsilciliği” açmasıyla, Türkiye merkezli siyasi partilerin kuzeydeki “temsilcilikleri” konusu yeniden gündeme geldi.
Türkiye merkezli ana akım siyasi partilerin neredeyse tümü, Kıbrıs’ın kuzeyinde temsilcilikler açıyor, propaganda süreçleri yürütüyor, kendi deyimleriyle “ilçe teşkilatları” kurup “üyeler” kaydediyor, örgütleniyor, adeta bir “siyasi parti” gibi davranıyor.
Resmi olmayan rakamlara göre en az 7 siyasi parti “temsilcilik” açmış durumda.
Ancak yürürlükteki Siyasi Partiler Yasası, söz konusu temsilcilikleri kapsamıyor; ‘temsilcilik’ herhangi bir izne veya denetime tabi tutulamıyor.
YENİDÜZEN, Türkiye merkezli siyasi partilerin izinlendirilme şekilleri ve sayılarına ilişkin İçişleri Bakanlığı’na ‘resmi’ bir soru yöneltti. Verilen cevapta, temsilciliklerle ilgili Siyasi Partiler Yasası’nda herhangi bir düzenlemenin yer almadığı, bu nedenle açılabilmeleri için izne tabi olmadıkları, ‘bakanlıkta’ bu konuda herhangi bir kaydın bulunmadığı belirtildi.
Söz konusu temsilciliklerin “kayıt şekillerini” de araştıran YENİDÜZEN, bazılarının kayıtlarının tamamen bir “reklam panosundan” ibaret olduğunu, bazılarının ise Kıbrıs’ın kuzeyinde kurulan milliyetçi ya da Türkiye’deki bir şehrin ismini taşıyan “yardımlaşma derneklerine” bağlı şekilde faaliyet yürüttüğünü gözlemledi.
Söz konusu derneklerin bazıları, “Yabancı uyruklu dernekler ve üst kuruluşlar” olarak tanımlanıyor ve yasaya göre temsilcilik açma izinleri, Dışişleri Bakanlığı’nın görüşleri doğrultusunda, İçişleri Bakanlığı tarafından veriliyor.
Ancak “temsilciliklerle” ilgili YENİDÜZEN’in yazılı sorusunda bakanlık, “herhangi bir kayıtlarının olmadığını” bildirdi, derneklerle bağlantılarına ilişkin herhangi bir bilgi paylaşmadı.
İçişleri Bakanlığı:
“Herhangi bir kayıt yok”
Türkiye merkezli siyasi partilerin Kıbrıs’ın kuzeyinde açtıkları temsilciliklere mercek tutan YENİDÜZEN, Bilgi Edinme Hakkı Yasası kapsamında, İçişleri Bakanlığı’ndan; kayıtları ve sayılarına ilişkin detay istedi, verilen yanıtta yasada yerlerinin olmadığı, bu nedenle herhangi bir kayıtlarının bulunmadığı belirtildi:
“Bakanlığımız tarafından Siyasal Partiler Yasası nezdinde yapılan incelemede yurtdışı merkezli siyasi partilerin ülkemizde temsilcilik açabilmeleri hususunda herhangi bir düzenleme bulunmadığı ve bu konuda bakanlığımıza herhangi bir izinlendirme vermediği görülmüştür.
Bu sebeple ilgili dilekçenizde talep etmiş olduğunuz konularda bakanlığımızda herhangi bir kayıt bulunmamaktadır.”
Bazıları sadece bir “tabela”, bazıları ise “derneklere” bağlı
Söz konusu temsilciliklerin “kayıt şekillerini” de araştıran YENİDÜZEN, İçişleri Bakanlığı’nın “dernekler ve birlikler” listesini inceledi, Türkiye merkezli siyasi partiler adına kayıtlı dernek veya birlik adına ulaşamadı.
Ancak araştırma genişletildiğinde, bazılarının kayıtlarının tamamen bir “reklam panosundan” ibaret olduğu, bazılarının ise Kıbrıs’ın kuzeyinde kurulan milliyetçi ya da Türkiye’deki bir şehrin ismini taşıyan “yardımlaşma derneklerine” bağlı şekilde faaliyet yürüttüğü gözlemlendi.
Söz konusu derneklerin bazıları, “Yabancı uyruklu dernekler ve üst kuruluşlar” olarak tanımlanıyor ve yasaya göre temsilcilik açma izinleri, Dışişleri Bakanlığı’nın görüşleri doğrultusunda, İçişleri Bakanlığı tarafından veriliyor.
Ancak “temsilciliklerle” ilgili YENİDÜZEN’in yazılı sorusunda bakanlık, “herhangi bir kayıtlarının olmadığını” bildirdi, derneklerle bağlantılarına ilişkin herhangi bir bilgi paylaşmadı.
“Siyasi parti” gibi davranıyorlar
Türkiye merkezli ana akım siyasi partilerin neredeyse tümü, Kıbrıs’ın kuzeyinde temsilcilikler açıyor, propaganda süreçleri yürütüyor, kendi deyimleriyle “ilçe teşkilatları” kurup “üyeler” kaydediyor, örgütleniyor, adeta bir “siyasi parti” gibi davranıyor.
Önceleri, Türkiye’deki seçim süreçlerinde “sahneye” çıkan temsilcilikler şimdilerde, dünyadaki farklı gelişmeler üzerine kuzeyde yürüyüşüler düzenliyor, açıklamalar yapıyor, hatta kuzeydeki siyasi partiler veya milletvekilleriyle resmi görüşmeler gerçekleştiriyor.
Resmi olmayan rakamlara göre en az 7 siyasi parti “temsilcilik” açmış durumda.
Ancak yürürlükteki Siyasi Partiler Yasası, söz konusu temsilcilikleri kapsamıyor; ‘temsilcilik’ herhangi bir izne veya denetime tabi tutulamıyor.