Futbolumuz tam da KKTC devletinin kopyasıdır. Sanki de bilmece çözeriz. Dengesiz, düzensiz, tutarsız ve denetimsiz. Neresini tutsan elinde kalır. Boşu boşuna “anasına bak kızı al” dememişler.
Bu bilmecenin istatistiği yoktur. Federasyon ve kulüp ayağında öyle garip işler oluyor ki, anlamanız mümkün değil.
Örneğin, federasyonu soyanlar sorgulanmaz. Mevcut yönetim bu konuda yalnızca ahkam keser. Ne de olsa Sertoğlu seçime giriyor. Kimseyi incitmek istemez. Bir oy bir oydur mantığı “kankalar” arası dayanışmayı getirir. Bir de adına “yargı” koydukları kuruma topu atamazlar mı? İnsanın çıldırası geliyor. Sanki de maç 0-0 bitmiş de uzatmalar oynanıyor havasındadırlar. Halbuki, federasyonu resmen soymuşlar ve kimsenin omurunda değil.
***
Kulüpler ayağı bir başka komedi. Geneli batmış durumda. Parayı koklattırsanız, sizden iyisi yok. Koklatmadınız mı en kötüsü siz. Kısacası tutar tarafları yok. Denetimsizlik had safada. Böylelikle takımlar üç beş kişinin cebine bakar. Bu kişiler ellerini ayaklarını kulüplerden çektiğinde, tehlike çanları çalmaya başlar. Yıllarca en çok gündem olan takımlar bir de bakmışsınız küme düşebiliyor.
***
Şampiyon olan veya şampiyonluğa oynayan bazı takımlara ne demeli? İlk genel kurullarında başkan adayı bulamayıp, hatta 3-4 defa genel kurul yapılabiliyorlar. Bir de bakmışsınız yukardan gelen emre uyularak başkan adayı bulunuyor. Adına da “herkes elini taşın altına koyacak” deniliyor. KKTC futbol liginde bu gibi hadiseler artık normal karşılanıyor.
Teknik adamlar ayağı tam bir rezalet. Bir yıl önce takımını şampiyon yapan teknik adam göklere çıkartılıyor. Bir sonraki sene yerin dibine batırılıyor. KKTC liginde kimin iyi, kimin kötü teknik adam olduğunu anlamak mümkün değil. Ama bir şekilde pastadan pay alabiliyorlar.
Mali yapılar garagöz ve hacıvat gibi. Aylık maaş ödemekte güçlük çeken bir çok takım, transfer dönemlerinde bir de bakmışsınız kavga edercesine paraları bonkörce harcayabiliyor. Sanki de dünya bankaları ile ortak çalışıyorlar. Halbuki, birazcık alt yapı antrenörlerine destek çıkabilseler, yarı yolu kat etmiş olacaklar.
Kulüplerin gelir giderleri tamamen yalana dayanıyor. Mali raporları hayal ürünüdür.
Futbola harcanan rakamlarla oynanan futbol arasında korkunç bir uçurum söz konusu. Bunun izahını kimse veremiyor.
Futbol ailesinin geneli yalan rüzgarı gibidir. Esintiye göre hareket ederler. Siyasetçilerin söylemlerinin dışına çıkmamaya özen gösterirler. Kalıcılıktan çok, günü kurtaran projelerle ilgilenirler. Gelecek kaygıları asla olmaz. Gençlik kelimesini ağızlarında sakız yapıp daha sonra gençliği zehirleyip öldürürler. İşte, KKTC futbolunun özeti.