Depremi ve korkusunu da ranta çevirir miyiz?

Serhat İncirli

Recep Tayyip Erdoğan, bizimkilerle görüştü...
Karşılıklı taziye sunuşları falan derken, görüşme, basına kapalı yapıldı...
Daha sonra Ersin Tatar ve Ünal abi, “bazı basına”, “bazı açıklamalar” yaptı...

-*-*-

Bu açıklamalardan öğrendiğimize göre Erdoğan, Tatar’a, “... aferin, iki devletli çözüm iddiasına devam et” dedi.
Yine bu açıklamalardan öğrendiğimize göre Erdoğan, Tatar’ı, Mart ayı ortasında Türkiye’de yapılacak Türk Devletleri Teşkilatı zirvesine davet etti...

-*-*-

Ve yine bu açıklamalara göre Erdoğan, Ünal abiye, “... KKTC’nin alt yapısı ve ekonomisi için çok önemli olan projelerin devamı için yatırımlar devam edecek” dedi!

-*-*-

Bilmiyorum ama bu projelerin neler olduğunu merak etmediniz mi?
Sağa baktım, “yandaş ve yalaka” ajanslara, gazetelere göz gezdirdim, bir türlü ekonomimiz ve alt yapımız için çok önemli projelere rastlayamadım!

-*-*-

Külliye mi?
E herhalde değil!
Ama o devam ediyor!

-*-*-

Peki Girne’deki hastane inşaatı!
O şimdilik durdu!
Sordum, “... yoook devam ediyor” dedi bir yetkili...
Dedim en az bir haftadır inşaatta kimse yok!
“... Hayır var, siz göremiyorsunuz her halde” dedi aynı yetkili...

-*-*-

KKTC’nin kalkınması ve ekonomisi için gerekli projeler nelerdir?
Hükümet partilerine çok yakın bir bürokrata rastladım dünkü yürüyüş parkurumda...
İki dakika kadar sohbet ettik, “... KKTC’nin ekonomisi ve kalkınması için yürütülen projeler nelerdir?” diye sordum, “bilmem” dedi...

-*-*-

Bilmemesi mümkün değil!
“Öyle bir proje yok ki” diyemedi!
“Bilmem” demek daha kolayına geldi!

-*-*-

KKTC Ekonomisi için bence çok değerli bir proje veya yatırım mı?
Mesela Cratos Hotel!
Ne oldu?
Hala kapalı!
Ve dökülüyor!
Açılmayacak mı?
Özeldir, devlet karışamaz mı?

-*-*-

Geçtim!
Yürüyüş amaçlı Lapta’ya gittim!
Hava nefis!
20 derece falan!
Bir kaç güne 26’yı bulacakmışız!
Deniz acayip çekilmiş durumda!
“Hayırdır inşallah!”...
Bir balıkçıya sordum, “... Her zaman olan bir şey” dedi...
Aklıma, hemen Amerika geldi!
Türkiye’nin hızla büyümesi ve güçlenmesini hazmedemeyen Amerika, deprem yaptırdığı gibi!!! elimizde kalan tek güzellik olan denizlerimizin suyunu çekmiş ve kendi denizlerine taşımış olabilir miydi?
(Çok çekme eyyyy Amerika, bizim denizler bayağı mokludur!)

-*-*-

Güldüm, yürüdüm!
Lapta’de deniz sahilinde, Avrupa Birliği parası ile yapılan yürüyüş parkuru hala muhteşem...
Ama bakımsız...
Bazı yerlerde ahşap ciddi sıkıntı; demirler ise boya istiyor... Çürümeler çok belirgin! Ve tehlikeli!

-*-*-

Bu yürüyüş güzergahında atıl durumda ikisi büyük; çok sayıda “otel” veya benzeri bina var...
Yarım inşaat iki büyük otel, çürüdü, kaldı...
Dedim ki, acaba Türkiye’nin ekonomimize katkı amaçlı projeleri kapsamında, dökülen Lapta bölgesi; yıkılan ve yarım kalan atıl inşaatların bitirilmesi ve değerlendirilmesi de var mı?
Onlar da özel ve devlet karışamaz mı?

-*-*-

Memleket dökülüyor...
Jet Skandalı ile gündeme gelişi hatırladım... 
Lapta’ya yat limanı, beş yıldızlı otel inşaatını sordum?
Sorduğum kişi, kahkaha attı, resmen alay etti!
Kimle mi alay etti?
Ünal abiyle, Tatar’la!

-*-*-

Ve bir vatandaş, yürüyüş sırasındaki çok kısa sohbetimizde, “Erdoğan, Tatar ve Üstel ile ne konuştu?” diye sordu!
“Bilmiyorum, orada değildim, Tatar ve Üstel’in anlattıklarını okudum bir yerlerde o kadar” dedim... 
Çok ilginç bir şey söyledi...

-*-*-

“... İzle, takip et; çok yakında özellikle kamuya ait – okul gibi -  bir çok binanın yıkım ve yeniden inşa kararı çıkacak... Bunların ihaleleri Ankara’dan dağıtılacak... Bir çok bina yıkılacak, yerine yenileri yapılacak... Deprem ve deprem korkusu da yandaşa para kazandırmaya – yani ranta dönüşecek...” demez mi?

-*-*-

Dedikodu!
Olabilir!
Aynı kişiye göre, bizimkilerin bağlı olduğu makamdaki kişinin oğlu geçen gün buralardaydı... Ve bu işler ayarlandı bile!

-*-*-

Tatar ne demişti?
“Erdoğan, iki devletli çözüm modelinde ısrarlı olmamızı takdir etti” gibi bir şeyler söylemişti değil mi?
Eder tabii!
Yaşasın çözümsüzlük!


KKTC Dışişleri Bakanlığı’ndan açıklama!

KKTC Dışişleri Bakanlığı’nın, en son yazılı açıklaması aşağıdaki gibidir:

-*-*-

“Değerli bakanımız, Türkiye Hükümeti ve tabii ki Türkiye Cumhurbaşkanı aşığı büyüğümüz Tahsin Ertuğruloğlu’nun, geçtiğimiz Cuma akşamı İstanbul’da oynanan Fenerbahçe – Konyaspor karşılaşmasında, Fenerbahçe tribünlerinin kullandığı, “yalan yalan yalan, dolan dolan dolan, 20 sene oldu istifa ulan” sloganı ile hiç bir ilgisinin olmadığını değerli Türk milleti ile paylaşırız.

-*-*-

Bakanımız Tahsin Ertuğruloğlu, bu sloganları atan ve Erdoğan ile hükümetini istifaya çağıran tribünlerin, “gerçek Fenerbahçeliler” olmadığını belirtmiş, Sayın Erdoğan’a bağlılığını yinelemiş hatta “Emredin, Fenerbahçe’yi bırakayım, gerekirse CimBomlu olayım” demiştir.

-*-*-

Ancak öğrenmiş bulunmaktayız ki, artık Türkiye’deki tüm tribünler, benzer sloganla inleyecektir.
Bu arada Bakanımız Tahsin Ertuğruloğlu, Gambiya’da herhangi bir futbol takımını desteklemediğini, bu konuda bazı vatan haini Rumcuların söylediklerinin doğru olmadığını açıklamıştır.

-*-*-

Değerli bakanımız, aynı zamanda Fenerbahçe tribünlerindeki ‘yalan yalan yalan, dolan dolan dolan, 20 sene oldu istifa ulan’ şeklindeki sloganın Güney Kıbrıs ve Yunanistan’daki dış minnaklar tarafından üretildiğini kaydetmiştir.”

Avrupa Birliği katkıları ile yaptırılmış yaklaşık 3,5 kilometrelik Lapta Sahili Yürüyüş Yolu üzerinde, ya da dibinde nefis bir koyun hemen yanındaki bu otel yıllardır atıl halde bekliyor... Bunun gibi daha da atıl durumda yarım inşaat veya tamir bekleyenler var... Devlet, müdahale etmiyor, edemiyor...