UBP Dipkarpaz Belediye Başkanı Mehmet Demirci:
“Son kez adayım”
Ayşe GÜLER
UBP Dipkarpaz Belediye Başkanı Mehmet Demirci, son kez aday olduğunu açıkladı.
“Kendi kendine sınır koyan belediye başkanlarından biriyim” diyen Demirci, 2 dönemdir yürüttüğü belediye başkanlığına son dönem aday olduğunu belirtti.
Demirci, “AKP gibi bende kendime sınır koydum. Belediye başkanlığını 2 dönem yapmak az, 3 dönem yapmak çoktur” şeklinde konuştu.
Haziran’da yapılacak belediye başkanlığı seçiminde yüzde 60 oy alacağına inandığını söyleyen Demirci, yarışı kazanacağına dair iddialı olduğunu belirtti
Kırsal kesimlerde belediye başkanlığı görevini yürütmenin ‘zor’ olduğunu kaydeden Demirci, Dipkarpaz’ın merkeze en uzak ve gelirleri en az olan bölge olduğunu ifade etti.
Demirci, halktan vergi toplamanın neredeyse imkansız olduğuna dikkat çekerek, “insanlar evine ekmek götüremiyor. Siz belediye hizmetlerinden dolayı verginizi alamıyorsunuz” şeklinde konuştu.
Demirci, belediyenin Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı’na ‘bir miktar’ borcunun bulunduğunu aktardı.
“Yatırımları grup grup yaptık. Hasta olanların sigortalarını ödedik. Zaten son 1,5 yıldır sıkıntı yaşanıyor. Ondan öncesinde herhangi bir borcumuz yoktu” diyen Demirci, ‘ipin ucunu kaçırmamaya’ çalıştıklarını belirtti.
“Belediyenin 2 milyon TL alacağı var”
Demirci, belediyede 35 işçi ve 6 memurun çalıştığını kaydederek, yasaya göre bu rakamın 70-80 arasında olması gerektiğini dile getirdi.
Belediyeye istihdam yaparken aldığı personelin maaşını ödeyip ödeyemeyeceğini düşündüğünü belirten Demirci, şu anda personel maaşlarının ödenmesinde hiçbir sıkıntının yaşanmadığını kaydetti.
Demirci, DPÖ’nün açıkladığı yüzde 6,90 hayat pahalığının personel maaşlarına yüzde 10 oranında yansıtıldığını aktardı.
Tahsilat konusunda ‘en düşük’ belediyeler arasında yer aldığını söyleyen Demirci, “Vatandaşların kapısına gidiyoruz. İşimiz yok diyorlar, geçinemiyorlar” şeklinde konuştu.
Demirci, belediyenin 2 milyon TL alacağının bulunduğunu da aktardı.
---------------------------------------------------
“Maaş konusunda ‘en geri belediyeler’ arasındayız”
Demirci, Dipkarpaz belediyesinin personel maaşı konusunda ‘en geride’ kalan belediyelerden birisi olduğunu vurgulayarak, “Personel ilk olarak asgari ücrete işe başladı. Şu andaki maaşlar bin 500 TL ile 2 bin 200 TL arasında değişiyor” dedi.
Maaşlar konusunda sendika ile uzlaşamadıklarını belirten Demirci, “Yasa’ya göre belediye başkanları ve meclis üyeleri görev sürelerini geçecek sözleşme imzalayamazlar. Haziran’da seçim var. Belki ben ve belediye meclis üyeleri bu seçimde kazanmaz. Yeni bir ekip kurulabilir. Ona göre imzaların atılması gerekiyor” şeklinde konuştu.
-----------------------------------------
“Belediye kendi imkanları ile çivi bile çakamaz”
Belediye gelirlerinin büyük bir bölümünün devlet katkısına endeksli yürüdüğünü söyleyen Demirci, projelerin TC Yardım Heyeti katkıları ile hayata geçirdiklerini belirtti.
Demirci, belediyenin kendi imkanları ile ‘çivi çakma’ imkanının bile olmadığını vurguladı.
Son dönemlerde TC Yardım Heyeti’ne götürülen projelerle Dipkarpaz’ın ‘çağ atladığını’ ifade eden Demirci, “Bölgede turizm işletmeleri, yol, aydınlatma ve park yapımı yönündeki çabalar ile olumlu adımlar atıldı” dedi.
Belediyenin aylık 96 bin TL devlet katkısı aldığını söyleyen Demirci, 2 köy ve 2 bin 500 nüfusa hizmet verdiklerini de sözlerine ekledi.
---------------------------------------
Turizm adına atılan adımlar…
Belediye başkanı seçilmesinin ardından göreve geldiğinde Dipkarpaz’ı güzel bir turizm bölgesi haline getirmeyi hedeflediğini anlatan Demirci şöyle konuştu: “Köy girişinde alt yapı çalışmaları yaptık, köy meydanını düzenledik. Bölgeye yeni bir iş hanı kazandırdık.”
Demirci, bölgede turizm açısından önemli adımlar atmaya çalıştıklarını söyleyerek, TC Yardım Heyeti katkılarıyla tahta bangolovlar yapıldığını belirtti.
“Yine TC Yardım Heyeti’nden 250 bin TL’lik katkı ile çok güzel bir restoran yaptık. Onun da açılışını önümüzdeki günlerde yapacağız” diyen Demirci, bölgeye festival alanı kazandırıldığını, şu anda da aydınlatma ve ağaçlandırma çalışmalarının devam ettiğini ifade etti.
Demirci, eski zeytinyağı değirmeninin eko turizme yönelik müze haline dönüştürüldüğünü kaydederek, “eski zeytinyağı değirmenlerinde zeytin nasıl öğütüldüğüne dair çalışmalar yaptık, zenginleştirdik. Müzenin açılışı önümüzdeki günlerde yapılacak” şeklinde konuştu.
“30 dönümlük piknik alanı”
Öte yandan Kaleburnu yolu üzerindeki 30 dönümlük arazinin TC Yardım Heyeti katkılarıyla büyük bir piknik alanına dönüştürüleceğini de açıklayan Demirci, şu anda çalışmaların devam ettiğini söyledi.
Demirci, piknik alanı içerisinde yürüyüş yolları ve spor aletlerinin olacağını anlatarak, köy içerisindeki halı sahanın da söz konusu alana taşınmasının hedeflendiğini belirtti.
Çukurova Ajansı’ndan kredi…
Çukurova Ajans aracılığıyla 120 bin TL’lik ‘kredi’ aldıklarını aktaran Demirci, kredinin yüzde 75’inin ajansın, yüzde 25’inin belediye tarafından karşılanacağını söyledi.
Demirci, kredinin iki yıl önce kurulan Çok Amaçlı Toplum Merkezi’ne harcanacağını dile getirdi.
Merkez’in ücretsiz olarak el işleri ile ilgili kurs verildiğini belirten Demirci, “bununla birlikte Zafer Burnu’ndaki bir otelin mutfağında kadınlar çalışacak. Gözleme yapacak, gelen turistlere satacak. Proje şu anda devam ediyor” dedi.
“Yabani eşek sıkıntısı sona eriyor”
Bölgenin 30 yıldır problemi olan ‘yabani eşek’ sıkıntısını çözebilmek adına belediye olarak 2006 yılından bu yana çalışma yürüttüklerini söyleyen Demirci sözlerini şöyle sürdürdü: “2012’de Bakanlar Kurulu kararı ile 1974 öncesinde telli bölgenin yabani eşek koruma bölgesi olmasını ilan ettirdik. Bu bölgenin güzergahı Orman Dairesi’nin ekipleri tarafından belirlendi. Şu anda Çevre Bakanı Hamit Bakırcı ile birlikte son aşamaya getirdik. TC Lefkoşa Büyükelçiliği 774 bin TL katkı sağlamayı kabul etti. Proje 15 gün içinde ihaleye çıkılacak. Bariyer şeklinde yapılacak. Bölge yabani eşek problemlerinden kurtulacak” dedi.
Demirci, oluşturulacak bölge içerisinde 2 tane gözetleme kulesinin olacağını ve girişin Milli Park statüsünde olacağını dile getirdi.
Kaleburnu’nda Kemal Deveci’ye ait Etnoğrafya Müzesi’nin açıldığını anlatan Demirci, “Kral Tepesi’nde son bulunan 3 bin 200 yıllık tarihi eserlerle birlikte bölgeden çıkan eski eserlerin müzede sergilenerek, Kaleburnu insanın da turizmden pay alması amaçlanıyor” şeklinde konuştu.
“En büyük darbeyi kırsal belediyeler aldı”
Demirci, vatandaş nüfusu üzerinden verilen devlet katkısına ‘öğrencilerin ve çalışma izinli kişilerin’ dahil edilmesiyle en büyük darbeyi kırsal belediyelerinin aldığına dikkat çekti.
Söz konusu kriterin hayata geçmesiyle kişi başına verilen devlet katkısının 600 TL’den 420 TL’ye gerilediğini söyleyen Demirci, “bu durum nedeniyle Belediye’nin 2008’deki devlet katkısı aylık 11 bin TL aşağıya gitti” dedi.
Bölgede kontörlü sayaçları hayata geçirmeyi planladığını söyleyen Demirci, “en azından insanlar içtikleri paraları ödesinler. Suyun özelleşmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü özel olduğunda vatandaş ödeme yapar” dedi.