Şansa pek inanmam…
Piyango bileti hiç almayışım da bundandır herhalde…
Ama ‘alanlar kazanıyor’, diyeceksiniz.
Yok, şanstan değil, ‘ısrarcı’ olduklarından…
***
Eğer siz ‘hazırsanız’, önünüze bir fırsat çıktığında onu kazanırsınız…
Yok değilseniz, şans kapıyı çalsa da, günün sonunda kesin rezilsiniz!..
***
Tabii, kimi ‘talihli anlar’ da yok değil…
Mesele geçtiğimiz senelerde bir ödül törenimiz vardı…
Gazeteciler Birliği’nde…
Meşhur Saffet amcamızın kalbi durmuş, yere yığılmıştı…
İki doktorun dizi dibine (!)
Hemen kalp masajıyla yeniden döndü yaşama…
***
Dün bir haber okudum, yine benzer bir öykü…
İstanbul-Stockholm seferinde kalp krizi geçirmiş 85 yaşında adam…
Aynı uçakta, bir konferansa giden İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi ekibi var, tam kadro…
Adama havada operasyon yapmışlar, resmen!..
Yaşama tutunmuş…
Düşünsenize…
Senede bir piyango alsanız ve tam da o bilete vursa büyük ikramiye, bu kadar olur işte…
***
Şimdi finalde gelelim iyice ‘bıktıran’ konuya…
Siyaset karışık…
Memleket seçim atmosferinde…
Ve öyle görünüyor ki, kimi partiler ve siyasetçiler için ‘şans’ kapıyı çalacak yine…
‘Şans’ dememin sebebi şu…
Sonucu yine ‘öfke’ oyları belirleyecek, öyle görünüyor…
Peki ne kadar ‘hazırsınız’?
Her bir bakanlık için geleceğin 10 senesini planlayacak kadrolarınızı kurdunuz mu?
Yoksa, cesareti yok mu kimselerin, ‘uzman, bilge, işinin ehli’ insanların adını anmaya…
Hâlâ ‘yerimizi kaptırmayalım’ bencilliği ile ‘tetikte’ beklemek mi moda, “bir koltuk da biz kapalım” diye…
Peki programınız, projeleriniz, yol haritanız, hazır mı?
***
Ülke hasta… Ve yığılmış yere...
Umarım ki, dizi dibine düştüğü insanlar ‘teşhis’ koyacak ve ‘tedavi’ edecek kadar ustadır…
Ya da umarım, hazırlığa başlamıştır birileri, işi ‘şansa’ bırakmamak adına…