Doğum Sonrası Depresyon

Doğum Sonrası Depresyon

 

Uzm. Klinik Psikolog Güncel Masaroğulları

Bebek beklemek heyecan verici bir süreç olabilir. Ancak aynı zamanda kadın için stresli ve zor bir dönem olduğu da göz ardı edilmemelidir. Gebelik sürecinde kadınlarda hem biyolojik hem de psikolojik değişikliler oluşmakta ve tüm bu değişikliklerin üstesinden gelebilmeleri için önemli bir sosyal desteğe ihtiyaç duymaktadırlar. Bunun yanında, bebek kadına annelik rolünü yüklemekte, kadının sorumluluğunu artırmakta ve aile ilişkilerinde değişiklikler yaratmaktadır. Tüm bu değişiklikler bir çok kişi için stresli, yorucu ve zor olabilir. Birçok kadında doğum sonrası 7-10 gün süren hüzün görülebilir. Bu dönemde kişiler, kaygılı ve mutsuz hissedebilirler, ağlayabilirler  ve uyku problemi yaşayabilirler. Ancak, daha az kişide görülmesine rağmen daha ciddi problemler yaratan  doğumdan sonra ilk 6 hafta içerisinde başlayan 1-2 ay veya tedavi edilmediği takdirde 1-2 yıl boyunca devam eden doğum sonrası depresyondur.

DEPRESYONDA OLDUĞUMU NASIL ANLARIM?

Ağlama nöbetleri geçirme, şiddetli hüzün ve mutsuz hissetme, bebek sahibi olmaktan mutluluk duymak yerine hüzünlü hissettiğini düşünüp suçluluk duyma, iştahta azalma, intihar düşüncesi, uyku problemi (yorgun olmanıza rağmen uyuyamama), konsantrasyon düşüklüğü ve hafıza zayıflığı, yorgunluk ve sinirlilik, bebekle yeterince ilgilenemediğini düşünme (sevme, besleme gibi) ve bu yüzden yetersiz bir anne olduğu düşüncesi, doğum sonrası depresyonun belirtileridir. Bunun yanında bazı anneler bebeklerinin beslenmesiyle, sağlığıyla ilgili aşırı derecede kaygılı hissederler ve bebeklerinin ihtiyaçlarını yeterince karşılayamadıklarını düşünüp kendilerini yetersiz ve kötü bir anne olarak algılarlar. Ciddi boyutlara uaşabilen doğum sonrası depresyon, annenin intiharı veya bebeği öldürmesiyle de sonuçlanabilir. Bu yüzden kendinizde bu tür belirtiler görüyorsanız ve bu süreç iki haftayı aşmış, günlük hayatınızı etkiler boyuttaysa destek almaktan kaçınmayım. Destek alınmadığı takdirde  ciddi boyutlara ulaşan, hem anneyi hem bebeği hem de aile ilişkilerini olumsuz yönde etkileyen bir sonuç doğurur. Kimi kadınlarda depresyon ciddi boyutta olduğu için antidepresan ilaç kullanımı gerekebilir. Böyle bir durumda bebeğinizi emziremeyeceksiniz. Ancak, bebeğin anne sütünden ziyade anne bebek arasında kurulacak güzel bir sevgiye ve bağa ihityacı vardır. Bu yüzden tedavi görmekten kaçınmamanız hem sizin hem de bebeğinizin faydasına olacaktır.

DOĞUM SONRASI DEPRESYONUN GELİŞMESİNE NEDEN OLAN FAKTÖRLER

Doğum sonrası depresyona birçok faktör neden olabilmektedir. Örneğin,  hamilelik döneminde kadının aşırı kaygılı ve depresif duygu durumuna sahip olması doğumdan sonra depresyon geliştirmesine neden olabilir. Gebelik döneminde duygu durumunuzda ve kaygı seviyenizde önemli değişiklikler hissederseniz psikolojik destek alarak kaygılarınızı giderebilir ve bu sürecin üstesinden daha kolay gelebilirsiniz. Ayrıca, boşanma, iş kaybı, sevilen birinin ölümü gibi olumsuz deneyimler veya hamilelik sürecinde çiftler arasında sorunlar yaşanması, kadının depresyon geliştirmesine neden olabilir. Bu yüzden, bu süreçte gerek akrabaları tarafından gerekse arkadaş çevresi tarafından  alınan destek, depresyonu önlemek için büyük önem taşımaktadır.

DOĞUM SONRASI DEPRESYONDA OLAN EŞİNİZ İÇİN NELER YAPABİLİRSİNİZ?

Eğer eşiniz doğum sonrası depresyonda ise çocuk bakımında ona daha fazla destek olmanız gerekmektedir. Bebeğin banyosunu birlikte yapmanız, onu giydirmeniz, altını temizlemeniz, geceleri ağladığında kalkıp onu sakinleştirmeniz eşinize büyük destek sağlayacaktır. Siz çocukla ilgilenirken, eşinizin de dinlenmesine fırsat tanımış, her zaman onun yanında olduğunuzu, onu sevdiğinizi ve bu süreçte yalnız olmadığını hissettirmiş olursunuz. Tüm bunları yapmak için eşinizin doğum sonrası depresyonda olmasını beklemeyin. Doğru olan, bebeği birlikte büyütmeniz, tüm sorumlulukları eşit şekilde paylaşmanızdır. Böyle davrandığınız takdirde, mutlu bir evlilik sürdürüp, mutlu çocuklara sahip olursunuz.

Dergiler Haberleri