Kimi zaman kabullenmekte zorlansak da elektrik ya da akaryakıtı çok yüksek ücretle tüketmiyoruz.
Gelirimiz az!
Çünkü dünya petrol piyasasını yönetebilme şansımız yok.
***
Biz sağlığa çok fazla para ödüyoruz.
Hem kamu maliyesi olarak, hem de birey!
Eğitime de öyle…
Tümü "ücretsiz" almamız gereken hizmetler için cebimizden dünya parası çıkıyor.
***
"Biz çocukken" anne babamızın işi daha kolaydı.
Çünkü hepimiz, devlet okullarında ücretsiz eğitim alıyorduk ve toplumun önde gelen isimleri, hatta bugün dünyanın dört bir yanında üst düzey yöneticilik yapan kişiler o devlet okullarından yetişti, hem de ücretsiz eğitimle...
***
İllaki herkes üniversite mezunu olmak zorunda da değildi geçmişte...
Böyle bir "psikolojik eşik" yoktu.
Üstelik yükseköğrenim de çoğunlukla ücretsizdi.
***
Şimdilerde eğitim, sağlık bir de tüketim için ölçüsüz ve gösteriş tutkusuyla harcanan kaynaklara bakmıyor, hıncımızı ve hırsımızı elektrikten, gazdan, akaryakıttan çıkartıyoruz.
***
"Vergi" sayıklıyoruz daha fazla!
O vergiler arttıkça, pahalılık artıyor ama hizmet çoğalmıyor.
En acısı bu değil mi?
Çok daha fazla fon, harç, vergi ödüyor ama çok daha az hizmet alıyoruz!
***
Bir arkadaşım dün üçüncü kez köyden kalktı, şehre geldi, Lefkoşa'ya, Devlet Hastanesi'nde kuyruğa girdi, çocuğuna ilaç yazdıracak.
"Bugün olmaz" dediler, üçüncü günde de başaramadı.
Ya doktor içeride yok, ya sistem arızalı!
***
Birkaç geri kalmış kabile dışına "ilaç yazdırmak" deyimini anlamazlar bile!
Bu internet çağında, bu mobil ve dijital zamanda, işinizi üretiminizi bırakıyor, yollara düşüyor ve kuyruğa giriyorsunuz.
Size "ilaç yazacaklar."
Mail gönderseler olmaz mı?
Ya da sisteme işleseler, telefonunuza mesaj gelse, siz alsanız, yollara düşmeden, öfkelenmeden, terlemeden...
Olmuyor!
Çünkü biz halen “maaşlar ödenecek” ötesine yükseltemiyoruz beklentilerimizi…
***
Bunları konuşmaya başlar ve iktidarlara dünyanın dışında olduğunuzu anımsatırsanız eğer o zaman marşlar çalıyor, savaş yıllarına göndermeler yapıyor, toplu mezarları hatırlatıyor, gönderdeki bayrak ya da minaredeki ezandan ve garantörlükten laf köpürtüyorlar.
***
“Doktor doktor kalksana, lambalara yaksana” diye bekliyor bir toplum, halen!