Yıllardır Mağusa bölgesinde iki toplumlu çalışmalar yapan Mağusa İnisiyatifi adına Okan Dağlı ve Akademisyen Nafia Akdeniz, Maraş’taki kısmi açılımı YENİDÜZEN’e yorumladı…
Maraş Bölgesi sakinleriyle ilgili çeşitli çalışmalar yapan Akademisyen Nafia Akdeniz:
“Hukuki boyutunun yanı sıra ‘insani’ boyutu da göz ardı edilmemeli”
Son üç yıldır Maraşlı Rumlar ile bölgeyle ilgili çeşitli çalışmalar yürüten Şair, Etnograf ve Akademisyen Nafia Akdeniz, duygu ve düşüncelerini YENİDÜZEN ile paylaştı.
Bu açılımın göz ardı edilmemsi gereken hukuki boyutunun yanı sıra ‘insani’ boyutunun da olduğunu dile getiren Akdeniz, “Acıyı yaşayan, tanıyan, gören ve hisseden bir araştırmacı olarak dehşet içindeyim. Aklımızla fikrimizle, yapılan çalışmalarla dalga geçildiğini, aşağılandığımızı hissediyorum.” dedi.
Dökülen asfalt ile o bölgede yaşanan acının örtülemeyeceğini anlatan Akdeniz, “Şu anda bize dayatmaya çalışılan ‘artık barış bitti, umutlarınız yitirin’ görüşünün dışında, tamamen yeniden umudumuz yeşertip, barış için çalışmaya devam etmeliyiz. 12 Ekim Pazartesi başka bir Kıbrıs’a uyanarak bu umutları yeniden perçinlemeyi diliyoruz.” şeklinde konuştu.
“Maraş açılımı, bu tellerin kalkması, kapıların konmasından öteye geçen bir Mağusa algısı olmalı. Bu bir açılım değil. Şu anda tel kaldırmak, yol ve kapı açmak açılım olarak değerlendirilmemeli. Açılım, bir şehrin ayağa kaldırılması, bütünlüklü bir vizyon isteyen bir olaydır. Tel kaldırmakla bu şehir yeniden açılmaz. Algı oluşurken artık tüm Mağusa algısı oluşturulmalı, sadece bunlar değil.”
Mağusa İnisiyatifinden Okan Dağlı:
“Bu şekilde insanların duyguları, gelecekleri, geçmişleri seçime malzeme yapıldı”
Yıllardır Maraş’ın açılması için çok uğraştık ama bu şekilde değil… Bunun bir politikaya veya seçime kurban edilmemesi gerekirdi. 46 yıldır ayrı bir önemi ve yeri olan buranın gerçekten yasal sahiplerine değer verilerek, onları geri çağırarak, bu kentin BM denetiminde açılmasını hep savunduk. Bu şekilde insanların duyguları, gelecekleri, geçmişleri seçime malzeme yapıldı.
Biz yıllarca iki toplumlu örgütlerle, yıllara BM ile olan çalışmalarımız, yazdık, söyledik. Burada uluslar arası toplumla hareket ederek, dünyaya açılarak atılacak olan adımlar vardı.
Kimseyle ters düşmeden, burada geçmiş yaşantısı olan kişilere birlikte hareket etmek isterdik.” dedi.
Yıllarca bölgede yaşam sürmüş inanların kendini hala buraya ait hissettiğini ifade eden Dağlı, “Biz böyle bir açılımı protesto ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Yapılan açılımı değerlendiren Dağlı, “Bu seçimlerde bir adayı desteklemek için kullanılan bir kozdu” yorumunda bulundu.
Dağlı, “Bu kent bir seçime, bir politikaya alet edilmemeliydi” dedi.