Benim bugün yeni görev alan Sağlık Bakanımız Sayın Faiz Sucuoğlu’na naçizane, dostane ve yürekten birkaç önerim olacak...
Elbette ki kendisini ziyaret edecek, sağlıktaki sorunları detaylı şekilde enine boyuna masaya yatıracak, önerilerimizi sunacak ve her zaman olduğu gibi sağlıkta atılacak her türlü iyi adımın yanında olacağız. Çünkü Sağlık bizim için olmazsa olmazdır… Tüm siyasi kaygıların üzerindedir… Bir devletin vatandaşına verebileceği en kutsal hizmettir.
Öncelikle bilmeliyiz ki; bir hükümet ve bir bakan göreve geldiği zaman yapabileceklerinin sinyallerini ilk 40 günde mutlaka vermeli ve icraata geçmelidir. Eğer “ona sorayım, buna sorayım biraz da düşüneyim” modunda hareket ederse adım atması zorlaşır. Ve bir anda kendini hayalleriyle birlikte bakanlıktan gitmiş olarak bulur. Hani son zamanların moda tabiri ile ‘’hayaller sağlık sistemi, hayatlar seçim gezileri’’ olur.
Benim meslektaşım Sağlık Bakanımıza en önemli önerim şudur: ‘’Lütfen insanların yaşamına dokunacak, hastaların hayatını kolaylaştıracak uygulamaları hemen yarın başlatın. Gelen hafta değil... O basit, ama çok basit uygulamaları hiç zaman yitirmeden hemen başlatın...’’
Randevu sistemi: Yaşlı ve hasta insanların sabahın beşinde - altısında gidip numara alması asla insani değildir. Bir an önce alt yapı eksikliklerinizi tamamlayın ve randevu sistemini çalışır duruma getirin. Ve bu sistemi öyle sağlam kurun ki; gelen hiç bir hükümet bozamasın. Bunu yapamamanızı hiç bir mazeret açıklayamaz ve haklı çıkaramaz.
Onkoloji Hastanesi: Yılan hikâyesine dönen şu Onkoloji Hastanesi’ni bir an önce açın ve Burhan Nalbantoğlu’nu servis servis tadilata alın... “Hastaneye tek çivi çakılamaz” palavralarına inanmayın. Çünkü yeni bir hastaneye kavuşuncaya kadar, bizim en az beş sene daha bu hastaneye çok, ama çok ihtiyacımız var.
Trenyolu Polikliniği: Bir an önce kapatılan şu Trenyolu Polikliniğini açın ki; Burhan Nalbantoğlu acil servisi ve poliklinikleri rahatlasın. Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesini birinci basamak sağlık ocağı gibi çalışmaktan kurtarın. Unutmayalım ki, orası bizim gözbebeğimiz tek 3. basamak hastanemizdir.
Envanter: İnsan ve cihaz kaynağı envanterinizi detaylı bir şekilde çıkarın ve en efektif şekilde kullanmak için kararlı olun.
Sıkı denetim: Karpaz’dan Yeşilırmak’a kadar tüm Sağlık Ocağı, Sağlık Merkezi ve hastanelerinizi denetleyin ve efektif olarak çalıştırın. Öyle bir denetleyin ki; denetim ve disiplin sizinle özdeşleşsin.
Özel Hastaneleri de düzenli bir şekilde hemen şimdi denetlemeye başlayın...
Maaşlar: Bir an önce hekim maaşlarını artırarak hekimlerin morallerini düzeltin. Yapılacak küçük bir artış bile hükümetinizin sağlığa verdiği önemin göstergesi olacaktır. Unutmayalım ki, mutlu hekim, mutlu hasta demektir. Ama bunu hemen yapın. Genel Sağlık Sigortası’nı hiç beklemeden...
Yasalar: Güçlü bir hukukçu ekibi kurun. Bundan önce yapılan çalışmaları da çöpe atmadan, ama tam bir seferberlik ilan ederek yasaları bitirin. Güçlü bir hukukçu ekibiyle ben sağlıktaki tüm yasaların iki ay içinde hazır olabileceğine inanıyorum. Ama öncelikle tüzükleri bitirin. Bitirin ki, var olan yasaları uygulayabilelim...
Rast gele diyorum...