Türkiye’deki Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında ekonomide beklenen ‘döviz krizinin’ kapısı aralandı. Sterlin dün yeni rekor kırarak, 29-30 TL bandına ulaştı, Euro ve Dolar’da da ciddi yükseliş yaşandı.
Ayşe GÜLER
Türkiye’deki Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında ekonomide beklenen yeni ‘döviz krizinin’ kapısı aralandı.
Yurttaşlar endişe içerisinde gelişmeleri takip ederken, diğer yanda pahalılık korkusu da yeniden baş gösterdi.
Sterlin dün yeni rekor kırarak, 29 TL bandına ulaştı, Euro ve Dolar da da ciddi yükseliş yaşandı.
Sun Döviz kurlarına göre; Sterlin 28.40 TL’den alınıp, 29 TL’den satıldı. Euro alış 24.40 TL, satış ise 25.10 TL’yi buldu.
Dolar’da ise 22.85 TL’den alınıp, 23.35 TL’den satıldı.
Ekonomist Doç. Dr. Erdal Güryay, döviz kurlarındaki yükselişin beklendiğini, böyle bir krize girileceğinin açık ve net olduğunu söyledi, “Krizin başlamasına şaşırmadım. Bundan sonra ne yapılacağı ile ilgili soru Türkiye’deki ekonomi politikaları ile alakalıdır” dedi.
Güryay, bu konuda Kıbrıs’ın kuzeyinde alınabilecek önlem olmadığını da dile getirerek, para birimi olarak Türk Lirası’nın kullanılmasından dolayı değişimin burada da hissedildiğini kaydetti.
Krizin etkilerini hafifletebilecek adımların atılabileceğini dile getiren Güryay, “Bütçede para var mı? Bu krizi durduracak teşvik var mı?” diye sordu.
Öte yandan uzun süredir hükümetten adım bekleyen Döviz Mağdurları Derneği Başkanı Hasan Avlık, Türk Lirası’ndaki değer kaybını endişe ile takip ettiklerini söyledi, hükümetin bu konuda elle tutulur herhangi bir şey yapmamasını eleştirdi.
Avlık, döviz borçlularının her geçen gün daha da yıprandığını kaydetti.
Kurlardaki yükselişin hem pahalılık hem de borçları ödeyememe noktasını da beraberinde getirdiğini dile getiren Avlık, bu nedenle binlerce yurttaşın ailevi ve aynı zamanda toplumsal sorunlarla mücadele ettiğini belirtti.
Döviz Mağdurları Derneği Başkanı Hasan Avlık:
“Dövizi endişe ile takip ediyoruz, Hükümet hiçbir şey yapmıyor”
Döviz Mağdurları Derneği Başkanı Hasan Avlık, Türk Lirası’ndaki değer kaybını endişe ile takip ettiklerini söyledi, hükümetin bu konuda elle tutulur herhangi bir şey yapmamasını eleştirdi.
Avlık, döviz borçlularının her geçen gün daha da yıprandığını kaydetti.
Kurlardaki yükselişin hem pahalılık hem de borçları ödeyememe noktasını da beraberinde getirdiğini dile getiren Avlık, bu nedenle binlerce yurttaşın ailevi ve aynı zamanda toplumsal sorunlarla mücadele ettiğini belirtti.
Avlık, uzun süredir uğraşmalarına rağmen UBP-DP-YDP Hükümeti Başbakanı Ünal Üstel’den randevu alamadıklarını da söyledi.
Bu hafta Yönetim Kurulu olarak bir toplantı yapacaklarını aktaran Avlık, “İzleyeceğimiz yol haritasını belirleyeceğiz. Dövizin hali ortada, yaşayıp, görüyoruz” dedi.
Ekonomist Doç. Dr. Erdal Güryay:
“Böyle bir krize girileceği belliydi, hafifletecek adımlar atılabilir”
Ekonomist Doç. Dr. Erdal Güryay, döviz kurlarındaki yükselişin beklendiğini, böyle bir krize girileceğinin açık ve net olduğunu söyledi, “Krizin başlamasına şaşırmadım. Bundan sonra ne yapılacağı ile ilgili soru Türkiye’deki ekonomi politikaları ile alakalıdır” dedi.
Güryay, bu konuda Kıbrıs’ın kuzeyinde alınabilecek önlem olmadığını da dile getirerek, para birimi olarak Türk Lirası’nın kullanılmasından dolayı değişimin burada da hissedildiğini kaydetti.
Krizin etkilerini hafifletebilecek adımların atılabileceğini dile getiren Güryay, “Bütçede para var mı? Bu krizi durduracak teşvik var mı?” diye sordu.
Güryay, Göreve yeni başlayan TC Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ‘rasyonelliğe geçiş’ mesajı verdiğini hatırlatarak, bunun ne zaman yapılacağının hep birlikte görüleceğini ancak uygulanacak politikaların can yakacağını belirtti.