Fehime ALASYA
Hastalık belirtisi göstermeden, özellikle genç yaşlardaki ani ölümler arttı. Temmuz ayında 14 kişi ‘aniden rahatsızlanarak’ yaşamını yitirdi.
20 günde 14 kişinin aniden rahatsızlanması sonucu hayatını kaybettiği polis kayıtlarına geçti. 14 ölümün 11’i ise son bir haftada gerçekleşti.
Ani ölümlerde en can yakıcı nokta ise hayatını kaybedenlerin yaşları oldu; 16, 17 yaşlarındaki iki ölüm, 28, 29 yaşlarındaki ölümler yanı sıra, 3 kişi de henüz 30’lu yaşlarda hayata veda etti.
Hayatını kaybedenlerin 5’i kadın, 9’u ise erkek…
Bir haftada 11 ölüm!
Geride bıraktığımız son bir haftalık sürede 11 kişi aniden rahatsızlandığı için yaşamını yitirdi.
11 kişiden 5’inin ölüm nedeni henüz polis tarafından açıklanmazken, 3’ünün otopsisinde ‘kalp krizi ve kalp yetmezliği’, birinin ise beyin felci ve solunum yetmezliği nedeniyle hayatını kaybettiği ifade edildi.
Sağlıkçılar uyardı: “30 yaşındayım, bana bir şey olmaz demeyin!”
Ani ölümlerin başında kalp krizlerinin geldiğini ifade eden Kardiyoloji Uzmanı Dr. Gülgün Vaiz, özellikle de son bir haftaki ölümlerin çok fazla arttığına dair düşüncelerini paylaştı. Akıl ve beden sağlığımızı koruyup, minimalist yaşama alışmamız gerektiğine vurgu yapan Vaiz “30 yaşındayım, bana bir şey olmaz demeyin!” uyarısında bulundu.
Vaiz, stres, kaygı, ekonomik kriz, hareketsizlik gibi etkenlerin pandemi sonrasında artığını anlattı.
Hastalık belirtisi göstermeden yaşanan ani ölümleri YENİDÜZEN’e değerlendiren Vaiz, bunların doğrudan COVID-19 aşılarıyla ilişkilendirilmesini de eleştirdi.
“30 yaşındayım, bana bir şey olmaz demeyin!”
Ani ölümlerin her yıl 30 civarı kişi ile ağırlıklı erkeklerde seyrettiğini anımsatan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Gülgün Vaiz, “Bir haftada bu kadar yükselmesinin çok fazla faktörü olmalı.” dedi.
Her bir bireyin içinden geçilen ‘olağandışı’ dönemde sağlığına daha çok özen göstermesi gerektiğini anlatan Vaiz, “30 yaşındayım, bana bir şey olmaz demeyin!” yorumunda bulundu.
Tüm dünyanın içinde bulunduğu küresel krizden ülkemizin çok daha fazla etkilendiğini anlatan Vaiz, alım gücü düştükçe sağlıkta da gerilemeler yaşandığının altını çizdi.
“Akıl ve beden sağlığımızı koruyup, minimalist yaşama alışmamız gerek”
Ani ölümleri etkileyen faktörlere ve içinde bulunduğumuz ‘olağandışı’ dönemin sağlığa etkilerine değinen Vaiz, şöyle devam etti:
“Bilim bize ekonomik krizlerde, salgın dönemlerinde, değişen yaşam tarzında, hareketsizlikte, depresyonda bu ölümlerin tetiklenebileceğini söylüyor. Daha önce de bankalar kiriz yaşadığımız dönemde kalp krizlerinde yaşanan ölümler artmıştı.
Aşırı sıcak, iklim değişikliği, nem oranlarının artması, gece bile serin hissedilmemsi, elektriklerin kesilmesi, ağaçların, ormanların azlığı, suyun kıtlığı, bunlarla gelen stresler de artıyor. Sigara tüketimi de stresle birlikte çok fazla arttı. Sıcak havalarda alkol ve sigara tüketimi kalp problemlerini tetikliyor. Kişilerin yeme alışkanlığı da değişti, hazır gıda tüketimi, diyet yapmak bir lüks oldu. İnsanlar artık gerektiği gibi ekonomisinin yettiğince beslenebiliyor.
Tüm bunlar birleşince, dünyada olduğu bir olağandışı bir dönemden geçmemiz, alım gücümüzün bu denli üşmesi, bizi dünyaya göre 2, 3 kat daha fazla etkilendik.
Tüm krizlerin birleşmesi, toplum sağlığını da bozdu. Çok üzülüyoruz. Ekonomik kriz bizi küçülmeye itiyor, bunu kabullenip, daha basit yaşamayı kabullenmemiz gerek. Ancak bu yolla akıl ve beden sağlığımızı koruyup, minimalist yaşama alışmamız gerek. Bu değişime ayak uydurmamız lazım. Moral ve motivasyon ve ekonomik anlamda bu değişime uymalıyız.”
“30 yaşındayım, bana bir şey olmaz demeyin!”
İnsanları sağlıklı yaşam ve erken teşhis için daha çok bilinçlendirmek gerektiğini kaydeden Vaiz, şu öneri ve tavsiyelerde bulundu:
“Alkol ve sigara tüketimini azaltın, sıcak saatlerde dışarıya çıkmayın, göğüsün orta kısmı, sol memem üzerinde şiddetli ağrı, bulantı, kusma varsa doktora başvurun, 30 yaşındayım, bana bir şey olmaz demeyin! Kalp krizi geçiren insanların ilk bir saat içinde kalbinde düzensizlik oluyor, bunu bile anlayıp doktora başvurmalıyız, yardım çağırmalıyız. Rutin muayene olalım. Erken teşhis çok önemli, kendimizi koruyalım.”
“Ani ölümlerin neredeyse hepsi kalpten, genç insanlar, bence bu olağandışı ortamla ilgili”
Ani ölümlerin COVID-19 aşıları ile bağlantısı olup olmadığını sorduğumuz Vaiz, “Ani ölümlerin neredeyse hepsi kalpten, genç insanlar, bence bu olağandışı ortamla ilgili. Aşılar milyarlarca insana yapıldı. Bunların etkisi olsa dünyada ortaya çıkardı, bilimde bunlar gizli kalmaz, ortaya çıkardı.” dedi.
TEMMUZ AYIDA MEYDANA GELEN ANİ ÖLÜMLER
20 Temmuz: Gönyeli'de yaşayan 28 yaşındaki Elic Yula, saat 09:30 sıralarında, kalmakta olduğu ikametgah içerisinde ölü bulundu.
19 Temmuz: Lefkoşa Merkezi Cezaevi’nde, hükümlü tutuklu olarak bulunan Hakan Oğuz (E-52), koğuşunda bulunduğu sırada aniden rahatsızlanarak önce cezaevi revirinde, daha sonra ambulans ile kaldırıldığı Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi.
19 Temmmuz: Mağusa’da sakin Efgani Dönmez (E-39) kaldığı ikametgah içerisinde saat 09:30 sıralarında, ölü olarak bulundu.
17 Temmuz: Mağusa’da faaliyet gösteren bir özel hastanede rahatsızlığı nedeniyle yatılı tedavi görmekte olan Dipkarpaz’da sakin Yunus Çobanoğlu(E-33), saat 22:45 sıralarında, aniden rahatsızlanarak ambulans ile sevk edildiği Mağusa Devlet Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. Çobanoğlu’nun yapılan otopsisinde, ölüm sebebinin “kalp krizi ve kalp yetmezliği” sonucu olduğu tespit edildi.
17 Temmuz: Polis Basın Subaylığı'ndan verilen bilgiye göre saat 14:30 sıralarında, Mehmetcik'te yaşayan 16 yaşındaki Dilaferuz Yokubova, kaldığı ikametgah içerisinde ölü olarak bulundu.
16 Temmuz: Çatalköy’de faaliyet gösteren bir otelde müşteri olarak bulunan Hüseyin İçöz (E-35), saat 16:00 sıralarında, otelin restoran bölümünde bulunduğu sırada aniden rahatsızlanarak ambulans ile kaldırıldığı Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. İçöz’ün yapılan otopsisinde, ölüm sebebinin “kalp krizi ve kalp yetmezliği” sonucu olduğu tespit edildi.
16 Temmuz: Ülkemizin tanınmış akademisyenlerinden Doç. Dr. Zeki Beşiktepeli, yaşamını yitirdi. Beşiktepeli, 63 yaşında hayata veda etti.
16 Temmuz: İş ve siyaset dünyasının tanınmış isimlerinden, Casinocular Birliği eski başkanlarından Erdal Andız hayata gözlerini yumdu.
16 Temmuz: Girne’de kalmakta olduğu ikametgah içerisinde rahatsızlanarak, arkadaşları tarafından getirildiği Lefkosa Dr. Burhan Nalbatoğlu Devlet Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitiren Lisa Nyasha Tawonezvı (K-29)’nin yapılan otopsisinde, ölüm sebebinin tespiti için kan ve doku örnekleri alınmış olup, ölüm sebebi yapılacak tetkiklerin ardından belli olacaktır.
15 Temmuz: Lefkoşa’da, sakin Sıla Karaca (K-17), kalmakta olduğu ikametgah içerisinde, saat 03:00 sıralarında, rahatsızlanarak yaşamını yitirdi. Karaca’nın Beyin Felci ve Solunum Yetmezliği” nedeniyle can verdiği açıklandı.
14 Temmuz: Mağusa’da saat 13:30 sıralarında, sakin Coşkun Demircan (E-53) kalmakta olduğu ikametgah içerisinde aniden rahatsızlanarak yaşamını yitirdi. Demircan’ın yapılan otopsisinde, ölüm sebebinin “kalp krizi ve kalp yetmezliği” sonucu olduğu tespit edildi.
5 Temmuz: Lefkoşa’da saat 23:00 sıralarında, sakin Hayriye Savoğlu (K-80) kalmakta olduğu ikametgah içerisinde aniden rahatsızlanarak yaşamını yitirmiştir. Hayriye Savoğlu’nun doktorundan yapılan soruşturmada, ölüm sebebinin “kalp krizi” sonucu olduğu tespit edildi.
5 Temmuz: Değirmenlik’te, ikametgahının bahçesinde bulunduğu sırada andiden rahatsızlanarak kaldırıldığı Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitiren 63 yaşındaki Engin Arkan’ın yapılan otopsisinde, ölüm sebebinin “kalp krizi” sonucu olduğu tespit edildi.
3 Temmuz: Lefkoşa Merkezi Cezaevi’nde hükümlü tutuklu olarak bulunan 59 yaşındaki Şerife Güler, rahatsızlanması sonucu kaldırıldığı Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi ve ardından sevk edildiği Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak 3 Temmuz tarihinde yaşamını yitirdi. Şerife Güler’in yapılan otopsisinde ölüm sebebinin “patolojik beyin kanaması” sonucu olduğu tespit edildi.