Babasından kalma mesleği devraldığını anlatan 75 yaşındaki Fikret Hacıyarım, çocukluk çağında ‘babu’ diye tanıştığı otobüslerde halen daha büyük bir tutkuyla şoförlük yapıyor.
50 yıldır direksiyon sallayarak geçimini kazanan Hacıyarım, işini her gün büyük bir aşkla yaptığını ve emekli olmayı da düşünmediğini ifade ederken “Dümeni elime alınca kadınla dans eder gibiyim, bu benim en büyük zevkimdir, nasıl vazgeçerim” diyor…
Trafikteki en büyük sıkıntısının ise ‘cep telefonunda konuşan insanların’ olduğunu anlatan Hacıyarım, “Bu cep telefonları yok mu bu cep telefonları… Telefonlar çıktı yollar bozuldu, trafik dağıldı…” diyor.
Trafikte ustalığın önemli olduğuna vurgu yapan Hacıyarım, şoförlükle ilgili de bazı tüyolar veriyor:
“Dümene oturdun mu başın denk olacak, tüm sıkıntıların, düşüncelerin kapı dışında kalacak.
Acelen varsa evden 10 dakika erken çıkıp yolda hız yapmayacaksın, ne kendini ne de başkasını tehlikeye atmayacaksın.
Herkes toplu taşıma şoförü olamaz, biz can taşıyoruz, bu tarlada traktör sürmeye benzemez. Servis şoförlerine eğitim şart…”