Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Eğitim Komitesi, 3-4 Kasım tarihlerinde Girne’de “Birlikte Yöneteceğiz Eğitim Çalıştayı” düzenledi. Çalıştayın ilk gününde paneller gerçekleşti.
Avrupa Birliği (AB) Uzmanı Yochka Anastasova, “AB Normları ve Küresel Bağlamda Mesleki Eğitim Nasıl Geliştirilebilir? Girişimler Öneriler” sunum gerçekleştirdi. Ardından ise Salih Sarpten ‘in moderatörlüğünde, Prof. Dr. Ahmet Pehlivan ve Prof. Dr. Mehmet Çağlar’ın konuşmacı olarak katıldığı “Eğitimin Yapı Taşları: Öncelikler, Sorunlar ve Çözüm Önerileri” başlıklı panel düzenlendi.
Çalıştayın ilk günü, Prof. Dr. Abdurrahman Tanrıöğen, Prof. Dr. Şefika Mertkan ve Prof. Dr. Müfit Kömleksiz’in konuşmacı olarak katkı sağladığı “Yüksek Öğretimde Kalite Güvencesi” başlıklı paneliyle son buldu.
Çalıştayın ikinci gününde ise “Genel Eğitim Sisteminde Odaklanması Gereken En Önemli Temel Konular Nelerdir?”, “Mesleki Eğitimin Güçlendirilmesi İçin Neler Yapılmalıdır?”, “Tam Gün Eğitim Anlayışının Hayata Geçirilmesindeki Temel Esaslar Neler Olmalıdır?”, Yükseköğretim Kademesinde Yaşanan ve Gelecekteki Yaşanması Muhtemel Sorunlar Nelerdir? Nasıl Hazırlıklı Olunmalıdır?” başlıklarıyla odak grup çalışmaları düzenlendi.
Söz konusu çalıştaya CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Genel Sekreter Asım Akansoy, CTP milletvekilleri, sivil toplum örgütü temsilcileri, akademisyenler ve çok sayıda öğretmen de katıldı.
Eğitim Çalıştayının başlangıcında konuşan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, her konudan önce eğitimin konuşulması gerektiğine dikkat çekti ve uygarlığın temelinin eğitim olduğunu vurguladı. CTP Eğitim Komitesi Başkanı Fide Kürşat da yaptığı konuşmada, “Ortak akıl oluşturma, kalıcı ve rasyonel çözümlere ulaşma ana hedeflerimizdir” dedi.
Gerçekleştirilen çalıştayın sonuç raporlarının ise önümüzdeki haftalarda kamuoyuyla paylaşılacağı da belirtildi.
Erhürman: Kaybettiğimiz her çocuk bir dünyadır
Eğitim Çalıştayının başlangıcında konuşan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, çalıştayın kötü bir döneme rastladığını kaydetti. “Eğitimden bahsediyorsak çocuklarımızdan, gençlerimizden ve geleceğimizden bahsediyoruz demektir” diyen Erhürman, Filistin’de hayatını kaybeden çocukları andı. Tufan Erhürman, “Dünyanın, uygarlıkla barbarlık arasındaki mücadelesini, maalesef barbarlık lehine bir süreç izlediği bir döneminde yaşamak zorunda bırakıldık. Filistinli çocuklar için yüreklerimiz yanmaya devam ediyor. Kaybettiğimiz her çocuk bir dünya kaybetmektir. Bir uygarlık yitimiyle de karşı karşıya olduğumuz endişesi içerisindeyim” ifadelerini kullandı. Ülkede eğitim başlığı altında konuşulmak zorunda kalınan örneklerden bahseden Erhürman, “Dünyaya baktığı zaman, ‘biz çocuklarımız adına bunları mı konuşmak zorunda kalacağız?’ diye utanç duymak zorunda kalıyoruz. 2023’te okullarımızın fiziksel koşullarını, konteyner eğitimi, tuvalet kağıdının, temizlik malzemesinin okul aile birliği, idare mi yoksa bakanlık tarafından sağlanacağını tartışmak zorunda kalıyoruz. Ana dili Türkçe olmayan çocuklarımızın sayısı karşısında ana dili Türkçe olanlara haksızlık yapıyor muyuz? Ana dili Türkçe olmayanlara zaten haksızlık yapıyoruz. Öğretmenler, öğretim faaliyetini sürdürebilecek mi? Buradan da gelecekte ülkeye hizmet edecek çocukların çıkmasını bekliyoruz. Durum son derece vahim” dedi.
“Çocuklarımız depreme dayanıklı olmayan okullarda eğitim görmek zorunda kalıyor”
Saptanan hedefler üzerinde uzun uzun konuşulduğunu ve hepsinin buharlaştığını vurgulayan Erhürman, yıllardır ara eleman konusunu da konuştuklarını belirtti. Bu alandaki eksikliklerin büyüdüğüne dikkat çeken Erhürman, “Eğitimle ilgili her konuşan ara eleman ihtiyacının karşılanması için çalışmamız gerekiyor diyor. Son 10 yılda kamu meslek liselerine devam edenlerin oranı yüzde 32’den yüzde 29’a düşmüş. Niye bunu konuşuyoruz o zaman? Ne yapıyoruz?” diye sordu. Erhürman, “Bunlar bizim bugün itibariyle konuşmak zorunda bırakıldıklarımız. Dünyanın öyle bir döneminden geçiyoruz ki hayat çok hızlanıyor. Dakika başı haber akıyor. Akan haberlere yetişme çabasıyla odaklanıp da çözüm üretmemiz gereken şeylerin geri plana düşmesiyle ilgili sorun yaşıyoruz. Konteyner sınıfların su altında kaldığını konuşmak zorunda kalıyoruz. İskele’de bir sınıfta 14 öğrencinin ana dili Türkçe olmadığını, 9 öğrencinin ana dili Türkçe olduğunu konuşuyoruz. CTP olarak aylardır bunları dile getiriyoruz. Çocuklarımızın, depreme dayanıklı olmayan okul ve sınıflarda eğitim görmek zorunda kalmasını konuşuyoruz” dedi.
“Dünya eğitimde yapay zekayı konuşurken biz, tuvalet kağıdını konuşuyoruz”
Tufan Erhürman, “Günümüzde eğitim başlığı altında başka ülkelerde bunlar mı konuşuyor? Dünyada bunlar konuşulmuyor. Dünya bunları konuşmuyorsa, dünya yapay zekanın eğitimde kullanımını konuşurken, biz tuvalet kağıdını konuşuyorsak, bizimle ‘uygar’ dediğimiz ülkelerin eğitim sistemleri arasındaki uçurum her dakika açılıyor demektir. Rekabet edebilirliğimiz gerçekten karşılaştırılabilir olmaktan çıkacak demektir. Bu bizim açımızdan son derece endişe kaynağıdır” diye konuştu. Gerçekleştirilen çalıştayla, “Gelecekte biz çocuklarımızı nasıl yetiştirmek istiyoruz” konusunu ele almak istediklerinin altını çizen Erhürman, ölçme değerlendirme yöntemleriyle çocuklarımızın nasıl bir eğitime mahkum olduğunu tartışmak istediklerini ifade etti. Erhürman, “Hepimiz biliyoruz ki bugün 8 yaşında olan bir çocuk, gelecek yıldan itibaren bir daha 8 yaşında olmayacak. Bugün 8 yaşında olan çocuğa eğitim yoluyla verecekleriniz, onun geleceğini şekillendirecek. O kadar kritik bir konudan bahsediyoruz aslında. Eğitim öyle bir enstrüman ki çocuğu ‘vezir de eder rezil de eder’. Çok kritik bir hata, çocuğun geleceğini mahvedebilir. Bu konu belki de diğer tüm konulardan çok daha önemlidir. Ekonomiyi de ulaşımı da sağlığı da konuşacaksak, önce eğitimi konuşacağız. Uygarlığın temeli eğitimdir. Biz bu konuyu halletmediğimiz sürece, başka hiçbir konuyu halledemeyiz” diye ekledi.
Kürşat: Ortak akıl oluşturma, kalıcı ve rasyonel çözümlere ulaşma ana hedeflerimizdir
Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Fide Kürşat, ülkemizdeki eğitimin içinde bulunduğu durumdan söz etti. Yıllardır okullara gerekli bütçenin ayrılmamasını eleştiren Kürşat, bundan dolayı okullara bir çivi bile çakılmadığını ifade etti. Artan nüfustan dolayı sınıfların yetersiz kaldığını vurgulayan Kürşat, son yıllarda artan Türkçe bilmeyen öğrenciler soruna da işaret etti. “Tam gün eğitime değil, tam gün kaosa geçtik” diyen Kürşat, ülkemizdeki eğitimde çağ dışı konuları ele alarak bir arpa boyu yol gitmeyen sorumsuz hükümetler karşısında yeniden yol haritası çizmek için bir araya geldiklerini belirtti. Kürşat, “Değişimin, gelişimin hızla yaygınlaştığı dönemde ülkemizde eğitim sistemlerinin planlanamaması, eğitimde büyük kayıplara yol açmaktadır. Eğitimde yıllardır yaşanan sorunlara ve çözümlerine odaklanacağımız, eğitimi birlikte yöneteceğiz çalıştayını önemsiyoruz. Ortak akıl oluşturma, kalıcı ve rasyonel çözümlere ulaşma ana hedeflerimizdir” dedi.