Dünyasızlık yıkacak bizi

Cenk Mutluyakalı

Şimdi diyorlar ki, ‘kapılar nasıl açılacak?.’
İtalya’da nasıl açıldı, nasıl açıldı İstanbul’dan İzmir’e yüzlerce vaka varken, Almanya’da nasıl açıldı?
Önce kabullenelim, “kimse hasta olmayacak’ gibi bir “sihir” dünyada yok.
“Sıfır vaka” tam bir yanılsama!
Bu “korku iklimi”nden arınalım bir an önce...
İşin sırrı tüm diğer hastalıklarda olduğu gibi önce korunmak!
Hapsolarak değil...
Dikkat ederek.
Tedbir alarak.
Planlayarak korunmak...

*  *  *

Soru şu: “Maskemi takarsam eğer, mesafemi korursam, ellerimi sık sık yıkarsam, bulaşır mıyım?”
Çok zor!
Yani o güneyden gelecek ‘milyonda bir’ vakanın seni bulma ihtimali, ada yarısında kapalı alanlarda içilen sigara dumanına boğularak kalpten ölme ihtimalinden daha az!

*  *  *

Güneydeki insanlar aptal mı?
Can değil mi onlarınki, ne sandınız sahi!
İngiltere’den de insan gelecek bu adaya, Türkiye’den de...
Gelecekler!
Şimdi de geliyorlar zaten!
Korunacağız a dostlar...
Bir de sağlık altyapımızı güçlendireceğiz.

*  *  *

Hem “kapanacağız” hem “maaş kesintisi” yapacağız olmaz!
“İki kez maaş desteği” sözü verildi özele, o dahi yapılamadı.
“Hem kapanacağız hem hastane yapmayacağız” hiç olmaz.

*  *  *

Güneye açılmak aslında bir fırsat!
Kendimizi sınamak için...
Sağlık sistemimizi sınamak için...
Çok daha riskli ülkelere açılmadan önce hayatı sınamak için...

*  *  *

Bakanlar Kurulu ‘nihayet’ ite kaka, düşe kalka, yaza boza bir karara vardı.
İlk açıklamaları olumlu buldum.
Yine de ‘geç kalmışlık’ çok fazla...
Pandemi Hastanesi’nin de temeli atılsa ‘oh’ diyeceğiz.

*  *  *

Salgından beterdir yoksulluk...
Hele ‘yalnızlık’ çok daha beter!
Dünyasızlık yıkıyor bizi...