KKTC 2012 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı, oyçokluğuyla Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nden geçti… Yakın bir zamanda da Meclis Genel Kurulu’nda görüşülecek… Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı 2012 Mali Yılı Bütçesinde yazanlara (ve yazmayanlara) bir göz atıldığında gelecekte eğitim sistemimizde olacakları (ya da olmayacakları) rahatlıkla görülebiliyoruz…
Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı bütçesi, geçmişte ayrı bir bakanlık olan Geçlik ve Spor Dairelerinin bütçesini de içermektedir. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Bütçesinin, Genel Bütçe içerisindeki oranı %14.33 olmakla beraber Gençlik ve Spor bütçelerinden bu orandan çıkarıldığında eğitimin genel bütçe içerisindeki yerinin 13.40 olduğu görülür… OECD ülkelerinde bu oran %20 civarlarındadır…
Bu durumda ilk söylenecek şey; eğitime 2009'da 14.54 oranında ayrılan payın, 2010'da 14.09, 2011'de 13.41 ve 2012'de 13.40'e düştüğüdür… Bütçeyi biraz daha detaylı inceleyecek olursak 2012 yılı bütçesinde;
· Memur ve öğretmenlerin ek çalışma karşılıklarının kaldırılmış,
· “Geçici öğretmen” maaşlarının yarı yarıya düşürülmüş,
· Kadrolu öğretmen maaşların azaltılmış,
· Kitap alımı ve basımı için ayrılan miktarın eksiltilmiş olduğunu görüyoruz.
Bütçede “Tam Gün Etüt Projesi” adı altında 2.000.000 TL’lik bir ödenek görülmektedir. Bu ödenekle; 2012-2013 öğretim yılında eğitim sistemimizin tüm alan ve kademelerinde “tam gün eğitim”e geçilmesinin mümkün olmadığı ortada... Çünkü 2006 yılında OGEM projesi kapsamında pilot olarak gerçekleştirilen “tam gün” uygulaması için tek bir okul için yaklaşık 1.500.000 TL’lik kaynak ayrılmıştı…
Ancak bu noktada çok daha önemli bir unsur var: 2012 bütçesine göre, öğretmenlerin ek çalışma ödenekleri kaldırılmış, geçici öğretmen maaşları yarıya düşürülmüş, kadrolu öğretmen maaşlarında da azalma olacaksa “Tam Gün Etüt Projesi” için ayrılan bu 2.000.000 TL. Kime? Nasıl? Ne için ödenecek?
Milli Eğitim Geçlik ve Spor Bakanlığı, 2012 yılı bütçesine kurumsal bazda bakarsak “Gençlik Dairesi”nin oldukça ayrıcalıklı bir yerde tuttuğunu rahatlıkla görebiliriz… İlköğretim, Genel Ortaöğretim, Mesleki Teknik Öğretim Dairelerinin bütçeleri azaltılırken, Gençlik Dairesi Bütçesinin %34.56 oranıyla en çok artan kalem olduğunu görürüz… Neden acaba?
Öte yandan bütçe eğitim yatırımları açısından incelendiğinde durumun vahameti daha da bir ortaya çıkıyor. Örneğin teknolojik malzemeler için ayrılan kaynak sadece 200 bin TL... Bu miktar ile kaç okulun teknik altyapısı yenilenecek… Ancak bütçede yazanlardan çok yazmayanların, çok daha önemli olduğunu düşünüyorum…
Okul tamiratları, yeni okul binaları ve diğer alt yapılar için geçmiş yıldan farklı hiçbir şey yok. Yani:
· Hem önceki eğitim bakanı Sayın Nazım Çavuşoğlu hem de şu anda bu görevi yürüten Sayın Kemal Dürüst tarafından söz verilen Girne’ye yeni bir ortaokul için yeni bir ödenek yok…
· Okulların yapısal altı yapıları, temizlik ve tadilat giderleri,
· Öğretmenlerin hizmet içi faaliyetlerin geliştirilmesi, bu faaliyetlerin daha bir profesyonelce ve ihtiyaca dönük olarak yapılması için yeni bir şey yok…
· Program Geliştirme, Merkezi Ölçme-Değerlendirme birimlerinin kurulması için en küçük bir kaynak yok…
Değişen ekonominin ihtiyaçlarına daha uygun nitelikli işgücünün, yaratıcı düşünce ve ileri tekniklerin gelişmesine katkıda bulunarak sosyal uyum, ekonomik büyümenin sürmesi ve değişim için eğitime yatırım yapmak gerekliliği kaçınılmazdır. Oysa 2012 Mali yılı eğitim bütçesindeki anlayışla her geçen gün kötüye giden gelişmişlik düzeyimizin, eğitimi bu denli ihmal etmekle daha da kötüye gideceği aşikardır…
BİLİYOR MUYDUNUZ?
Eğitim ve Kalkınmışlık
Ülkelerin kalkınmışlık düzeyleri ifade edilirken, kişi başına düşen milli gelir yanında, ülkelerin sahip olduğu insan gücü oranları ve bu insan gücünün eğitimden ne kadar beslendiği en önemli göstergedir…
Altyapılarını önemli ölçüde kaybederek II. Dünya Savaşı’ndan yenik çıkan Almanya ve Japonya’nın kalkınma yarışında öne çıkmalarında ve globalleşen dünyada yaşanan rekabette önemli avantajlar elde etmelerinde, ülkelerinin en sıkıntılı günlerinde eğitime yaptıkları yatırımların oldukça önemli rol oynadığı hem ekonomist hem de siyaset bilimcilerle tartışmasız kabul görmektedir.
Bilim insanları, eğitimin dokuz net çıktısından söz etmektedir. Bunlar;
· Gelir artışı,
· Daha iyi birey ve halk (kamu) sağlığı,
· Düşük doğurganlık oranı,
· Demokratikleşme,
· Siyasal iktidarın istikrarlı oluşu,
· Yoksulluk ve işsizliğin azaltılması,
· Artan çevre bilinci,
· Suç oranlarında düşme,
· Toplumsal suçlarda ve mülkiyet suçlarında düşme olarak sıralanmaktadır.
Eğitimin bireysel ve toplumsal yararı, gelişmeyi ve değişime ayak uydurabilmeyi sağlarken, sosyal refahın artmasının da vazgeçilmezidir.
BURAYA DİKKAT
Talep Mi Dediniz!
Talep mi dediniz!.. Satranççılar yıllardır, satranç dersinin zorunlu olması için talepte bulunuyor… Çevreciler, hem ilköğretime hem de ortaöğretime bir çevre dersi konması için defalarca demeç verdi… Trafik kazalarının yürekleri acıttığı her kazadan sonra trafik eğitimin sisteme entegre edilmesi gerektiği vurgulanıyor… Olsun… Bütün bunlar bir kenarda dursun…
Biz en iyisi din eğitimi almayı talep eden 18 öğrenci için değil bir ders, bir bölüm açalım… Üstelik Mesleki Teknik Öğretim yapılanmazı bozarcasına, plansız, programsız, yangından mal kaçırırcasına, eğitim döneminin tam da ortasında… Talep var ya…