‘EKONOMİK’ ÇIKMAZIMIZ

TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nin RAPORUNDA pekçok ekonomik saptama ve yorum var. Doğrusu, işin “ekonomik fotoğrafı”na baktığımız zaman, bu saptamalara söyleyecek çok da bir sözümüz yok. Geliri gideri birbirini tutmayan... Ödeme dengeleri

 

TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nin RAPORUNDA pekçok

ekonomik saptama ve yorum var.

Doğrusu, işin “ekonomik fotoğrafı”na baktığımız zaman, bu saptamalara söyleyecek çok da bir sözümüz yok.

Geliri gideri birbirini tutmayan...

Ödeme dengeleri ekonomik gerçekleriyle örtüşmeyen.

Hesapsız kitapsız bir ‘devlet’ var ortada...

Ve evet, bu ekonomik yapı SÜR-DÜ-RÜ-LE-MEZ !..

 İtirazım(ız), bu “sürdürülemez” yapıya karşı alınması gereken önlemlerin yöntemine, önceliğine, tarzına...

Ve elbette, söyleme, usluba, yaklaşıma...

En önemlisi de “çıkış yolu”nun, bu ülkedeki “ortak akıl”la aranmadan, “dayatma” ile sunulmasına...

Ve insanların bizzat hükümet tarafından yalanla, boş vaatle, taahhütle ALDATILMASINA...

 

***

Türkiye’den gelen yardımı dahi “gelirler” hanesine yazdığınız zaman,

yine de “giderlerimizi” karşılamıyor.

Açığımız var.

Üstelik, pekçok ‘yatırım’ projesi de, yine Türkiye’den gelen parayla gerçekleşiyor.

Bunlara yollar da dahil..

Üniversitelerin tanıtım çalışmaları da.

Su sondajı, tarımsal destek, balıkçı barınakları ve daha aklınıza ne gelirse Türkiye’den gelen paralarla yapılıyor.

Buna rağmen...

Gelirlerimiz, maaşlara zor yetiyor.

Evet, bu durum SÜR-DÜ-RÜ-LE-MEZ!.

 

***

Şu anda uygulanan ‘reçete’ de ilaç olmayacak, göreceksiniz.

Geriye ne kalıyor: ÇÖZÜM!..

Çözümün ‘ihtimali’ dahi ‘ayağa kaldırdı’ bu ülkeyi, birlikte yaşadık.

O nedenle ‘mecburuz’ yani...

Eğer ‘çözüm’ yoksa, Kıbrıs’ın kuzeyinin yoktur Türkiye’ye “vilayet” olmaktan başka şansı!..

 


 

Giden para...

 

Türkiye’den çok önemli bir para akıyor, Kıbrıs’a.

Öyle de...

Kıbrıs’tan Türkiye’ye akan para da az buz değil yani...

·        2010 yılında Türkiye’den

          KKTC’ye yapılan mali yardım,

          851 milyon TL.

Peki?

Türkiye ile olan ihracat ve ithalat dengemiz ne?

·        2010 yılında 1.034 milyon

          dolarlık mal almışız, Türkiye’den.

·        851 milyon TL gelirken...

·        1.034 milyon dolar, geri gitmiş.

Elbette, Türkiye’ye ‘ihracatımız’ da var...

Öylesine komik ki.

·        1.034 milyon dolar, alım yapmışız.

·        44.7 milyon dolarlık da satım !...

Bunun yorumu da artık sizin...

 


 

‘Kayıp turistler’ nerede?

 

TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nin 2010 Yılı Faaliyet Raporu’nda ilginç veriler sunmuştum dün...

Özellikle “turizm”le ilgili.

Gazeteye de manşet olunca “405 bin turist kayıp” diye, gün boyunca, bir an olsun susmadı telefonlarım...

 

·        2010 yılında Kıbrıs’ın kuzeyine

         gelen turist sayısı 902 bin 390.

Turizm Bakanlığı’nın verileri bu ve tablonun üzerinde de aynen öyle yazıyor: “GELEN TURİST SAYISI”

·        Konaklayan kişi sayısı ise

          497 bin 236 !.

Yani 405 bin ‘turist’ kayıp!..

Bu KAYIP TURİSTİN akıbetini sormuştuk dün...

Elbette ironi!..

Yoksa, hepimiz biliyoruz ki, bu ülkeye “turist” diye gelenlerin birçoğu “kaçak” yaşıyor, çalışıyor, iş arıyor, geziniyor, gece kondulara yerleşiyor falan...

 

***

Turizm Bakanlığı’ndan dediler ki dün:

“Aslında turist değil, yolcu sayısı, yanlış yazıldı galiba!..”

Nasıl yani?

Biz, bu ülkeye “kaç turist” geliyor, bilmiyor muyuz?

Anlayınız işin gayrı ciddiliğini...

 


 

Kermiya’da olanlar!

 

Türkiye Cumhuriyeti kökenli KKTC yurttaşlarına, güneye geçme izni verilmediğini bilmeyen var mı?

O halde...

Din İşleri Başkanlığı, bu insanları niye otobüslere doldurup da, göz göre göre ve bile bile “Hala Sultan”a doğru yol alıyor, barikattan işlem yapmaya çalışıyor.

Üstelik de “sigortasız” otobüslerle.

Sırf siz (güya) “propaganda” yapacaksınız diye, insanları ezmeye hakkınız var mı?

Bunun adı ‘propaganda’ mı?

İki yanlışla, bir doğruya mı ulaştınız şimdi?

 

 

 

 

 

 

 

 

Arşiv Haberleri