EKONOMİYİ DEĞİL VİRÜSÜ CANLANDIRMAK

Sami Özuslu

Dile kolay, tam 73 gün hiç vaka görülmemişti bu toplumda…

Pandeminin daha başlarıydı, Alman turistlerle tanışmıştık Covid-19 virüsüyle… O günlerde bazen telaşlar, bazen hatalı da olsa alınan kararlara uymuştu büyük çoğunluk.

Vaka sayısı çok yüksek olmamasına rağmen ‘kapanma’ kararı alınmış, insanlar işyerlerini kapatmış, uzunca bir süre sokağa çıkmamış, ‘maske-mesafe-hijyen’ kurallarına uymuş, başta sağlık emekçileri olmak üzere üstün özveriyle çalışan bir kesimin ciddi katkılarıyla virüsü sıfırlamayı başarmıştık.

Ya sonra?

‘Ekonomiyi açacağız’ gerekçesin arkasına saklanan hükümet peş peşe birçok hata yaptı. Hatalar zincirinin en önemli halkası Kurban Bayramı’ydı. Enfeksiyon Üst Komitesi kararlarına rağmen dönemin Başbakanı Ersin Tatar ‘karantinasız giriş’lere hükmetti.

İzleyen haftalarda Tatar’ın bu kararı topluma ‘vaka sayısında patlama’ olarak geri döndü. Sıfırlanmış vakalar hızla yükseldi. Yeni bir kapanma kararı alınmadı ama insanlar sokakta elini eteğini çekti. İç piyasa hareketlenmişken yeniden duruldu. Kafeler, restoranlar müşteri kaybetti.

‘Ekonomiyi canlandırma’ adına atılan yanlış hesap Bağdat’tan döndü ve ekonomiyi bir kez daha vurdu.

Dahası ve en stratejik olanı, Eylül ayı ortalarında yükselişe geçen vaka sayıları yüzünden yüksek öğretimde sonbahar dönemi kaybedildi. Öğrenciler Kuzey Kıbrıs’a gelmekten vazgeçti. Okullar boş kaldı. Eğitimle bağlantılı birçok sektör tükeniş dönemine girdi.

Ulaşımdan emlaka, eğlenceden lokantaya birçok alanda insanlar işsiz kaldı, işletmeler battı ya da o noktaya geldi.

***

Şimdi yaşananlar Ağustos-Eylül dönemindekilerin tekrarından başka bir şey değil.

Yılbaşı öncesinde başlayan ‘karantinasız girişleri açın’ baskısına iyi ki Üst Komite boyun eğmedi. Yoksa şimdilerde çok daha vahim bir tablo ile karşı karşıya kalacaktık.

Hükümettekiler kumarhanelerin talebi olan karantinasız girişleri sağlamayı başaramadı ama diğer yandan da tüm ısrarlara rağmen kumarhaneleri her koşulda açık bırakmaya devam etti.

Bu çelişkili, akla ve mantığa, bilimeve de vicdana sığmayan uygulama sayesinde insanların bir kısmı ‘madem kumarhaneler açık, demek ki korkacak bir şey yok’ diyerek biraz fazla açıldı.

Eh, devlet ve hükümet yetkilileri de sık sık kalabalık ortamlarda ve tedbirsiz boy göstermeye devam etti, ‘rol modeli’ olarak kötü örnek oldu.

Sonuç malum…

Güya ‘Mart’ta 30 bin öğrenci getirecek’tik.

Sözüm ona ‘Aşılanmayı tamamlayıp güvenli bölge oluşturacak’tık.

‘Turizmi de güvenle açacak’tık.

Bu saatten sonra bunların tümü hayal artık…

İki adım ötesini göremeyen, yaşanmışlıklardan ders çıkarmayı beceremeyen, karar alma yetisini yitirmiş, hak sağlığı yerine dar bir kesimin çıkarlarını gözetmeyi marifet sayan bu zihniyetle bir kez daha umulanın tam tersi oldu.

Sağlığımızla birlikte ülke ekonomisi de yeniden ateşe atıldı.

Yanlış, tutarsız, mantıksız, bilim dışı adımlarla ekonomi değil virüs canlandırıldı!

Herkes kendi kendini ve sevdiklerini korusun.

Corona’dan da, hükmedenlerden de!..