Elektrikli konular…

Kutlay Erk

Çok kritik günlerden geçmekteyiz… 14 Mayıs seçimlerini kim kazanırsa kazansın Türkiye siyaseti büyük bir değişime girecek…

Cumhur İttifakı kazanırsa, kim tutar Erdoğan’ı; demokrasi ve ekonomi ne hallere gelir?! Millet İttifakı’nın bileşenlerinin küçük parçaları, Kılıçdaroğlu ve küçük sol partiler siyasetten silinir; CHP ve İYİ Parti kurultay kargaşasına girer, HDP de mahkeme kararı ile kapatılır…

Millet İttifakı kazansa, Erdoğan ve AKP’si, Bahçeli ve MHP’si, İnce ve Millet Partisi ve diğer küçük sağ partiler siyasetten kısa sürede silinir; Millet İttifakı’nın ve destekçilerinin Türkiye siyasetine hakimiyet yarışı başlar… Türkiye demokrasisi ile ekonomisi ise iyileşme sürecine girer…

Ya Kuzey Kıbrıs?! Kıbrıs sorunu bağlamında bir şey değişeceğe pek benzemiyor… Kıbrıslı Rum lider Hristodulis olduğu sürece, Türk tarafının çözüme yönelik siyaseti ne olursa olsun, Kıbrıslı Türk lider kim olursa olsun barış ve çözüm yönünde olumlu gelişmeler olamayacak; Hristodulis Tatar’ın, Tatar da Hristodulis’in statükoyu sürdürebilmelerindeki emniyet supabı olacak… Yani Kıbrıslı Türkler çözümsüzlük koşullarında, dünyadan yalıtılmış olarak yaşamaya devam edecek.

Hiç mi iyi haber yok Kıbrıslı Türkler için?! Var; iyi haberin işaret fişeği atılmış durumda… Cumhur İttifakı Türkiye’deki seçimleri kaybedecek… Bununla ilgili işaret fişeğini de UBP-DP-YDP hükümeti ile AKSA birlikte attı… Hani şu AKSA ile yeni bir uzun vadeli sözleşme imzalama çabası var ya hükümetin, işte işaret fişeği budur… AKSA ile olan mevcut sözleşmenin sona ermesine daha bir yıl var ve tarafların mutabık kalması halinde de bu sözleşme üç yıla kadar da uzatılabilir… Bu durumda ne gereği vardı hükümetin ‘hükmü garaguşi’ kararı ile ihale yapılmaksızın AKSA ile uzun vadeli yeni bir sözleşme yapabilmenin yasal zeminini hazırlamak için kamu ihale yasasını değiştirmeye?! Muhalefet, Kıb-Tek çalışanlarının sendikası El-Sen ve El-Sen’in üyesi olduğu Türk-Sen böyle bir değişikliğe geçit vermeyeceği uyarısını yaptı; ne gereği vardı o değişikliği yapmak için inadına girişim yapmaya ve dolayısıyla memleketi bu kadar elektriklemeye ve karanlıkları yaşatmaya?!

Vardı… Çünkü onlar biliyorlar ki Cumhur İttifakı seçimi kaybedince AKSA’nın imtiyazlı sözleşmeler dönemi kapanacak, bu sözleşmelerden yararlananlar da açıkta kalacak… Dolayısıyla, apar-topar yasa değişikliği yapıp AKSA ile uzun vadeli yeni sözleşme 14 Mayıs’tan önce imzalanması gerekiyor… Bunun yarattığı gerginlik ve elektrikli hava Kuzey Kıbrıs’taki TC seçmenlerini Cumhur İttifakı’na yönelik olumsuz etkilemez miydi? Etkilerdi elbet ama önceki seçimlerde görüldü ki Cumhur İttifakı ve Erdoğan KKTC’de yaşayan TC seçmenlerin çoğunluğunun tercihi değil…

Dolayısıyla, seçim konusunda iddialı olamadıkları bir bölgede başka özel ilgilerini ve çıkarlarını kaybetmemek için her şeyi yapmak mübah; Cumhur İttifakı kaybedecek, bari AKSA gümbürtüye gitmesin… UBP-DP-YDP hükümeti ve AKSA, KKTC’de gerginlik yaratacağından emin oldukları bu girişimi kendi akılları ile mi yapmaya kalkıştı?! Hayır… İki olasılık var… Birincisi, AKSA tarafsız ve güvenilir bir kamuoyu yoklaması şirketine birden fazla kamuoyu araştırması yaptırdı ve Cumhur İttifakı’nın seçimleri kaybedeceğinden emin olup KKTC hükümetine kendi tarzında baskı yaptı… İkincisi, AKP’nin önde gelenleri AKSA’ya “Biz gidiyoruz, sen başının çaresine bak; KKTC hükümeti tarafını da birlikte halledelim” dedi…  

AKSA sözleşmesinin uzatılması konusunda sonuç ne olursa olsun, yaşanan gerilimler hükümete pahalıya mal olacak; KKKTC seçmeni ilk seçimde hükümet partilerini tertipleyecek. Hele ki Türkiye seçimlerini Cumhur İttifakı kaybederse, UBP-DP-YDP’nin hali perişan…  Tutun ki becerdiler ve her şeye rağmen kamu ihale yasasını AKSA için bu günlerde değiştirdiler; uzun vadeli yeni anlaşma da AKSA’ya çok pahalıya mal olacak… Dert mi AKSA’ya?! Eğer UBP-DP-YDP uzun süre hükümette kalırsa, elektrik fiyatlarındaki zamlarla vatandaştan “pahasını” çıkartır; yok eğer kısa süre sonra CTP hükümete gelirse “pahasını” alması mümkün olmayacak. Bu senaryolar elbette AKSA’nın da görebildiği olasılıklar. Ne olacak?! AKSA da o “paha” işini sonralara bırakıp, gelişmelere göre halletmeyi tercih edecek…

Peki ya mevcut hükümet, halkın elektriği tarafından tepilen bu hükümet ne yapacak?! Kuzu kuzu Haziran 2024 öncesinde bir erken genel seçime karar verecek; arada da UBP kurultaya, DP ve YDP de “Yazın beni yoğa gayri” şarkısı eşliğinde siyasi alandan çıkış kapısına yönelecek… Bunların sonucunda da Kıbrıslı Türklerin kimliğini değiştirmeye ve Kuzey Kıbrıs’ta laik ve demokratik düzeni tarikatlar-tekkeler düzenine evrimleştirmeye çalışan AKP ve onlara tereddütsüz biat eden UBP-DP-YDP hükümetlerinden kurtulmuş olunacak. Türkiye demokrasisi ve ekonomisindeki iyileşme gelişmeleri KKTC için de olumlu gelişmeler olacak. 

Kısa vadenin siyasi gelişmeleri bunlar olacağa benziyor; UBP-DP-YDP hükümetinin acilen AKSA ile yeni bir uzun vadeli anlaşma yapmak için bu kadar çabalamasının, bastırmasının ve zorlamasının yarattığı elektrikli konular bunların habercisi…