Fehime ALASYA
Emlakçılar ve müteahhitler, Kıbrıs’ın kuzeyinde konut sahibi olmak isteyen yabancıların talebinin pandemiden sonra arttığını söyledi.
Yabancılara yıllık 10 bin civarı konut satışı yapıldığını ifade eden İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, satışların pandemiden sonra çok arttığını anlattı, planlı- programlı bir ilerleyişin ülke faydasına olacağını belirtti.
Ülkede henüz ‘yabancılara mal satılıyor, ülke arazileri yabancılaşıyor’ korkusunun olmadığını dile getiren Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur ise “Ortada yabancı tehdidi yok, bu nedenle kolaylık getirilmesi sorun yaratmayacak” yorumunda bulundu.
Taşınmaz Mal Edinme ve Kiralama Yasası'nın faydalı olacağına değinen Gürcafer ve Sungur, ‘planlı çalışmanın’ önemine değindi.
“Pazar da talep de var ama planımız yok, eğer planlı- programlı hareket edersek bunu kazanca çevirebiliriz”
KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, “Satışlar çok arttı. Pazar var, talep var ama planımız yok. Eğer planlı- programlı hareket edersek bunu kazanca çevirebiliriz” şeklinde konuştu.
Pandemi sürecinde başlayan ve giderek artan talebin nedenine de değinen Gürcafer, “Pandemi dünyada birçok insanın geleceğe dönük değer ve yargılarını değiştirdi. Sakin ve huzurlu bir yerde ömrümün geriye kalanını geçireyim diyen insan sayısı çok arttı. Bu, bize ve güneye olan ilgiyi de arttırdı” dedi.
Satışların ve talebin artmasında ‘kötü ve endişe verici’ yanlar da olduğunu belirten Gürfacer, bu konuda planlı ilerlenmediğini dile getirdi, “Pazar planlamamız, konut stratejimiz yok. Sadece talebi karşılamak için çalışıyoruz” dedi.
“Olayı ‘bizim insanımız konut sahibi olamıyor’ şeklinde de değerlendirme yanlış”
Yabancılar mal satışının çok kapsamlı ve üzerinde durulması gereken bir proje olarak değerlendirilmesi gerektiğini anlatan Gürcafer, şöyle devam etti:
“‘Topraksız kalıyoruz’ söylemleri çok yanlış. Yabancılara verilen bir mülkiyet izini araştırıldığı zaman şu sonuç ortaya çıkıyor: Şahıs, ya ikamet etmek ya da kendi ülkesindeki birine kiralayarak para kazanma derdinde… Bu konuda toplumsal fayda sağlayabiliriz. Artık konutlarda kalan turist profili çok fazla arttı. Olayı ‘bizim insanımız konut sahibi olamıyor’ şeklinde de değerlendirme yanlış. Dünyanın her yerinde pahalı da ucuz da bölgeler vardır. Ülkede insanımız konut sahibi olsun diye sosyal konut projesi olmalı. Bu proje için girişim başlattık.
Yabancılara mal satışıyla ilgili planlama olmadı. Bu çalışma, hem inşaat hem de konut stratejisi belirlemeli”
Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur:
“Yabancılara mal satışı için talepler arttı”
Yabancılara mal satışı taleplerinin arttığını ifade eden Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur, emlak satışları nedeniyle birçok sektörde canlılık olduğunu kaydetti. Henüz ‘yabancılara mal satılıyor, ülke arazileri yabancılaşıyor’ korkusunun ülkede var olmadığını anlatan Sungur, “Türkiye’de yabancılara mülk satışı bölge kapsamında %10’a, il bazında %5’e ulaşmadıysa sorun yok deniyor. Bizde bu satışların çok çok altındayız” diye konuştu.
Yapılacak olan düzenleme ile yabancıların artık bir villa, 3 daire almasının önünün açıldığını anlatan Sungur, bu yöntem ile toprak kaybı yaşanmayacağının uygun görüldüğünü anlattı.
Yabancıların ülkede çok büyük yatırımlar yapmadığını ifade eden Sungur, sadece belli bölgelerde, çok az yatırım yapıldığını dile getirerek, “Ortada yabancı tehdidi yok, bu nedenle kolaylık getirilmesi sorun yaratmayacak. Yasa henüz komisyonda, çok hassas incelemeler var” şeklinde konuştu.
Sungur, şöyle devam etti: “Ekonomiye katkı vererek ayakta kalan başlıca sektörlerden biri de emlak sektörüdür. Hem sektöre hem de yabancıların mal satışına ilişkin düzenlemelere destek verilirse, planlı şekilde ilerlerse ciddi avantaja dönüşebilir.”
“Kendi vatandaşımıza sosyal konut yapmamamız ülke olarak bizim ayıbımız”
“Devlet artık hiçbir şey vermiyor, sadece alıyor” görüşünü paylaşan Sunugur, ‘kırsal kesim arsası ve sosyal konut projelerini’ anımsattı.
Devletin gençlere arsa tahsis etmesi veya sosyal konut yapması gerektiğine vurgu yapan Sungur, “Kendi vatandaşımıza sosyal konut yapmamamız ülke olarak bizim ayıbımız. Sosyal konut fonu geliştirilmeli, gençler ev sahibi olabilmeli. İşçi kesim ev yapımı için desteklenmeli, imkanlar yaratılmalı. İnşaatlara kısıtlama koymak yerine karşılığında belli kıstaslarla sosyal konutlar başlatılmalı” dedi.