Ayşe GÜLER
Abdullah Demir… İki kardeşi ve iki yeğenini Adıyaman’daki depremde kaybetti…
Depremden 8 gün sonra ailesinin cansız bedenine ulaşılabildi.
“Orada yaşananlar cehennem gibiydi… Yardım için hiç kimse yoktu” diyen Demir, yaşadığı kaybın tarif edilemez olduğunu anlatıyor.
Demir, depremden sağ kurtulmayı başaran ailesini İstanbul’daki kardeşinin yanına yerleştirdiğini, adaya döndüğünü söyledi.
“Buraya geldikten sonra hayatın eskisi gibi olmayacağını görüyorsun” diyen Demir, “İçimden hiçbir şey yapmak gelmiyor. İşyerim var, depremden beri kapalı, açmak istemiyorum” şeklinde konuşuyor.
Demir, 25 yıldır adada yaşadığını ancak bu olay sonrasında vazgeçip, çekip gitmeyi düşündüğünü belirtiyor.
“Ablam 51, kız kardeşim 48 yaşındaydı. Yeğenlerim 1 ve 35 yaşındaydı…”
Bir ay önce kardeşleri ile Adıyaman’da bir araya geldiğini ifade eden Demir, “Kız kardeşim bizi bir araya toplamıştı. 1 ay sonra da deprem oldu…” şeklinde konuştu.
Demir, kardeşlerinden birinin diğerinin evine misafirliğe gittiğini ve orada kaldığını, sonrasında da depremin yaşandığını ifade ediyor.
“Ablam 51, kız kardeşim 48 yaşındaydı. Yeğenlerim 1 ve 35 yaşındaydı…” diyen Demir, acısının tarifsiz olduğunu belirtiyor.
“Yeterli müdahale yapılmadı”
“Enkazdan 3 gün boyunca ses geliyordu” diyen Demir, bölgede yeterli müdahale olmamasından dert yanıyor, bazı televizyon kanallarında çalışma yapıldığına dair yayın yapılmasını eleştirdi, “İçimizi bunlar acıtıyor. İnsanın gözünün içine bakıp yalan söylüyorlar” şeklinde konuştu.
Demir, “5’inci günün sonunda çadır bulabildik” dedi, “Bölgede sorumlu biri yoktu” şeklinde konuştu.