Rum basınında bugün yer alan bir haberde, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Brüksel’le ipleri germeye kararlı olduğu” ve Erdoğan’ın AB-Türkiye toplantısı için Varna’ya “AB’den hediyeler almaya yönelik istemler, aynı zamanda Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesindeki taleplerle donatılmış şekilde gideceği” iddia edildi.
Fileleftheros gazetesi “Varna’da Sultan Gibi- Erdoğan Kıbrıs MEB’i ve Kıbrıs Sorunundaki Taleplerinden Geri Adım Atmıyor” başlıklarıyla manşetten yer verdiği haberinde, Brüksel’den “elde ettiği bilgilere” dayanarak “Erdoğan’ın hem taktik, hem de öze ilişkin sebeplerden dolayı son dönem içerisinde ifade ettiği kışkırtıcı tezlerden geri adım atmadığını” ileri sürdü.
Gazete Erdoğan’ın, AB’nin, ileri sürülen Türk tahriklerine ilişkin olarak, AB zirve toplantısının sonuç bildirgesinde kayda geçirilen eleştirel ifadelere ise sert bir dille yanıt verme niyeti olduğunu iddia etti.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın bu çerçevede “Brüksel’in Ankara’ya yönelik yerine getirilmemiş dört yükümlülüğünü içeren bir belge hazırladığını” kaydeden gazete, Erdoğan’ın “ülkesinin yıllardır Kıbrıs’ın deniz bölgesindeki meşru taleplerine ilişkin olarak, AB’nin önüne koyduğu tezleri ortaya koyacağını” öne sürdü.
Erdoğan’ın “Baf’tan Akama yakınlarındaki bir bölgeye (Kıbrıs MEB’indeki 6’ncı parsel) atıfta bulunacak koordinatlara sahip olacağını” yazan gazete, “Erdoğan’ın Kıbrıslı Türklerin haklarının güvenceye alınmasını talep edeceğini” de aktardı.
Mülteci konusunun ise baskı unsuru olacağını belirten gazete, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın hazırladığı çalışma belgesine göre, Ankara’nın şunları talep edeceğini öne sürdü:
“1. AB’ye katılım sürecinin, müzakere başlıklarının açılmasıyla yeniden etkin hale getirilmesi, 2. Türk vatandaşlarının Avrupa’da serbest dolaşımda bulunmasına ilişkin olarak, Avrupa pasaport vizelerinin verilmesiyle ilgili formalitelerin ortadan kaldırılması amacıyla, toplam 72 kriterden uygulanmayan 7’sinin uygulanması, 3. Türkiye’nin gümrük birliğinin düzeyinin yükseltilmesinin ileriye götürülmesi, 4. Suriyeli mülteciler için Türkiye’ye yönelik 3 milyar Euro’luk ikinci yardım paketinin ödenekleriyle ilgili prosedürlerin hızlandırılması.”
Gazete haberine iç sayfadan ise “Erdoğan: Varna’da MEB ve Kıbrıs Sorununa İlişkin Olarak ‘Züccaciye Dükkânına Girmiş Fil Gibi’ Olacak- Ankara Geri Adım Atmıyor- Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan AB’nin Yerine Getirilmemiş Yükümlülükleriyle İlgili Belge” başlıklarıyla yer verdi.
Alithia gazetesi ise “Varna Toplantısı Arka Plan ile Asabi Tepkiler” başlıklı haberinde, Ankara’nın Varna’ya “en iyi savunma saldırıdır taktiğiyle gideceği” yorumunda bulundu.
Kathimerini ise “Ankara Sınırların Dışında” başlıklı haberinde, AB ile Türkiye arasında Varna’da gerçekleştirilecek zirve toplantısının, Ankara’nın, Avrupa’yla var olan çalkantılı ilişkileri, Afrin, Türk-Yunan meseleleri ve Rum MEB’indeki tutumunu da içeren birçok cepheye sahip olmasından ötürü “saldırgan bir ortamda gerçekleşeceğini” iddia etti.
Türkiye’nin faaliyetlerinin AB zirvesinde kınanmasının ilk adım olduğunu yazan gazete, “elindeki bilgilerin, Erdoğan’ın yine de Bulgaristan’a koltuğunun altında bazı talepler ve mülteci konusuyla gideceğinden söz ettiklerini” kaydetti.
Rum kesiminin enerji konusunda somut adımlar görmek istediğini de yazan gazete, “bazı kaynakların”, Rum MEB’i içerisinde bulunan 3’üncü parselde meydana gelen şeylerin olası bir şekilde tekrarlanmasının, Ankara’ya yönelik yaptırımlarla ele alınması gerektiğini vurguladıklarını iletti.
Kıbrıs sorununun ise bir denklem içerisine girdiğini yazan gazete, Kıbrıs Türk liderliğinin Türkiye’nin çizgisinde olduğunu iddialarına ekledi.
AKEL’in Açıklaması
Haravgi gazetesine göre AKEL partisi de açıklamasında “Avrupa Konseyi’nin sonuç bildirgesinde Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve Ege’deki yasadışı faaliyetlerini kınayıp, Güney Kıbrıs ile Yunanistan’a destek belirtmesini ise selamladı.”