Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, seçim döneminde ‘iktidar bizim işimiz’ ve ‘istikrar’ diyenlerin, tarihin en kısa ömürlü hükümetini yaşattıklarını vurguladı. Tuhaf bir yapıyla toplumun iki ay yaşadığının altını çizen Erhürman, istifayla da üzerine tüy dikildiğini belirtti. Asgari ücretle geçinen insanların marketten bir şey alırken 5 defa düşündüğünü vurgulayan Erhürman, “İnsanlar perişandır. Bu perişanlığın içinde bu rezaletler yaşanıyor. İnsanların sinirleri tel tel oldu. Elbette bunun bir hesabı var ve görülür” dedi. Haber Kıbrıs Web TV’de Ali Baturay’ın sorularını yanıtlayan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, ortada umudu kaybedecek zeminin olmadığını kaydetti ve “Umut, Kıbrıs Türk halkının kendisidir” diye konuştu.
Erhürman: Yaşananlar erken seçimi çok net olarak gösteriyor
Sayın Faiz Sucuoğlu’nun daha iki ay önce kurulan hükümetin kurulma çalışmaları sırasında söylediği ‘gerekirse erken seçime gideriz’ sözlerini hatırlatan Erhürman, “Siz daha hükümeti kurmadan erken seçimden bahsederseniz, bu durum erken seçimi getirecek demiştik” diye konuştu. Şimdi yaşananların ise erken seçimi çok net olarak gösterdiğine dikkat çeken Erhürman, Sayın Ersin Tatar’ın hükümeti kurma görevini tekrardan Sayın Sucuoğlu’na vermesiyle ilgili olarak da ‘Gene törenler olacak, ceketler iliklenecek’ ifadelerini kullandı. Hükümet kurma görevini tekrardan Sayın Sucuoğlu’nun almasından sonra CTP’ye gelmesinin çok da gerekli olmadığını dile getiren Erhürman, “Sayın Sucuoğlu da biliyor gerekli olmadığını. Sayın Sucuoğlu daha iki gün önce Sayın Tatar bana verecek görevi dedi ve zaten ortaklarımızla uyumluyuz, bakanlar kurulu listesinden 3-4 bakanı değişip yolumuza devam edeceğiz demişti. Böyle bir yapı var karşımızda” diye konuştu.
“Bu saatten sonra bu hükümet dikiş tutmaz”
Erhürman, “Bu saatten sonra bu hükümet dikiş tutmaz” dedi. İstifa eden hükümetin iki ay içerisinde her gün kaos yarattığına vurgu yapan Erhürman, “Bu krizin ortasında 59 gündür dikiş tutmadığı belli olan bir hükümet var” diye konuştu. İmzalanmasının üzerinden günler geçmesine rağmen protokolün hala ortada olmadığını hatırlatan Erhürman, topluma bu kadar ciddiyetsizliğin ve sorumsuzluğun yaşatıldığını kaydetti. Yaşananların inanılır gibi olmadığının altını çizen Erhürman, “Hükümet istifa ediyor, istifa eden başkana hükümet kurma görevi veriliyor” dedi. Hükümetin karşısında fazlasıyla sabırlı bir halk olduğunu söyleyen Erhürman, “Bu arkadaşların hiçbiri, hiçbir şeyle ilgilenmiyorlar. Bilmiyorlar, bilmeye niyetleri de yok. Bu arkadaşların dertleri kim nereye oturacaktır. Bu zihniyetin tek derdi, kim nereye atanacak. Medya üzerinden de birbirlerine mesaj veriyorlar” diye konuştu.
“Memleketi maskaralığa çevirdiler”
Sayın Faiz Sucuoğlu’nun, Sayın Ersin Tatar’a yönelik söylediği, ‘Sayın Sunat Atun’u görevden alamadı’ sözlerini de hatırlatan Erhürman, “Sen ne demek istedin Sayın Sunat Atun’u görevden alamadın derken? Bunları kimse konuşmayacak mı? ‘Alamadın’ çok ciddi bir iddiadır. Memleketi maskaralığa çevirdiler. Başbakan çıkıyor ve Cumhurbaşkanına Sunat Atun’u görevden alamadın diyor. Yetkin yetmedi, bir şeyden çekiniyorsun diyor” dedi. Erhürman, “Ceketler ilikleniyor ve hükümet kurma görevi tekrardan veriliyor. Görevden alamadın derken kimden bahsediliyor? Dik dur derken kime karşı dik durmaktan bahsediyor? Herkes anlıyor ama diliniz mi varmıyor? ‘Türkiye sana görevden aldırmadı’ mı demek istiyorsun? Bunu Sayın Faiz Sucuoğlu söylüyor. ‘Dik dur’ dediğinde, Ersin Tatar’a karşı mı dik duruyorsun, Türkiye’ye karşı mı dik duruyorsun?” diye sordu.
“Sayelerinde şaşırma yeteneğimizi kaybettik”
Sokakta herkesin, “Sayın Sunat Atun’u görevden alamadıysa, yeni kabinede Sunat Atun olacak mı olmayacak mı?” sorusunu konuştuğunu belirten Erhürman, “Ben artık şaşırmıyorum. Sizin sayenizde şaşırma yeteneğimizi kaybettik” dedi. CTP’nin hangi noktalarda sorumluluk üstleneceğini birçok kez söylediğinin altını çizen Erhürman, CTP’nin, koltuğa oturmak için hükümet kurmayacağını söyledi. Nisan ayının sonu gelmesine rağmen insanların mart ayında ne kadar elektrik faturası ödeyeceğini hala bilmediğini vurgulayan Erhürman, alkollü içki zammında yaşanan krizi de hatırlattı. Erhürman, “Başbakan alkollü içkide rakam verecek ve sonra hepsi korona oldu diyecek. Bir devlet herkesin aynı anda korona olması sonucunda daha önce yayınlanmış bir kararın üzerindeki rakamları değişemiyorsa, zaten söyleyecek bir şey kalmaz” dedi. Tuhaf bir yapıyla toplumun 2 ay yaşadığını ifade eden Erhürman, istifayla birlikte de söz konusu durumun üzerine tüy dikildiğini vurguladı.
“Yaşananlar ne tiyatrodur ne de komedi… Herkesi sanata saygıya davet ediyorum”
Erhürman, tüm bunların ardından aynı hükümetin tekrar kurulacağını ve kendilerinden de ‘hükümetmiş’ gibi olan yapıya, ‘hükümetmiş’ gibi davranılmasının mı beklendiğini sordu. Erhürman, “Bu memlekette yaşam bu kadar maskaralığa çevrilebilir mi?” diye sordu. Yaşanılanların ne tiyatro ne de komedi olduğuna dikkat çeken Erhürman, herkesi sanata saygıya davet etti. Erhürman, hiçbir sanat eserinin böyle olmadığının altını çizdi. “Bu sanat eseri değil maskaralıktır” diyen Erhürman, Kıbrıs Türk halkının bunları yaşamayı hak etmediğini belirtti. Bir kişinin bile bu yaşatılanların normal bir şey olduğunu söyleyemeyeceğini vurgulayan Erhürman, yaşananların ‘dakikayı kurtarma çabaları’ olduğunu kaydetti. Erhürman, “Çok cesur kararlar alacağız diyeceksiniz, iktidar bizim işimiz diyeceksiniz. Seçimde kullandığınız sloganla yüzde 40 oy alacaksınız ve 59 gün kalacaksınız görevde. İktidar bizim işimiz ve istikrar diyenler, tarihin en kısa ömürlü hükümetini yaşattı” diye konuştu.
“Bu perişanlığın içinde bu rezaletler yaşanıyor”
Asgari ücretle geçinen insanların marketten bir şey alırken 5 defa düşündüğünü vurgulayan Erhürman, “İnsanlar perişandır. Bu perişanlığın içinde bu rezaletler yaşanıyor. İnsanların sinirleri tel tel oldu. Elbette bunun bir hesabı var ve görülür” dedi. TC ve KKTC ilişkilerinin tarihte hiç bu kadar kötü olmadığının altını çizen Erhürman, “Bunu, Türkiye’yi en çok biz seviyoruz diyenler bu hale getirdi. Hiçbir zaman bu düzeye düşmemişti ilişkiler. CTP’nin tarzı TC-KKTC ilişkilerinin doğru zeminde olmasıdır” diye konuştu. İmzalanan protokolün hala ellerine geçmemesini eleştiren Erhürman, Türkiye ile imzalanan protokolden iki gün sonra istifa edildiğini de hatırlattı. Halkın artık tüm yaşananları görmek zorunda olduğunu vurgulayan Erhürman, “Neden battı bu memleket? Kendiliğinden mi battı? Bütün yapılanların hiçbir ilgisi mi yok?” diye sordu.
“Umut Kıbrıs Türk halkının kendisidir”
İstifa eden hükümetin bilinçli olarak önerileri görmezden geldiğine dikkat çeken Erhürman, 4 milyar 250 milyonluk protokolün, 1 milyar 46’sının da AKSA’ya ödeneceğinin ortaya çıktığını belirtti. Erhürman, “Bu kadar ne yaptığını bilmeme hali daha önce hiç görülmedi” diye konuştu. “Bu arkadaşlarda müthiş bir rahatlık var. Öyle bir zihniyetten geliyorlar ki; Anayasa onlar için teferruattır, ayak bağıdır” dedi. Demokrasinin bir kültür olduğunun altını çizen Erhürman, halkın özgüveninin de yıpratılmaya çalışıldığını söyledi. “Bütün bunlar Kıbrıs Türk halkının kaderi değildir. Kimse bunu kader gibi göstermeye kalkmasın. Kimse, Kıbrıs Türk halkı yönetme becerisine sahip değildir demeye kalkmasın” dedi. Ortada umudu kaybedecek zeminin olmadığını vurgulayan Erhürman, “Umut Kıbrıs Türk halkının kendisidir” diye ekledi.