CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, “CTP bu toplumun kalkınmasına ve varoluşuna doğru yürüyüşün partisidir. Bu yürüyüşü toplumumuzun tüm kesimleriyle birlikte gerçekleştireceğiz” dedi. Girne’de iş insanlarıyla buluşan Erhürman ve milletvekili adayları, CTP’nin ekonomi temelli politikaları hakkında bilgi verdi. Çok sayıda iş insanının bir araya geldiği toplantıda CTP’nin göreve geldikten sonra Türkiye ile imzalanacak protokolle ilgili de görüş alış verişinde bulunuldu. Erhürman ülkenin kronikleşmiş sorunlarını çok iyi bildiklerini, çözüm önerilerini de toplumun her kesimini temsil eden paydaşlarla birlikte hazırladıklarını kaydetti. “Biz kendi reçetemizi yazdık, Türkiye ile imzalanacak protokol de bu ülkenin ekonomiyi büyütme ve adil paylaşım konularındaki ihtiyaçlarına uygun olacak. İmzalayacağız ve imzamıza sonuna kadar sahip çıkacağız” dedi.
ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ GÜÇLÜ BİR EKONOMİK YAPI
Yeni dönem politikalarının temeline ekonomiyi alma iddiasıyla gerçekleşen bir dönüşümü iki yıl önce başlattıklarını vurgulayan Erhürman, bunun Kıbrıs’ta çözümden vazgeçtikleri anlamına asla gelmediğini, bilakis Kıbrıs Sorunu’nun çözümüne kadar olan sürede güçlü bir şekilde var olmak, çözümün gerçekleşmesinden sonra da çözümün uyuşmazlıklar yaşanmaksızın sürdürülebilir olması için güçlü bir ekonomiye ihtiyaç bulunduğu bilinciyle yaptıklarını belirtti. Erhürman, “güçlü bir ekonomik yapı Kıbrıs Türk halkının hangi koşulda olursa olsun var oluşunu sürdürebilmesinin en önemli koşuludur. CTP’nin tespiti bu yöndedir. Kendimize ve halkımıza güveniyoruz, çalışıp başaracağız. Bir yandan Kıbrıs Sorunu’nun çözülmesi için uğraşmaya devam edeceğiz, diğer yandan da ekonomik ve sosyal kalkınma programımızı ehil kadrolarımız ve halkımızla birlikte uygulayarak güçleneceğiz” dedi.
ÖNCÜ SEKTÖR TURİZM
Seçim bildirgesinin geniş bir bölümünü ekonominin oluşturduğunu aktaran Erhürman, ağırlığı ise öncü sektör olarak turizme verdiklerini, iş dünyasında kendini ispatlamış birçok ekonomi uzmanının da CTP listelerinden aday olduğunu söyledi. Erhürman şöyle konuştu:
“CTP bu konuda eleştiriler aldı. ‘İş insanlarının CTP’de işi ne’ dediler. Kulak asmadık, biz hep birlikte var olma yolunu seçtik ve güçlerimizi birleştirdik. Programımızı ortaya koyduk ve yürüyüşe geçtik. CTP bu toplumun kalkınmasına ve var oluşuna doğru yürüyüşün partisidir. Bu yürüyüşü toplumumuzun tüm kesimleriyle gerçekleştireceğiz. Bir ülkede eğer öngörülebilir ve rasyonel bir ekonomik hayat oluşmazsa, özellikle kurumsallaşmış yapıya bürünmüş iş dünyasının burada kendini güvende hissetmesi, kendini güvende hissederek yatırım yapması, istihdam ve katma değer yaratması, geleceğe yönelik doğru hesap, kitap yapması mümkün değildir. Biz bu ortamı değiştirmeye talibiz. Hesabımız kitabımız da bu yönde”.
İLK GÖREVİM SORUŞTURMA MEMURU ATAMAK OLACAK
İş dünyasının da ülkede yaşanan yolsuzluklardan ve kendilerine yönelik hukuk dışı taleplerden rahatsız olduğunu çok iyi bildiğini ifade eden Genel Başkan Tufan Erhürman, bütün bunların ortadan kaldırıldığı, düzenin ve hukukun hakim olduğu, öngörülebilir bir yapının hayata geçmesini sağlayacaklarını kaydetti. Erhürman, “ve ben biliyorum ki iş insanları da başbakanlık mevkiinde oturan bir arkadaşın, 700 bin doları bir gecede bankadan çekmesinin ortaya çıkmasının ardından bu konuda tek bir açıklama yapmamasından rahatsız. CTP olarak iktidara gelir gelmez hemen ertesi gün polisi ve başsavcılığı beklemeden özel soruşturma memuru atama yetkisini kullanıp ilk soruşturma dosyamızı açacağız” dedi.
MALİ PROTOKOLÜ HAZIRLAYIP, İMZAMIZA BAĞLI KALACAĞIZ
Türkiye ile imzalanacak mali protokol hakkındaki görüşleri sorulan Erhürman şöyle konuştu:
“Mali protokol taslağını ekonomiyi büyütme ve adil paylaşımı sağlama hedefiyle, bu konuda ehil, deneyimli ve bilgili insanlarımızla hazırlayacağız ve bunu Türkiye’ye sunacağız. İmzalar atıldıktan sonra da verilen sözlere sonuna kadar sadık kalacağız. Biz kendi reçetemizi yazdık, Türkiye ile imzalanacak protokol de bu ülkenin yapısına uygun olacak. İmzalayacağız ve imzamıza sonuna kadar sahip çıkacağız. CTP bu konudaki tavrını çok net olarak ortaya koydu. UBP-DP imzaladıkları protokole sadık kalmayarak milyonlarca liralık kaynağın kullanılamamasına neden oldu. Bu yüzden hükümeti eleştirdik. Biz, başbakanlık bünyesinde, özel sektör ve üniversitelerden de yararlanarak daha fazla proje geliştireceğiz, bunların fizibilitesini çıkaracağız ve bu projeleri hızla hayata geçireceğiz”.