Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, hükümetin yasayla kurulmuş meslek kurumları ve uzmanlarla istişare etmeden karar aldığını, "devlet bizden ibarettir" havası içinde davrandığını söyledi. Başbakan'ın "azınlık hükümeti"nin başında olduğunu anımsatan Erhürman, "Çok daha geniş tabanlı bir kriz hükümeti kurmak istediğimiz zaman zahmet edip o yemeğe bile katılmamıştı, şimdi birlik beraberlik mesajı veriyor" dedi. Ana muhalefet CTP lideri Erhürman, BRT’de katıldığı programda Levent Kutay’ın sorularını yanıtladı.
“Kimseyle istişare halinde değiller”
Kamu çalışanlarından maaş kesintisi konusunu Bakanlar Kurulu çıkışında, Başbakan’ın kendisine sorulan bir soru üzerine konuşması esnasında dillendirdiğini söyleyen Erhürman, kamuda örgütlü sendikalarla bu konuda hiçbir istişare gerçekleştirilmeden bu karar alınıyor. Meclis’in Perşembe günü açılması için Meclis Danışma Kurulu’nda iki muhalefet partisinin onay verdiğini söyleyen Erhürman, Meclis Başkanı’nın oyuyla, oy çokluğuyla Meclis’in açılmadığını, muhalefetin, Meclis’in ve sendikaların hükümetin gözünde yok hükmünde olduğunu vurguladı ve “Ekonomik örgütlerle görüşmeden ekonomik kararlar, sağlık alanındaki örgütlerle görüşülmeden sağlık alanında kararlar, mühendis ve mimar odalarının by-pass edilerek alınan kararlar alınıyor” dedi.
“Gerçeklerle bağdaşmayan açıklamalar yapılıyor”
Hükümetin şu anda azınlık hükümeti olduğunu vurgulayan Erhürman, “Birlik ve beraberlikten bahsediyorlar, ama söylemeye çalıştıkları ‘devlet benim, devlet benden ibarettir’. Bunu söyleyen de azınlık hükümetinin başındaki Başbakan’dır. Azınlık hükümetinin rakamsal verilerle ortada olduğu hükümetin Başbakanı’dır” dedi. Başbakan’ın her konuşmasına hükümet kurma çalışmalarını anlatarak başladığını söyleyen Erhürman, “Ama bir kısmını atlıyor, biz hükümeti kurma görevini aldığımızda bir yemek düzenledik ve parti başkanlarını davet ettik. Bu yemek ne içindi? Birlikte bir kriz hükümeti kurabiliyorsak, onu konuşalım diye. Sayın Ersan Saner zahmet edip de o yemeğe katılmadı bile. Şimdi birlik ve beraberlik mesajı veren Saner, bu yemeği de unutturmaya çalışıyor. Hükümeti kurma çalışmaları ile ilgili gerçekle bağdaşmayan açıklamalar yapıyor” dedi.
“Karşınızda, sessiz kalmayacağız”
Ana muhalefet partisinin, 11 aydır bu ülkede sürekli kriz masası çağrısı yaptığını da söyleyen Erhürman, “Biz makam ve mevki almak üzerine söylemiyoruz. Kararları yine hükümet verecek. Bu da reddediliyor” dedi. Düşüncelerini kamuoyuyla paylaşmak adına bir basın toplantısı düzenlediklerini de vurgulayan Erhürman, orada söylenenlerin üzerine büyük bir tahammülsüzlük örneği göstererek, demokratik jargona ve lisana hiç de uygun olmayan sözcüklerle ana muhalefete Başbakan tarafından “gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz” denildiğini söyledi ve “Ne demektir ana muhalefete ‘gölge etmeyin’ demek? Ya birlik bütünlük çağrısı yapacaksınız ve birlik bütünlük çağrısı yapanın biz olduğumuzu kabul edip, yardım alacaksınız, ya da ana muhalefetin eleştirilerine tahammül göstereceksiniz. Bu ülkede sağlığı, çalışma hayatını, eğitimi batırdınız. Demokrasiyi de batıracaksınız ve bizim de buna sessiz kalacağımızı mı zannediyorsunuz?” dedi. CTP’nin düzenlemiş olduğu basın toplantısını, hükümetin ‘içi boş’ diye eleştirmesine de tepki gösteren Erhürman, onların açıkladığı rakamlarla konuştuklarını söyledi.
“Ülkeye kaç para geldiğini dahi bilmiyoruz”
2020’de Türkiye Cumhuriyeti’nden bu ülkeye kaç para geldiğini, bilmediklerini söyleyen ana muhalefet lideri Erhürman, “Sayın Fuat Oktay açıklama yapıyor ve 1 milyar 800 milyon TL diyor. Maliye’nin rakamlarına bakıldığında 1 milyar 600 milyon TL görülüyor. Türkiye’nin rakamlarına bakıyoruz 2 milyar TL görülüyor. Kaldı ki Fuat Oktay, 3.6 milyarlık başka bir total kaynaktan bahsediyor. Bunu bile açıklamıyor bu hükümet. Verileri doğru dürüst bir araya getirip de, kamuoyu ile paylaşamıyorlar” dedi.
“Pazartesinden itibaren kendi kriz merkezimizi kuracağız”
Pazartesi’nden itibaren kendi kriz merkezini oluşturacaklarını da söyleyen Erhürman, o kriz merkezinde tüm sivil toplum örgütleri ve meslek gruplarıyla çalışarak bu ülkenin önünü açacak programı ortaya koymak zorunluluğunu hissettiklerini vurguladı. Ekim ayında yapılacağı açıklanan erken seçim tarihinin daha erkene çekilmesi gerektiğini söyleyen Erhürman, “Ekim’den önce erken seçimi dillendiren, Meclis kürsüsünden Ersan Saner’dir. Biz de bunun üzerine ‘Nisan’ dedik. Pandemi koşulları buna müsaade etmezse de, ‘en geç Haziran sonuna bu seçimi yapalım’ dedik. Çünkü bu hükümetin bu işi yapamayacağını, kendi Başbakan’ı Meclis kürsüsünden ilan etmişti” dedi.
“Türkiye ile doğru zeminde, iyi ilişkiler”
Türkiye ile ilişkileri de yorumlayan Erhürman, Türkiye ile ilişkilerin, doğru zeminde, iyi bir ilişki olması gerektiğini her zaman vurguladığını söyledi. Uygulanamayacak protokollerin imzalanmamasını, imzalanan protokollerin de uygulanması gerektiğini söyleyen Erhürman, “Verdiğiniz sözleri tutacaksınız, Türkiye Cumhuriyeti de o sebeple tutacak. Bu karşılıklı sevgi ve saygı ilişkisi içinde olacak. ‘Türkiye’den para gelecek mi?’ meselesi de protokolde takvimlendirilmiş olacak” dedi.
“Masada her zaman federasyon görüşüldü”
Kıbrıs sorununun çözümü konusunda da açıklamalar yapan Erhürman, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kısa bir süre önce bir karar açıkladı ve çok açık bir şekilde ‘Kıbrıs’ta çözüm formülü iki toplumlu, iki bölgeli siyasal eşitliğe dayalı federasyondur’ dedi. ‘İngiltere farklı bir şey söylüyor’ denilmişti, basına da yansıyan planında ortaya konan formül federasyon formülüdür. AB açıklama yaptı, ‘BM Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde çözüm, tek çözümdür’ diye. Anastasiadis ve Miçotakis birlikte açıklama yaptı ve ‘fonksiyonel bir federasyon’ dediler. Kıbrıs sorununun çözümünü sağdan olsun, soldan olsun herkes çözmek ister. Tüm tarafların ne dediği belli. O zaman gerçekçi midir, ortaya konulan tez? Bizi kapsamlı çözüme ulaştırabilecek bir şey midir? Kıbrıs Türk tarafı da, Kıbrıs Rum tarafı da müzakere masasında her zaman federasyonu görüştü. Siz ‘federasyon öldü’ dediğinizde, o BM Güvenlik Konseyi kararları ortadan kalkmıyor” dedi.