CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, yeni dönem ekonomi politikalarını belirlemek üzere üretim çevrelerine başlattığı ziyaretlere Mağusa’da devam etti. Erhürman ve beraberindeki heyet Mağusa’da üretim yapan bazı iş sahipleriyle görüşüp, üretim tesislerini gezdi. Ziyaretlerde yeni CTP için ekonomi politikalarının önemi vurgulanırken, üreticilerin sıkıntıları dinlenilerek not edildi. Görüşmelerde ayrıca toplumsal kalkınmanın el ele vererek mümkün olabileceği, yasaların eksikliği, bürokrasinin hantallığı ve rekabet koşullarının kötülüğü ile ülkedeki siyasi durumun yarattığı sıkıntılar ele alındı. CTP’li heyet, Safa İçkileri Endüstrisi’ni, Ekor Un Ürünleri Sanayi’ni ve Arsal Gıda’yı ziyaret ederek üretim ve yatırımlar hakkında bilgi aldı.
Erhürman: Kalite, tanıtım ve pazarlama konusundaki eksiklerimizi gidermeliyiz
İlk olarak Safa İçkileri Endüstrisi’ni ziyaret eden Genel Başkan Erhürman ve ekibi, şirket direktörü Gökhan Gazioğlu ile görüşerek tesisi gezdi ve zivaniya üretiminin aşamalarını izledi. Zivaniyanın Kıbrıs için çok önemli olduğunu belirten Erhürman, insanların farklı bir ülkeye gittiklerinde o ülkenin yerel ürünlerini merak ettiklerini, bunları denemeyi sevdiklerini ancak bizim ürünlerimizi tanıtma, pazarlama konusunda eksik kaldığımızı kaydetti. “Ürettikçe var olacağız” diyen Erhürman, “Üretimi planlamak, turizm ile buluşturmak, istihdamı artırmak ve yerli üretimi desteklemek son derece önemli. Ekonomi ile ilgili politikalarımızın temelinde bu unsurlar var” dedi.
Gazioğlu: Türkiye ile rekabet edemeyiz
Safa İçkileri Endüstrisi direktörü Gökhan Gazioğlu ise yaşanan sıkıntıları aktardığı konuşmasında, Türkiye markaları ile rekabet edemediklerini, bu nedenle bazı ürünlerin üretimini durdurmak zorunda kaldıklarını belirtti. Gazioğlu, “Bizde rekabeti düzenleyen mevzuatın eksikliğinden ve uygulamadaki aksaklıklardan kaynaklanıyor bunlar. Türkiye’de Rekabet Yasası der ki; bir ürün ithal edildiği ülkede üretildiği ülkeden daha ucuza satılamaz. Türkiye’de bir şişe bira 8 TL’yken burada 3 TL. Sütten ucuz burada bira. Biz burada rakı yapıp Türkiye’ye satamıyoruz. Türkiye hükümeti rakıyı Türkiye içkisi olarak tescilledi ve bu ürün başka bir yerde üretilemiyor. Yerli üreticiyi koruyacak yasal düzenlemelerin yapılması şart” dedi.
Eren: Devlet yerli üreticiyi desteklemeli
Ekor Un Ürünleri Sanayi direktörleri Mehmet Eren ve Erkin Korman ise büyümek istediklerini ancak ülke şartlarının üreticiyi zorladığını kaydetti. Eren, küçük bir otel kurmak istediklerini, insanların park alanlarına ihtiyacı olduğunu, doğum günü, toplantı gibi etkinliklerin kısıtlı alanlarda yapılabildiğini, çocukların yeşil alanlarda oyun oynayamadığını ancak bunun için de devletten destek alamadıklarını belirtti. Şirketin 330 çalışanı olduğunu belirten Eren, “Devlet bize destek vermeli. İnsanlar Türkiye’den kredi alıp burada otel açabiliyor. Onlara engel yok. Ama biz bir şube açmak istesek birçok engel var” dedi.
Arsal: Kaliteyi ön planda tutmalıyız
Arsal Gıda direktörleri Hüseyin Arsal ve Hakan Arsal da şirketin kuruluşundan itibaren yaşadıklarını anlattıkları sohbette tesisin çalışma prensiplerinden ve ticari sorunlarından bahsetti. Hüseyin Arsal, kuruldukları günden bu yana Kıbrıslılara ait ürünleri ürütmeyi tercih ettiklerini, üreticilerden sürekli mal aldıklarını ve onları desteklediklerini kaydetti. Hakan Arsal ise İngiltere’ye ihracat yaptıklarını, AB ve Çukurova Ajans projelerinden aldıkları katkılarla sürekli olarak teknolojilerini yenilediklerini belirterek, “Kaliteyi ön planda tuttuğunuz müddetçe üretimi artırmak mümkün. Bizi ancak üretmek kurtarır” dedi.