Etik dediğiniz ne ki?

Eğitim Bakanı Kemal Dürüst, "gelecek nesiller"i değil "gelecek seçimleri" düşünen "iyi" (!) siyasetçilerden biri!.. Mutlaka ve mutlaka, tüm icraatlarında, kendi seçim bölgesini öne alıyor. Sivil toplumdan kurumlara... İstihdamlardan yatırımlara kadar... G





Eğitim Bakanı Kemal Dürüst, "gelecek nesiller"i değil "gelecek seçimleri" düşünen "iyi" (!) siyasetçilerden biri!..
Mutlaka ve mutlaka, tüm icraatlarında, kendi seçim bölgesini öne alıyor.
Sivil toplumdan kurumlara...
İstihdamlardan yatırımlara kadar...
Güzelyurt'a çalışsa, yine de amenna!..
Ama kendine çalışınca, ne yurdun güzelliği kalıyor, ne de siyasetinin.

* * *
En son becerisi!..
Yasa, kural, etik hak getire...
Seçim bölgesinden iki mimara hazırlatmış, okul projelerini...
57 bin TL de ödeme yapmış.
Mühendisler Odası bağırıyor: "Bu yasa dışılıktır, ahlaksızlıktır, haksızlıktır, adaletsizliktir..."
Ne olmuş yani?
Siz ilk seçimde, sandıklar açılınca görünüz sonuçları.
Yoksa bu ülkede etik dediğiniz, adalet dediğiniz, yasa dediğiniz ne ki?




Komiklik "serbest" !..

Nasıl bir "komedi" farkında mısınız?
Hükümet, önce bir "Serbest Bölge Dairesi" kurulması için yasa önerisi getiriyor Meclis'e...
Ve "ivedi" diyor...
Yani acil...
Yani "hemen..."
Sonra...
Bu tasarı Saray'dan dönüyor.
Üzerinden de hayli zaman geçiyor.
Aynı hükümet...
Hani seçim dönemi "serbest bölge"den kırıp geçirmişlerdi.
Hani bu yasayı "ivedilikle" Meclis'e getirmişlerdi.
Bu kez diyor ki, "gerek yok, yasayı da öneriyi de geri çekiyoruz..."

* * *
Özür dilerim.
Yazının birkaç yerinde "hükümet" dediğim için!.
Her neyse işte...




Karşılıklı 'delme' !..

Eğer "güneyde" sondaj başlarsa petrol için "müdahale" edecektik ya!..
Daha doğrusu Türkiye edecekti...
Vazgeçti (!)
Amerikan şirketine kim müdahale edecekti ki?
Peki, ne olacak şimdi?
Erdoğan diyor ki, "Kendi bölgemizde biz de sondaja başlayacağız..."
Kendi bölgemiz dediği de, KKTC!..
Karşılıklı "delecekler" yani...
Bir yanda Kıbrıs Cumhuriyeti.
Öte yanda Türkiye!..
KKTC mi dediniz?
Kıbrıslı Türkler yani...
- "Siz ne düşünüyorsunuz" diye, kim sordu ki!
"Sandiviç" diye demiştik, çok öncesinde...
Ne dersiniz bikla da olsun mu içinde, yoksa "kereviz turşusu" mu gider bu mevsimde.




KTHY çalışanları ile alay etmek!..

 


Karpaz'da güneşin batışını izlerken, masadaki su şişelerini fark ettik.
Üzerlerinde "KTHY" amblemi!..
Öyle işte...
Adı kaldı yadigar.

* * *
Hükümet, Kıbrıs Türk Hava Yolları'nın kapılarına kilit vurdu, bu toplumun en köklü değerini ve markasını yerle bir etti yetmezmiş gibi...
Şimdi bir de çalışanları ile alay ediyor.
Mesela yüzlerce istihdam yapıyor ama birkaç "ayrıcalıklı" hariç, eski KTHY çalışanlarının tarafına bakmıyor bile.
Sonra diyor ki, "Sizi Özelleştirme Yasası'na dahil edeceğiz, oradan işe alacağız..."
Öte yandan dönüyor ve sendikaya, "Merak etmeyiniz, Özelleştirme Yasası bekleyecek" diyor.
Tavşana kaç, tazıya tut!..
Hoş, tavşan da inanmıyor artık, tazı da...
"Yalan" üzerine kurulu siyasi bir hayata...


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Arşiv Haberleri