Serkan Soyalan
İtalya’nın Sicilya Özerk Bölgesi’nin önemli şehirlerinden biridir Catania (Katanya). 180,088 km2 yüzölçümü ve 314 bin 571 kişilik nüfusuyla (2016) Sicilya’nın ikinci büyük belediyesine sahiptir. Catania İtalya’nın da 10’uncu büyük şehridir. Metropoliten Catania bölgesi için nüfus 752 bin 895’tir.
Akdeniz’e kıyısı bulunan Catania, Etna yanardağının eteklerine, dağ ile denizin arasında kurulmuştur.
Beş gün konakladığımız Catania merkezde, gözümüze ilk ilişen şehrin koyu dokusuydu. Bunun nedenini de Etna’nın faaliyete geçtiği zamanlarda çıkan siyah bulutların Catania üzerine çökmesi olarak söylüyor, rehberimiz.
Pedro burada taç giydi
1282’de Anjou Hanedanı’na karşı bütün Ada’da çıkan Sicilya Vesperleri isyanında Catania isyancıların başlıca merkezi oldu. Yeni gelen Aragonlu Sicilya Kralı 1. Pedro bu şehirde taç giydi ve Ada’nın en önemli şehri oldu.
Sicilya’nın ilk üniversitesi burada açıldı
Sicilya’da ilk üniversite 1434’te Catania’da açıldı. Üniversite günümüzde Catania Üniversitesi olarak hizmet vermeye devam ediyor. Üniversite kampusunun şehrin merkezinde olması da, şehrin ekonomik hayatına katkı sağlıyor.
1693’te yerle bir oldu
Şehir Etna volkanlarından ve depremlerden de büyük zarar görmüştür. 1669’da Etna Yanardağı’nın patlaması, şehre büyük zarar vermiştir. 1693’te de depremler ve lav akımları dolayısıyla Catania tümüyle yıkılmıştır. Bu yıkımdan şehir, yeniden Barok mimari stilinde yapılarla ortaya çıktı. Günümüzde de bu Barok stili yapılar, şehrin kimliğini oluşturmakta.
Duomo Meydanı
Şehir, meydanları, katedralleri, balık pazarı ve kalabalık meydanlarıyla ünlüdür. Bu meydanların başında Duomo Meydanı geliyor. Meydanda bulunan Municipio Sarayı günümüzde şehir meclisi olarak kullanılıyor. Bu sarayın karşısında ise sütunlarıyla göz alıcı Chierici Sarayı bulunuyor.
Şehir merkezinde en görkemli binalardan biri de Bisilica Duomo Katedrali. 1073-1093 yılları arasında inşa edilen katedral, şehrin koruyucusu Sant Agata adına yapılmış. Gerçi Sant Agata adına şehirde sekiz kilise yapılmış. Bunlardan bir diğeri de Badia Di Sant Agata Kilisesi. Kilise 1693 yılındaki büyük depremden ciddi yaralarla ayrılmış, ardından yapılan restorasyon çalışmalarıyla da değişime uğramıştır. Norman Barok tarzında inşa edilen kilisenin içerisinde, Catania doğumlu olan ünlü müzisyen Vincenzo Bellini’nin mezarı da bulunmaktadır.
Yine konuştuğumuz rehberimiz, mafya ilişkili zengin kesim Vatikan’ın memnuniyetini kazanmak için kilise yaptırma yarışına girişmişler.
Fil Heykeli
Şehrin simgesi de 1736’da şehrin meydanına inşa edilen (Fontana Dell Elefante), Fil Heykeli’dir. Pagan ve Hristiyan unsurları barındıran eserde, heykellerle süslenmiş bir kaidenin üstünde bazalttan yapılmış fil, bunun üzerinde granitten imal edilen mısır obelisk ve dalların arasında dünya ve haç yer alıyor.
Perscheria denilen balık pazarı
Şehir merkezinde her gün kurulan ve Perscheria denilen balık pazarı, taze balıklarını satışa çıkartan balıkçıların uğrak yeri. Persheria’nın etrafını çevreleyen yeme içme mekanları ile dolu minik sokakların canlılığı ve atmosferine bayıldım.
Sabah saatlerinden itibaren dolan balık pazarının kurulduğu meydanda bulunan tarihi çeşme de yer altından gelen Amenano nehrinin sularıyla besleniyor. Çeşmenin üstünde yapılmış olan heykelde yer alan genç, Amenano nehrini simgeliyor. Tarih fışkıran şehirde çeşmenin yapılış tarihi ise 1867. Çeşmenin hemen arkasında ise 1239 ve 1250 yılları arasında inşa edilmiş Ursino Kalesi yer almaktadır.
Şehirde bulunan tarihi eserlerin bir arada olması, Catania’yı ziyaret edenlerin, zorlanmadan tüm eserleri ziyaret edebilmesini kolaylaştırıyor. Bu ziyaretlerinize şehrin sıcak insanlarının yakınlığı da eklenince, şehrin tarihi dokusu ayrı bir keyif veriyor insana.
Tarihi eserlere, ibadethanelere ayrı bir önem veriyor Catania halkı.
Alışverişin kalbi Etna Caddesi
Şehrin alışveriş kalbi de sağlı sollu mağazalarla donatılmış Etna Caddesi. Cadde, tarihi binaları ve saraylarıyla tarih kokuyor. Bir yandan alışverişinizi yaparken, bir yandan da tarihe doyuyorsunuz.
Yolu Etna Caddesi’ne düşenler antika eşyalardan almalı, şarap ve likörlerden mutlaka tatmalı.
Şehrin damak tadı da deniz ürünlerinin yanında, caponata adı verilen patlıcanlı salata ve arancini.