2010’da KTHY’nin iflas etmesiyle elinde “KTHY bileti” bulunan binlerce yolcu mağdur olmuştu.
Yaşanan bu kargaşa ortamı, hükümeti “önlem” almaya itmiş, Türkiye’den Kuzey Kıbrıs’a seferler yapan ATLASJET ile protokoller imzalanıp “KTHY biletli” yolcular Atlasjet ile taşınmıştı.
SAYIŞTAY’ın bu konuda 2013 Şubat tarihli raporu, konunun yeniden gündeme gelmesine neden oldu.
SAYIŞTAY raporu bizlere konu ile ilgili yeni bir bilgiyi ortaya koyuyordu.
Rapora göre ATLASJET bu uçuşlardan “haksız kazanç” elde etmiş, hükümetten fazla ödeme almıştı.
Bu sözler Sayıştay’ın raporunda yer aldı, kayda geçirildi.
Peki ne kadardı bu rakam ve neden-nasıl böyle bir fazla ödeme yapılabilmişti?
Sayıştay raporuna göre Atlasjet, KTHY adına uçtuğu tarifeli seferlerde 183 bin TL, “Türkiye’ye ek seferler”de 279 bin TL, “Boş koltuk” ödemelerinde 1 milyon 233 TL, İngiltere uçuşlarında 1 milyon 631 bin sterlin “fazla ödeme” talep etti.
Talep edilen tüm bu ödemeleri de hükümet ilgili şirkete ödedi.
Konunun YENİDÜZEN’in önceki günkü manşeti ile gündeme gelmesinin ardından bu kez yeni gelişmeler yaşandı.
***
21 Şubat 2013 tarihli Resmi Gazete’de Bakanlar Kurulu’nun bir kararı yayınlandı.
Karara göre hükümet, Atlasjet’in devlete verdiği “teminat mektubunun” süresini bir ay daha uzatmasını ön görüyor.
(Teminat mektupları bu tarz anlaşmalarda fazla ödemelerde ödenen rakamın devlet tarafından geri alınmasına olanak sağlıyor, bir nevi devleti garantiye alıyor.)
25 Şubat 2013 tarihinde sona eren 5 milyon TL tutarındaki teminat mektubunun süresi bir ay uzatıldı.
Yani, şirkete fazla ödenen 4 milyon 470 bin TL’lik ödemenin geri alınması bir ay ertelendi.
Bu ertelemenin sebebi nedir, bilinmiyor.
Ancak söz konusu Bakanlar Kurulu kararında ‘şirketle bazı görüşmelerin’ yapıldığından söz ediliyor.
Belli ki taraflar ödenen “fazla ödeme” konusunda anlaşmış değil…
Atlasjet kendilerine fazla bir ödeme yapılmadığını iddia ederken, Sayıştay raporu milyonlarca liralık fazla ödeme yapıldığını rapor ediyor.
Hükümet ise tam bu iki tarafın ortasında duruyor.
Konunun Sayıştay raporu ile gündeme gelmesinden özellikle Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı yetkililerinin rahatsız olduğu da kulislerde konuşuluyor.
Hatta bir iddiaya göre Sayıştay’ın bu kadar detay vermesinin de “yasal olmadığını” iddia eden bürokratlar bile var.
Kimilerine göre hükümet kanadı Sayıştay’ı bu konuda dava etmeye bile hazırlanıyor.
Bu bilgiler resmi, doğrulanmış bilgiler değil, not etmiş olalım.
Ancak bilinen şu ki, hem Sayıştay raporuna yansıyan, hem de Bakanlar Kurulu kararına da “4 milyon 470 bin TL” diye yazılan “fazla ödeme” hem ilgili şirketi, hem de hükümet kanadını zora sokmuşa benziyor.
Bir ay sonra neler yaşanacak?
Hükümet şirkete ödenen fazla ödemeyi geri alabilecek mi?
5 milyon TL’lik teminat mektubu bu bir ayın sonunda kırılabilecek mi?
Sayıştay bu durumda ne yapacak?
İzleyeceğiz…
Kamuda “gönüllü” dönemi
Kurultay geçti, kavga bitmedi…
Diğer yandan da istihdamlar da bitmedi.
UBP tarafından icat edilen yeni bir istihdam türü ortaya çıktı.
Kamuda “gönüllü istihdam” diye adlandırılan bu yeni tür partizanlıkta farklı bir tarz yarattı.
Önce sizi kamuda işe aldıklarını söylüyorlar.
Siz devlette ilgili dairede işe başlıyorsunuz.
Ne maaş alıyorsunuz, ne de bir kaydınız yapılıyor.
Tek kaydınız ilgili siyasinin not defterinde oluyor.
Bir süre sonra (tarih belli değil) istihdamınız resmileşecek diye bekliyorsunuz.
Bu tarzdaki istihdamlara dün bir yenisi daha eklendi Çalışma Bakanlığı’na bağlı Sosyal Hizmetler Dairesi’ne bir yeni istihdam yapılmış.
Bu yeni şahıs okkalı bir UBP’linin yakını…
“Gönüllü” girmiş, şimdilik…
Ta ki seçim yasakları geçene kadar…