“Federasyon çabasına bağlı kalmaya devam etmeliyiz”

PEO ve DEV-İŞ’in arasındaki düzenli temaslar ve ortak faaliyetler çerçevesinde, PEO ve DEV-İŞ Yürütme Kurulları , PEO Merkezi’nde bir araya gelerek bir görüşme gerçekleştirdi.

PEO ve DEV-İŞ’in arasındaki düzenli temaslar ve ortak faaliyetler çerçevesinde, PEO ve DEV-İŞ Yürütme Kurulları , PEO Merkezi’nde bir araya gelerek bir görüşme gerçekleştirdi.

Görüşmede 2017 yılı için üzerinde anlaştıkları ortak faaliyetler programının yaşama geçiriliş sürecinin değerlendirmesini yaptı ve 2018 yılı ortak faaliyetler programının çerçevesi üzerinde anlaştı.

İki örgüt, kapitalist sistemin küresel krizinin, sosyal eşitsizliklerin keskinleşmesinin ve işçi sınıfı üzerinde sömürünün daha da yoğunlaştırılmasının yol açtığı sonuçlarla bütün dünyada emekçilerin karşı karşıya olduklarını kaydetti.

Konu hakkında yapıaln açıklama şu şekilde;

"Emperyalist güçler Orta Doğu’daki zengin kaynakların denetimi ve kendi planlarını dayatmak için müdahalelerini sürdürmektedirler. Emperyalizmin saldırganlığı bölgede kan dökülmesine, ölümlere, ülkelerde yıkımlara ve milyonlarca insanın göçmen olmak zorunda kalmasına yol açmaktadır.

Avrupa’da hâkim olan neoliberal güçler halk karşıtı kemer sıkma politikaları uygulamakta ve işçi sınıfının daha fazla sömürülmesine yol açan işçi düşmanı bir çerçeveyi öne çıkarmaktadırlar. Bu politikaların sonucu ırkçı, aşırı sağcı ve faşist unsurlar güçlenmektedir.

Yurdumuzda gerek Kıbrıslıtürk gerekse Kıbrıslırum emekçiler neoliberal politikaların sonuçlarını yaşamaktadırlar. Mevcut durum, Kıbrıslırum ve Kıbrıslıtürk emekçilerin sınıfsal çıkarlarının ortak olduğunu ve emekçilerin mücadelelerini ve dayanışmalarını yoğunlaştırmaları gereksinimini daha da bariz bir biçimde göstermektedir.

Bu koşullarda, PEO ve DEV-İŞ Kıbrıs sorununun çözümünün, ülkenin ve halkın yeniden birleşmesinin en önemli ortak öncelik ve acil gereksinim olmaya devam ettiği görüşündedirler.

PEO ve DEV-İŞ görüşmelerin kesintiye uğramış olmasından duydukları üzüntü ve endişeyi ifade etmektedirler. Kıbrıs sorununun bugün içinde bulunduğu durgunluk sadece verimsiz değil, aynı zamanda çok tehlikelidir ve bu çıkmazdan Kıbrıs halkının tümü zarar görmektedir.

İki örgüt, iki lidere de gereğini yapıp, bugüne kadar sağlanan görüş birliklerini koruyarak, yaratıcı bir yaklaşımla müzakere süreci yönünde birlikte ilerlemeleri çağrısında bulunmaktadırlar. Kıbrıs’ı yeniden birleştirecek; askersizleştirecek, özgür, bağımsız ve bütün Kıbrıslıların ortak vatanı kılacak bir çözüm için ve iki toplum arasında anlaşmaya varılması için tek yol toplumlararası görüşmelerdir.

İki örgüt, BM’nin ilgili kararlarında yer aldığı şekilde iki toplumun siyasi eşitliğinin ve tek egemenliğin, tek vatandaşlığın ve tek uluslararası kimliğin olacağı iki bölgeli iki toplumlu federasyon çözümü çabasına istikrarlı bir biçimde bağlı kalmaya devam etmektedirler.

Kıbrıs halkı Kıbrıs sorununun çözümü ve ülkemizin yeniden birleşmesiyle, birleşik bir ekonomi çerçevesinde, Kıbrıslırum-Kıbrıslıtürk, tüm çalışanlar için birleşik çalışma koşulları ve birleşik bir çalışma ilişkileri sistemiyle barış ve güvenlik koşullarında genel ilerleme için çalışabilecektir.

Kıbrıs’ın münhasır ekonomik bölgesindeki enerji kaynakları Kıbrıs sorununa ülkeyi yeniden birleştirecek, egemenliğini ve bağımsızlığını güçlendirecek bir çözüme ulaşmak için katalizör olarak değerlendirilmelidir. Birleşik Federal Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bütün yurttaşları bu zenginliğin değerlendirilmesiyle sağlanacak sosyal refahtan adil ve eşit bir biçimde yararlanmalıdır.

Her iki örgüt Derinya ve Aplıç geçiş noktalarının mümkün olan en kısa sürede açılmasını talep ederler."

2017 yılında yaşama geçirilen ortak faaliyetler programıyla ilgili olarak, iki örgüt çok sayıda ve önemli etkinliğin başarıyla yaşama geçirildiği değerlendirmesini yaptı ve bundan duydukları memnuniyetini dile getirdi.

Gerçekleştirilen etkinlikler arasında aşağıdakiler öne çıktı:

  • Kıbrıs sorununa çözüm bulunması için yapılan görüşmelere destek için onlarca Kıbrıslırum-Kıbrıslıtürk örgütün katılımıyla gerçekleştirilen Kıbrıslırumların ve Kıbrıslıtürklerin kitlesel eylemleri,
  • Kıbrıslırum-Kıbrıslıtürk emekçilerin katılımıyla gerçekleştirilen 1 Mayıs ortak kutlaması,
  • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle iki örgütün kadın bürolarının gerçekleştirdiği ortak etkinlikler,
  • Barış için mücadele eden diğer ilerici güçlerle işbirliği içerisinde, 1 Eylül Barış için Sendikaların Küresel Eylem Günü vesilesiyle ortak açıklama yayınlanması,
  • DSF’nin ilan ettiği 3 Ekim Dünya Emekçilerinin Eylem Günü vesilesiyle gerçekleştirilen, göçmenler ve mültecilerle dayanışmanın vurgulandığı ortak etkinlik,
  • DSF’nin ilan ettiği 30 Mart Filistin’le Uluslararası Dayanışma Günü etkinliğine ortak katılım.

 

Her iki tarafta da yaşama geçirilecek olan 2018 yılı faaliyetler programı şunları içermektedir:

  • 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle çeşitli etkinliklerin organizasyonu.
  • Kavazoğlu ve Mişaulis’in anısına yapılacak etkinliklere katılım.
  • 1 Mayıs İşçi Bayramı ortak kutlaması.
  • 1948 Büyük Grev mücadelelerinin 70. Yılı onuruna ortak etkinlikler.
  • Mücadele eden halklarla enternasyonalist dayanışmayı ifade eden etkinlikler.

Haberler Haberleri