Federasyon, sezona yanlışla başlamasın

Birçok insanın öncelikli spor dediği futbol, dünyanın da en ilgi çeken spor dalıdır. Bu dalda yapılan olumlu veya olumsuz her hareket veya davranış birçok kişinin direk ilgisini çekiyor. Türkiye’de yaşanan şike olayının yankılar tüm dünyada olduğ

 

 

Birçok insanın öncelikli spor dediği futbol, dünyanın da en ilgi çeken spor dalıdır.

Bu dalda yapılan olumlu veya olumsuz her hareket veya davranış birçok kişinin direk ilgisini çekiyor.

Türkiye’de yaşanan şike olayının yankılar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de devam ediyor. Demek ki sporda disiplin, etik kurallar, ahlaki değerler önde gelen en önemli unsurlardır.

Şimdi ülkemize bir bakalım.

Çetinkaya’nın lisans çıkartmak istediği Barış Memiş, 20 Ağustos tarihinde doping yaptığı gerekçesi ile kendi ülkesinde yani, Türkiye Federasyonu’ndan iki yıl hak mahrumiyeti almıştır. Durum bu kadar açık ve netken, federasyon bu kişiye nasıl lisan çıkartmak isteyebilir. Veya Çetinkaya gibi köklü birtakım bu oyuncuya nasıl lisans çıkarma cesaretini gösterebilir. Bunu hiçbir açıklaması olamaz.

FIFA ve UEFA’nın şiddetle üzerinde durduğu en önemli konulardan üç tanesi, şike, doping ve uyuşturucudur.

Bu olaylara karışan özel veya tüzel kişilerin, en ağır şekilde cezalandırmalarını istiyor.

Durum bu kadar açık ve netken Çetinkaya gibi bu köklü bir kulübün, üstelik de KOP’un kurucu üyesi ve aynı zamanda UEFA’nın tanıdığı birtakımın, bu gibi bir yanlışı hangi akla hizmet ederek yapmak istediğini çok merak ediyorum doğrusu.

Bundan üç yıl önce, K.Kaymaklı takımı da aynı hatayı yapmış ve spor kamuoyundan çok şiddetli tepkiler almıştı.

Sinan ve Oketela isimli futbolcular, doping suçundan ceza almalarına rağmen ülkemizde bu oyunculara “lisans çıkartılmıştı”.

Dönemin federasyon başkanı Ömer Adal, tüzüklerimizde bunu engelleyen bir madde yok deyip olayı geçiştirmişti. Ancak kamu vicdanı bunu hiç affetmemiş ve bu oyuncular bu ülkede çok fazla kalamamıştı. 

Ne acıdır ki, o zamanlar bu yanlış yapılırken Kaymaklı Kulüp Başkanı Sertoğlu idi. Şimdi bu yanlış yapılmaya çalışırken bu kez federasyon başkanı yine Sertoğlu. Hani temiz futbol şeffaf bir yönetim olacaktınız. Temizlik bunun neresinde beyler.

Bana kimse tüzük ve talimatlarda böyle bir madde yok, o nedenle bu durumda olan futbolculara lisan çıkartabilirim demesin. Kendi ülkesinde ceza alan bir futbolcu, UEFA ve FIFA’ya üye ülkelerde futbol oynayamaz.

Ancak burası korsan bir ülke biz oynatırız ve kimseye de hesap vermek zorunda değiliz derseniz, o zaman neden, her fırsatta FIFA ya üye olmak için girişimlerde bulunuyoruz.

Federasyon, 30-31 Temmuz tarihlerinde çeşitli kurullarla, talimatlarla ilgili toplantı yaptınız. Sarı kartlar, kırmızı kartlar, şike olayları vs. ile ilgili kararlar aldınız. Ancak dünyada her yıl dopingle ilgili çok önemli kararlar alınmasına rağmen, bu kadar önemli bir konuyu neden gündeminize almadınız.

Diyelim ki gözden kaçtı, o zaman talimat çıkartmak federasyonun yönetim kurulunu uhdesinde değimlidir? 

Derhal oturun ve karar verin.

Deyin ki “FIFA ve UEFA’dan ceza almış futbolculara ülkemizde lisan çıkartılmaz”  bu kararı almak bu kadar zor mu?

Ama bence burada niyet önemli.

Eğer temiz futbol diyorsanız her kurumunuzla temiz olacaksınız.

Birilerine şirin görünmek veya avantaj sağlamak için orda olmayacaksınız. Yanlış varsa düzelteceksiniz. Bu ülkenin insanlarına karşı saygılı ve adaletli olacaksınız.

Bu işin takipçisi olacağım.

Eğer böyle bir yanlışa federasyon onay verirse, unutmasın ki lige şaibeli ve kirli başlayacaktır. O zaman da bana göre bu federasyonu ömrü uzun olmayacaktır.   

 

 

 

 

 

Arşiv Haberleri