Savim yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “KKTC – TC Spor zirvesinde Türkiye Spor Bakanlığı ile KKTC Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı yöneticileri ile her iki ülkenin spor federasyonu temsilcileri buluşmalı. Sporumuzun dışa açılımı, ambargoların aşılması, spor federasyonlarının Türkiye’de ve yurtdışındaki uluslararası turnuvalara katılımı, spor tesislerinin yapımı, spor federasyonlarının kurumsal kimlik kazanması konularında iki ülke arasında uygulanabilir protokoller imzalanmalı.
KKTC MOK’un gerçek sahipleri olan spor federasyonlarının ortak istemi, KKTC – TC Spor zirvesi hazırlık çalışmalarının mümkün olan en kısa sürede başlaması, KKTC MOK’un öncelikli talepleri arasında yeralıyor.”
“Şura’da alınan kararlar takip edilmeli”
“Geçmiş şura kararlarını değerlendirme komisyonu kararları arasında yeralan komisyonun şura kararlarının uygulanması ve geliştilmesi temel görevini üstlenmesi ve yetkilileri bu yönde uyarması spor şurası hakkındaki olumsuz önyargıları giderecektir. Spor fonunun kullanımında Spor dairesi Genel Yönetim kurulu ile birlikte KKTC MOK ve spor federasyonlarının söz sahibi olması gerekir.
Spor federasyonlarının yurt içi ve dışındaki uluslarararası sportif etkinliklerinde KKTC MOK’un görüşlerinin alınması yasal zorunluluktur.
KKTC MOK’u geçmiş kötü alışkanlıklarla yok saymak sporumuza yapılacak en büyük kötülüklerden birisidir.”
“Yerel yönetimler katkı yapmalı”
“Sporun merkeziyetçi yapıdan kurtulup herkesin spor yapması için yerel yönetimlerin spora daha çok kaynak ayırması, yerel sportif etkinliklere daha çok katkı yapması, dünyadaki temel eğilimdir. Bu konuda yerel yönetimlerin daha çok yetki ve sorumluğa sahip olması önemlidir.”