Ve uzun zamandan beri beklenen, maç gününe kadar Kıbrıslı sporseverlerin heyecanının doruğa çıktığı Galatasaray-Gençlik Gücü maçı büyük bir izleyici karşısında gerçekleşmiş oldu. Evet, sonuç beklenenden farklı olmadı. Belki gol açısından yorum yapılamazdı ama, Galatasaray’ın galip geleceği de herkesçe bilinmekteydi. Zaten amaç aslında, daha önceki haberlerde de dile getirildiği gibi, Galatasaray gibi bir profesyonel takımın, Kıbrıslı futbolculara ve sporseverlere güzel ve nitelikli bir futbol ziyafeti çekmeleriydi. Bu da gerçekleşmiş oldu. Maçın yorumunu ise Tekin Yüksel beyin yazısından okuyoruz...
“Bozkurt, 17 Mart 1960, syf:4
Yılın Beklenen Maçı Oynandı!..
Dün Taksim Stadında Takviyeli Gençlik Gücünü 15-1 Mağlûp Eden
GALATASARAY GOL ZİYAFETİ VERDİ
Açık Farklı Duruma Düşmelerine Rağmen Gençlik Güçlüler Maç Sonuna Kadar Canlı Oynadılar
(Spor Sekreterimiz TEKİN YÜKSEL Yazıyor)
Gençlik Gücü kulübünün davetlisi olarak üç günden beri adamızda bulunan Galatasaraylılar, tek maçlarını dün Lefkoşa’da Taksim Stadında takviyeli Gençlik Gücü ile yapmışlar ve 15-1 gibi açık farkla galip gelmişlerdir.
Bir gün evvel yağan yağmur sporseverleri, iyi bir maç seyredemiyecekleri düşüncesiyle üzmüşse de, dün birden bire açan hava ve kızgın güneş, adeata bir bahar havasını getirmiş bulunuyordu. Adanın her tarafından gelen, 10 binden fazla bir kalabalık stadyumun ve civar hısar üstlerini baştan başa doldurmuş bulunuyordu. Sabahın erken saatlerinden itibaren stadyuma akın eden kalabalık, maç vaktinden bir saat evvel bütün tribünleri doldurmuş bulunuyordu. Lise Bandosu maçtan evvel ve devre arasında, sahada hazır bulunarak marşlar çalmıştır. Kıbrıs Televizyon Ekibi de, maçı baştan sonuna kadar filme almıştır. Başta Kıbrıs Cumhurreisi Muavini Sayın Dr. Küçük ve eşleri olmak üzere, Türk Bakanlar da şeref tribünlerinde yer almış bulunuyorlardı. Stadyumda yer alan polis, izciler ve Gençlik Gücü vazifeli üyeleri, asayişi temine muvaffak olmuşlar ve en ufak bir hadisenin dahi çıkmasını önleyebilmişlerdir.
Saat 3.15’de Çetin Kaya kulübü tarafındaki kapıdan görünen Sarı-Kırmızılılara, halk büyük tezahüratta bulunmuştur. Sahaya ilk olarak Galatasaraylılar ve müteakiben de, Gençlik Güçlüler çıkmışlar ve seyirciler tarafından uzun uzun alkışlanmışlardır. Sahanın ortasına dizilen futbolcuları, Sayın Dr. Küçük bizzat sahaya gelerek ayrı ayrı tebrik etmiş ve başarılar dilemiştir. Daha sonra, bir anda sahaya dolan 50’den fazla profesyonel ve amatör fotoğrafçılar, futbolcuların ayrı ayrı resimlerini çekmişlerdir. Galatasaray kaptanı Turgay ile Gençlik Gücü kaptanı Mithat arasında teati edilen bayrak merasiminden sonra, Galatasaray, Çetin Kaya Kapısı tarafındaki kaleyi alarak maça saat 3.30’da hakem Ahmed Sami idaresinde başlanmıştır. Maça takımlar şu kadrolarla iştirak ediyorlardı:
GALATASARAY: Turgay, Candemir, Saim, Mustafa, Ergun, Nuri, İsfendiyar, Suat, B. Ahmet, Metin, K. Ahmed.
GENÇLİK GÜCÜ: Şefik, Güner, Ruso, Mithat, Ahmet, B. Fikret, Sonal, Erdoğan, Fikret, Sermet, Sevim.
NOTLAR:
Galatasaray işte buydu... Kalede emin bir Turgay, müdafaa sağlam, forvet süratli ve teknik... Dünkü maçta sarı-kırmızılılar, her zamanki oyunlarının belki de yarısını çıkarmıyorlardı. Fakat bu, çok kuvvetli bir takım olmadıkları manasına alınmamalıydı. Çünkü karşılarındaki rakip kimdi ve kuvveti ne idi? Bunu, herkes gibi onlar da biliyorlardı. Maçın bir iddiası yoktu. Üstelik kardeşçe bir maç; uzun zaman ayrı kaldıktan sonra sahada bir birlerine kavuşan kardeşlerin bir karşılaşmasından ibaret değil miydi... Galatasaraylılar Kıbrıs futbolunu, kendilerinin profesyonel futbollarından çok geride olduğunu biliyorlardı. Ve dünkü maçta, nasıl olsa galip gelebilecekleri için, rahat oynuyorlardı. Kendilerini sıkmıyor, birkaç gün sonra İzmir’de yapacakları çok mühim lig karşılaşmalarını düşünüyorlardı. Turgay, kalesine pek şut atılmadığı için ilk devrede kendini gösteremedi. İkinci devrede, o gollerin hiç birisini yemezdi ama... Yaralanmaktan korkuyordu. Gençlik Gücü’nün Erdoğan tarafından atılan golü kesilemiyecek cinstendi. Müdafaada, güzel top kesişleri ve mükemmel paslarıyle Ergun göze battı. Forvette, İsfendiyar’ın müthiş sürati ve kaydettiği şahane goller, herkesi hayrette bırakıyordu. Suat ile Büyük Ahmed de çok çalıştılar ve güzel goller kaydettiler.
Gol kralı Metin, pek çekingen oynuyordu. Fazla topa salmadı ve beklenen futbolunu gösteremedi. Sol açık K. Ahmed’e pek iş düşmedi. Geriye kalan oyuncular ile ikinci devrede denenen Galatasaraylılar da güzel oynadılar. Gençlik Gücü, Kaymaklı’dan Ruso’yu sol bek’e, Çetin Kaya’dan Ahmed Yusuf’u senterhafa, Türk Gücünden Fikret’i sol hafa, Türk Gücünden Erdoğan’ı sağ içe ve Doğan Türk Birliği’nden Sevim’i sol açığa takviye olarak takıma almış bulunuyordu.
Yeşil-beyazlı takımda en fazla muvaffak olan sağ iç Erdoğan’dı... Turgay’a attığı gol, hakikaten sahalarımızda ender kaydedilen şahane gollerdendi. Sol haf Fikret, sol bek Ruso ve bilhassa Sevim de, en fazla muvaffak olan oyunculardı. İlk devrede oynayan kaleci Şefki, birkaç güzel kurtarış yaptı. Bazı gollere de, seyirci kalmak mecburiyetini hissetti. İkinci devrede Gençlik Gücü, diğer futbolcularına da takımda yer verdi. Kıbrıs takımında oynayan bütün futbolcular, açık farklı mağlûbiyete düşmelerine rağmen, maç sonuna kadar canla başla çalışarak, hem misafirlerimizin ve hem de seyircilerin takdirlerini topladılar.
Maçın Cereyanı
Maça Gençlik Gücü’nün vuruşu ile başlandı ve ilk dakikalar karşılıklı akınla, Gençlik Gücü kalecisi Şefik’i beklemediği bir anda avlıyarak ilk golü kaydetti. Yeşil-beyazlılar 1-0 mağlûp duruma geçmelerine rağmen, güzel oyunlarını devam ettiriyor ve Galatasaraylılara dayatıyor, bazen kale önlerinde tehlike yaratmaktan bile geri kalmıyorlardı. 10. dakikada Metin, Gençlik Gücü ceza sahasına girdi fakat Ahmed Yusuf ve Mithat’ın sıkı markajı yüzünden bocaladı, topu sol açık K. Ahmed’e geçirdi, K. Ahmed’in sıkı şutunu, kaleci Şefik yumrukla geri çevirdi.
15. dakikada Sermet topla Galatasaray kalesi önlerine geldiği zaman, Candemir tarafından önlendi. Hakem bunu çift vuruş olarak cezalandırdı. Erdoğan’ın şutu, Galatasaraylıların kurdukları duvardan geri döndü ve neticesiz kaldı. 16. dakikada Sevim’in ortaladığı topun üzerinden Sermet atladı ve Erdoğan’ın çok sıkı şutunda top, üst direğin altına vurarak köşeden Galatasaray ağlarını buldu. Vaziyet 1-1 olduktan sonra, oyun çok kızıştı ve süratli, heyecanlı oynanmağa başlandı. 17. dakikada Metin, Gençlik Gücü kalesine girerek şutunu attı fakat top avuta gitti. Bu sırada yeşil-beyazlı müdafiller tarafından düşürüldü ve hakem, bunu kimsenin beklemediği bir şekilde penalti ile cezalandırdı. Penalti atışını Suat yaptı ve sıkı bir şutla topu, ikinci defa G.G. ağlarına taktı. Mağlup duruma düşen Gençlik Güçlüler, bundan sonra çözülmeğe başladılar. 30. dakikada Metin’in ara pasını Suat yakaladı ve kaleciyle karşı karşıya kaldığı bir sırada 3. golü kaydetti. 32. dakikada K. Ahmed’in korner çizgisi üzerinden ortaladığı topu İsfendiyar ve 36. dakikada da Suat Galatasaray’a iki gol daha kazandırarak durumu 5-1 açtılar. 38. dakikada Ahmed’in kaçırdığı topu Metin yakaladı ve 18 üzerinden attığı sıkı şutu, Şefik yumrukla topu kornere atarak kurtardı. 40. dakikada Mustafa’nın 30 metreden sıkı şutunda top, yan direkten döndü. 44. dakikada Metin’in 18 metreden çok sıkı şutunu Şefik geri çevirdi, ancak ikinci defaki şuta müdahale edemedi ve böylece Galatasaray 6. Golünü, bir dakika sonra da K. Ahmed’in ayağından 7. golünü kazandı. Devre az sona 7-1 sona erdi.
İkinci Devre
Bu devrede Turgay’ın yerine Galatasaray’ın kalesine Sedat girdi. Gençlik Gücü kalesinden Şefik’in... kırılmış ve yerine Galatasaray’ın ikinci kalecisi Yüksel alındı. Gençlik Gücü bu devreye şu kadro ile çıktı: Yüksel, Ergin, Mesut, Büyük Fikret, İrfan, Sonal, Erdoğan, Fikret, Sevim, Ahmet. Bu devrede Galatasaray diğer yedek oyuncularına takımda yer verdi. 2. dakikada Suat sekizinci, 11 dakikada İsfendiyar dokuzuncu, 20. dakikada Ahmet onuncu, 28. dakikada Ergün on birinci ve 29. dakikada da Ertan on ikinci golleri kaydettiler. Bu sırada seyirciler sanki gol seyretmekten bıkmışlar gibi “Turgay, Turgay” diye hep bir ağızdan tezahürat yapmaya başladılar. Bunun üzerine Turgay, yeniden alkışlar arasında sahaya çıktı ve Gençlik Gücü kalesine geçti. Bundan sonra, oyun daha ciddi oynanmağa başlandı. 32. dakikada B. Ahmed, 40. dakikada Ergun ve ... dakikada da Ertan Gençlik Gücü’nü mağlûp etmeye muaffak oldular. Maçta netice 15-1 gibi açık farkla Galatasaray’ın galibiyetiyle sona erdi.
Maçtan sonra Satın Dr. Küçük, Lefkoşa Türk Bankası ile Güner Özdil’in hediyesi olan kupaları, Galatasaray kaptanı Turgay’a tezahürat ve alkışlar arasında vermiştir.”