Ali Kişmir’e 10 yıla kadar hapislik isteniyor… Neden?
2 yıl önce bir yazı yazmış.
2 yıl sonra birileri bu yazıyla ilgili şikâyet etmiş, polis aramış Ali arkadaşımızı, gitmiş ve dava okunmuş Kişmir’e…
Yazıda Güvenlik Kuvvetlerinin manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif ettiği iddiası var. Yani aşağılama, alay etme!
Acaba diyorum Ali’nin Türkiye’ye sokulmama nedeni de bu yazı mıydı!
Hani Ahmet An gibi, hani Ali Bizden gibi Kişmir de Türkiye’ye sokulmamış ve alandan geri gönderilmişti ya!
Bu 2 yıl önce yazılan yazı nedeniyle olabilir mi?
Bu yazı nedeniyle 10 yıl hapislik isteniyorsa sınır dışı edilmesi de bu hapisliği isteyenler için oldukça olağan! bir durum.
İsteyenler için diyorum, durumun normal olduğunu söylemiyorum.
Aksine anormal.
Bu isteğe yorum yapmak bile abesle iştigal ama yapmak durumunda kalıyoruz maalesef…
Sezen Aksu’nun şarkısı da 5 yıl önce yazılmıştı. Hani Adem’le Havva’ya cahil dediği… Dil koparmak istemişlerdi bunun için ama gelen tepkiler o talebin Aksu için olmadığını söyletmişti. Sanki başkası için olsa normalmiş gibi…
Umarım bu davadan da geri adım atılır, ifade özgürlüğü önündeki engellere Savcılığımız da ortak olmaz.
Tarkan’ın tıklanma rekorları kıran yeni şarkısında dediği ve siyasi tartışmalara da neden olan ‘geççek’ sözcüğünün hemen şimdi gerçekleşmesi en büyük dileğimiz… Evet, oralarda yazılmış, söylenmiş bu şarkı ama yazılma nedenlerinin etkilerinin buralarda da çok çok fazla olduğunu yaşayarak görüyoruz ne yazık ki!..
Elektrik
Elektrik faturalarının oldukça fazla zamlanması bekleniyor… Çünkü faturalara 1 lira olarak yansıyan bedelin maliyetinin 3 lira olduğu söyleniyor. Dolayısıyla tüketiciye yansımasının en az 3 olması bekleniyor.
İyi de bunun nedeni vatandaş değil ki!
Neden bütün bu maliyeti vatandaş karşılasın?
500 TL öderken şimdi 1500 TL ödeyebilir mi tüketici… Ya işyerleri, üretim yapan yerler, bütün işi elektriğe bağlı olanlar…
Elektriğin maliyetinin olduğu gibi vatandaşa yansıtılması beklenirken o vatandaşın geliri 3 kat arttı mı?
Yani şimdiye kadar rahat bir şekilde, refah içinde yaşıyordu vatandaş da şimdi hiç olmazsa elektriğin gerçek maliyetini ödesin en azından!..
Böyle bir durum mu var?
Yani vatandaşın geliri ile örneğin elektrik ödemesi arasında vatandaş lehine önemli bir dengesizlik mi var!
Hayır yok ama yılların ilgisizliği, yatırım eksikliği, pahalı maliyet karşısında hiçbir çözüm ortaya koymamak şimdi vatandaşın sırtına yüklenmeye çalışılıyor. Kendine yeni hükümet diyen eski hükümet, bu duruma adil, kabul edilebilir bir çözüm arayışına hemen girmelidir.
Beceri!
Fikri Ataoğlu başka bakanlıklardan başka başka daireleri de kendi bakanlığı altına aldı bu yeni/eski hükümette.
Bir önceki hükümette nispeten sessiz duran, bakanlığı elinde dursun da ne olursa olsun pozisyonunda duran Ataoğlu, bu eski/yeni hükümet kurulurken daha da büyüttü bakanlığını…
Keşke diyorum bu pazarlıklar gerçekten de daha fazla icraat yapabilmek için yapılsaydı ama değil.
Kendi bakanlığı altındaki kamu dairelerine daha fazla adam koymak, atama yapmak, partisi için devlet olanaklarını daha fazla kullanabilmek için yapılan pazarlıklar sadece…
Mafya ülkesi olmuşuz, TL erimiş gitmiş, geçinmenin olanağı kalmamış, iş yok, güç yok, olan işin de geliri yok, eğitim de sağlık da bitmiş, turizm dersen sadece kumar var, yanında kara para, silah, faili meçhul cinayetler ama bizim için varsa yoksa bakanlık, koltuk.
Kaptık mı becerdik sanıyoruz. Bu kadar basit beyinler işte… Ama diyorum ardından; Bu insanlar oraya gökten düşmüyor ki! Biz seçiyoruz.