Genç yaşta girişim yaparak piyasaya giren ve ülkenin bulunduğu ekonomik koşullarında ayakta durmaya çalışan genç girişimciler YENİDÜZEN’e konuştu, gidişattan dert yandı. “Durumumuz çok kötü” yorumunu yapan genç iş insanları: “Kendi yağıyla kendi ciğerini kavuran işletmeler para kazanmıyor”
Hüseyin ÖZBARIŞCI
Genç yaşta girişim yaparak piyasaya atılan ve ekonomik darboğazdan geçtiğimiz bugünlerde kurduğu şirketi ayakta tutmaya çalışan genç iş insanları ülke ekonomisini YENİDÜZEN’e değerlendirdi, gidişattan dert yandı. Ülke ekonomisinin kötü durumda olduğundan bahseden genç iş insanları, “Genç yaşta girişimde bulunarak şirket kurdum ama ne yazık ki bugüne kadar devletten 1 TL destek bile almadım. Üretiyoruz ama ürettikçe yok oluyoruz” dedi.
Ülkede ciddi bir denetim eksikliği olduğundan bahseden genç girişimciler, gelecek için pek parlak konuşmadı, “Günübirlik yaşıyoruz ve hayatta kalmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Özellikle Türk Lirası’nın döviz karşısında günden güne değer kaybetmesinden dolayı işlerini olumsuz yönde etkilediğini belirten genç iş insanları, işlerin dengesiz bir şekilde yürüdüğünden bahsetti, ayakta duramayan ve iflas eden işletmeleri korkuyla izlediklerini de söyledi.
Genç iş insanları ne dedi?
Ekrem Civisilli (Civisilli Gıda): “Üretiyoruz, ürettikçe yok oluyoruz”
“Geleceğimiz çok karanlık. 28 yaşındayım, 40 yaşına kadar nasıl yaşayacağım? Halimiz gerçekten içler acısı”
“Ülkemiz ekonomik anlamda gerçekten çok kötü durumda. Gelinen aşamada üretim olarak düşüşteyiz. Ne yazık ki bu durumun sonu da yok. Direne direne güzel işler yapıyoruz ama gerçekten artık halimiz kalmadı. Çektiğimiz stres ve sıkıntıdan dolayı sağlığımızdan ödün vermeye başlama noktasına geldik. Ülkemizde gelinen noktada sadece bizim sektörümüz değil, hiçbir sektörü durumu parlak değil. Çünkü her sektör kendi içinde bir biriyle bağlantılıdır. Üretiyoruz, ürettikçe yok oluyoruz. Genç yaşta girişimde bulunarak şirket kurdum ama ne yazık ki bugüne kadar devletten 1 TL destek bile almadım. Geleceğimiz çok karanlık. 28 yaşındayım, 40 yaşına kadar nasıl yaşayacağım? Halimiz gerçekten içler acısı. Birçok genç arkadaşımız ülkeden göç ediyor ve ne buna dur diyecek bir sistem yazık ki yok.”
Salim Keçecioğlu (Master Roaster Coffee): “Devlet, bu ülkede üretim yapan insanları yok sayıyor ve hiçbir şekilde destek çıkmıyor”
“Biz genç girişimciler olarak bu ülkede zoru başarmaya çalışıyoruz. Tüm bunlara rağmen biz elimizden geldiğince üretmeye bir şekilde çalışıyoruz ve üreteceğiz”
“Biz hammadde alıp, o hammaddeyi işleyen bir firmayız. Hammaddeyi dışarıdan getirdiğimiz için çok ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Şu anda öngörülemez bir durum var aslında. Bunu üzülerek söylüyorum ki, devlet, bu ülkede üretim yapan insanları yok sayıyor ve hiçbir şekilde destek çıkmıyor. Biz genç girişimciler olarak bu ülkede zoru başarmaya çalışıyoruz. Tüm bunlara rağmen biz elimizden geldiğince üretmeye bir şekilde çalışıyoruz ve üreteceğiz. Gerçek şu ki, kendi yağıyla kendi ciğerini kavuran işletmeler para kazanmıyor. Bu, açık bir şekilde ortada... Gelinen aşamada, işlerde bir düşüş yok ama ciromuz eskisi gibi değil. Bunun en büyük sebebi de az önce bahsettiğim hammaddenin pahalı olmasından dolayıdır. Şu anda yaptığımız şey, yarını düşünmeden bugünü kurtarmaktır.”
Hasan Karacalı (Marmara Pet Shop): “Hükümetin küçük esnafa destek olması gerekiyor ancak destek olan yok”
“Hükümetin özellikle küçük esnafa destek olması gerekiyor ancak destek olan yok. Üzülerek söylemek istiyorum ki bu ülkede hiçbir şey değişmez”
“Ülkenin son durumunda iyi bir gidişat yok ne yazık ki. Evet, pandemiden tüm dünya etkilendi ama biz de ekonomi diye bir şey yok. Bu yüzden sıkıntı yaşıyoruz. Son dönemde dövizin yine tırmanışı söz konusu... Elbette ki hükümetin elinden bir şey gelmiyor ama ülkede çok ciddi bir denetimsizlik var. Küçük esnaf kesinlikle desteklenmiyor. Genç yaşta bir girişim yaparak şirketimi kurdum ama bu dönemde işlerimiz gerçekten çok dengesiz. Gün olur iş olmadığı için moralim bozuk kapatıyorum, gün olur iyi kapattığım olur. Eskiden yıllık bir öngörümüz vardı ancak şimdi o öngörümüz yok. Yani günübirlik yaşıyoruz. Döviz yükseldiği için satışımız iyi olsa bile fiyatlardan dolayı kar marjımız düştüğü için zarar ediyoruz. Bu noktada hükümetin özellikle küçük esnafa destek olması gerekiyor ancak destek olan yok. Üzülerek söylemek istiyorum ki bu ülkede hiçbir şey değişmez.”
Orhan Erönen (Djumba Hotel & Cafe): Geleceğimiz pek parlak görünmüyor
“Mevcut durumda Türk Lirası’nın döviz karşısında değer kaybetmesinden dolayı birçok işyeri kapatıyor. Bundan dolayı menü bile yapmakta zorlanıyoruz diyebilirim. Her gün fiyatlar değişiyor. Bu noktada ileriye dönük iş yapamaz hale geldik diyebilirim. Ekonomi ne yazık ki dibe vurdu. 10 kuruş, 25 kuruş ve 50 kuruşlar piyasan silinme noktasına geldi. En küçük para biriminin 5 TL olması konusunda emin adımlarla ilerliyoruz. İnsanlarımızın alım gücü günden güne daha fazla düşüyor, günden güne daha kötü bir noktaya geliyoruz. Geleceğimiz pek parlak görünmüyor. Günden güne kötüye doğru gitsek de, umudumuzu her zaman koruyacağız ve mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Hazel Kafidir (Hazel Shoes): “Gelecek için oldukça karamsarım”
“Bir bakıyoruz yeni yerler açılıyor, ayakta kalamayınca 6 ay sonra kapatmak zorunda kalıyor. Bundan dolayı açıkçası korkumuz var”
“Piyasada ciddi anlamda bir durgunluk var. Bu zamların yapılmasıyla ve pandeminin etkisiyle piyasanın durumu çok kötü. Bir yıldır ayakta kalmaya çalışıyoruz ama ne yazık ki devletten en küçük bir destek yok. Bir bakıyoruz yeni yerler açılıyor, ayakta kalamayınca 6 ay sonra kapatmak zorunda kalıyor. Bundan dolayı açıkçası korkumuz var. Gelecek için oldukça karamsarım. Ayakta durmak için fiyatlarımızı Türkiye ile eşit tutmaya çalışıyoruz, kendi kar marjımızı kısarak mücadele ediyoruz ama bu nereye kadar böyle gidecek bilmiyoruz.”