GİZLİ REÇETE !

Mehmet Çağlar

 

Kıbrıs Türkü'ne ilham ettikleri iktisat düzeninin "Gizli Reçetesi " bu:
OLMAYAN PARA İLE TOPLUMUN TÜM VARLIK VE SERMAYESİNİN EL DEĞİŞTİRMESİ !

CON AHMED'İN DEVR-İ DAİM MAKİNASI
Teşkilatlandırdıkları zihniyet bu!
Bunu da usta bir borçlandırma sistemini ihdas ederek yapıyorlar.

Bu yeni değil; bunu ben defaten söyledim!

Ama artık ortaya koydukları rakamlar da bunu söylüyor !


BU HESAP NE KİTABA SIĞAR NE DE İMANA...

AKP'ye olan tefekkür sefaletini, mumyalaşmış kafaların yalanlarını silip süpüren bir fırtına yazısı yazmış Sn. Dr. Nazım BERATLI dünkü "Con Ahmed'in Devr-i daim makinası" adlı Haberdar'daki köşe yazısında ...


Virgülüne , noktasına dokunmadan iktibas ettim:

"Merkez Bankası’nın 2012 yılı ile ilgili 4. Üç Aylık Raporu, yayınlandı…
Rapora göre, 2012 yılında GSMH’mız, %2.4 oranında büyümüş!
GSMH, bir yıl içinde yurt içinde üretilen mal ve hızmetlerin bütününe verilen isimdir...
Şimdi görelim bakalım, hangi sektörlerdeki büyüme neden olmuş bu Milli Hasıla artışına…!
2012 yılı içinde, İthalât’ımız, yâni dışarı ödediğimiz para; %0.04 oranında artıyor… Ayni dönemde, İhracat’ımız, yani dışardan kazanıp getirdiğimiz para, % 3.3 oranında azalıyor…
Ve bu Nasrettin Hoca’yı bile kıskandıracak hesaba göre biz, daha az satıp, daha çok satın alarak, %2.4 daha zengin olabiliyoruz!
Ben raporun yalancısıyım ha! Meraklısı bulup okusun… Nette var… Üstelik de bütün bunlar, bir de %3.6 enflasyon düzeyi ile gerçekleşiyor!
Con Ahmet’in Devr-i Daim Makinası mübarek! Yoktan var ediyor…!
Bir “gelen yolcu” sayısında artış var ekonomik göstergeler açısından, %14… Bütün zararı onlar karşıladı desek değil, çünkü parasal değerinin ne olduğu, raporda belirtilmemiş! Bir de tabii “Allah’ın emri” Bankacılığımız büyümüş! “2011 sonunda 9.9 milyar TL olan sektörün bilanço büyüklüğü, (yüzde 11,2 oranında artarak )2012 sonunda 11 milyar TL seviyesine yükselmiştir. Bu dönem içerisinde sektör bilançosundaki en hızlı artışın yüzde 6,2 ile yılın son çeyreğinde meydana geldiği ve ivmeyi, bankaların kredi arzına yönelik politikalarına bağlı olarak kredilerin tetiklediği gözlenmektedir” deniyor…
Yani borcunuz arttıkça, daha zengin oluyorsunuz be insannar…!
Şu mazbata meselesi de olmasa, gel keyfim gel…
Kâğıt üzerinde kayıtlı toplam paramız, 11 milyar TL seviyesine yükselmişmiş ama bunun %60’ı, brüt krediler imiş… Borç, yani… 7 milyar kadar bir şey… Geriye kalıyor 4 milyar, onun da ne kadarı kâğıt üstünde ne kadarı nakit para anlamak için, Likidite oranına baktım… Zaten mevduatın krediye dönme oranı da %70 imiş… Likidite genel değerlendirmede bu sefer yok… Birilerinin kulağına kar suyu kaçırdık demek ki! Onu içerde bulduk… Likid yani nakit para oranımız, %2 artarak, %24’ten; %26’ya çıkmış… 11 milyar’ın içinde demek ki aslında elimizde nakit olarak, 3 milyar TL var… Bırakın reel sektörün ihtiyaçlarını, bütçeyi yani devletin masraflarını karşılamaya yetmez! Ne ile yatırım yapıp da istihdam yaratacaksınız?
Şu satırlar da rapordan alınma:
“2011 yılsonuna kıyasla 2012 yılı Aralık ayı sonunda finansal derinleşme rakamlarının tümünde artış gerçekleşmiştir. Toplam krediler (brüt) / GSYH oranı yüzde 93,3’den yüzde 102,52’ye, toplam mevduat / GSYH oranı yüzde 131,53’den yüzde 140,42’ye ve toplam aktiflerin GSYH’ye oranı yüzde 156,99’dan yüzde 166,76’ya yükselmiştir.”
Halk anlamasın diye katakulliye getiriliyor, tercüme edeyim mi?
“100 üretiyorsunuz ama bankalarda 140 saklı paranız var ve hatta bütün kaynaklarınızı hesap edince 100 üretip, 166 “artırdığınız” görülüyor! Ve siz yüzünüzden suratınızdan utanmadan, 166’yı bankada tutup, bir de üstünden 102 borçlanıyorsunuz!” Faiz ödemek içindir tabii…Ayıp olmasın…
Bu hesabın sağlamasını yapacak, akla sığdıracak olan bir “uzman” varsa, “bankalar bizi keser iş bulamayız” korkusunu bırakıp, sağlasın da biz de yanlış biliyorsak susalım…
Yoksa soracağım, kâğıt üstündeki hesaplarla 3 milyarı 11 milyar yapıp, 3 milyar sermaye ile 7 milyar kredinin faizini yemeye, İslâm ne der?
Sayın Kıbrıs’tan “DA” Sorumlu Bakan, sayın Akça ve sayın Merkez Bankası Başkanı, bir açıklasınlar!
Ekonomide istikrar varmış, büyüyormuş!
Büyüyen faiz gelirleridir…
Milton Freidman adına konuşsanız mesele yok! Onun cevabını Marx’tan başlayarak, veririz…
Ama bir de “külliye” ahkâmı keserseniz bunun üstüne, zorla Kur’an-ı Kerim mi konuşturacaksınız? Faiz geliri mübah mıdır? Günah mı? Ne büyüyor? Günahlar mı?
Bu hesap ne kitaba sığar ne de imana…
Konuşturmasınlar daha fazla, ayıp oluyor artık…
Bizim dini inançlarımızı dillerine dolamadan önce Malezya örneği ve Dr. Muttasır hakkında ne düşündüklerini de duymak isterdim doğrusu… “Mütedeyyinim” demekle olmuyor! Gördük orada “mütedeyyin” adamın nasıl çözdüğünü… Yeter…"


TOPLUMU SOYARAK PARA KAZANMAK...

Ludwig Feuerbach der ki:

" TANRI BİLİNCİ ASLINDA KENDİLİK BİLİNCİDİR; TANRI BİLGİSİ KENDİLİK BİLGİSİDİR.
TANRISINA GÖRE İNSANI BİLİRSİN VE İNSANA GÖRE TANRISINI; BU İKİSİ ÖZDEŞTİR."

Bu adamların tek bir mertebeler dizisi var:
Sermayeye dayalı bir  hiyerarşi yaratmak ve toplumu soyarak, para kazanmak.
O kadar...