Göğsüne dayanan o bıçak
Sırtı çıplak, ucunda bir ova
Çağırır çocukluğumla ilk gençliğimi
Ne kadar cazip yürümek içeri
Arkamdan dik sarkan deriyi
Göğsünün ardındaki ova
Hayat kadar bir yazıdır artık
Toprak soluk aldıkça dilleri çınlar
Ben orada dönmek isterim
Dönmek dillerin ucunda – sönmek isterim –
Göğsünün ardında
O orman
Sineni yarıp girince acele –ecele gibi-
Ah nasıl sevişmek, didişmek, dilleşmek
Ağaç kökleri, yapraklarla
Yaban suları, arıların sesleri – derin –
Sineni yarıp girmek isterim
Dik sarkan derini, peşimden gel
Filiz Naldöven
26 Kasım 2015
B.Nalbantoğlu Devlet Hastanesi/ Koroner Yoğun Bakım