Gri pantolon ve gömlekle giriyor odaya, gülümseyerek…
Az önce ‘cezaevi’ne girmemiz için açılan kocaman demir kapıların soğukluğu bir anda ısınıyor, Murat’ın gülüşüyle...
- Nasılsın, diyorum.
- “Daha iyiyiz” diyor…
“Bir tek bu bozdu” diye üzerindeki “tek tip”i gösteriyor, kıyafetleri…
- “Böyle olmamalı…”
***
‘Gülmek devrimciliktir’ diye anlatıyor, az sonra…
- Onlar bize kelepçe takarak küçük düşürmeye çalışırken, bizler, onlara inat, gözlerinin içerisine bakarak gülümseyebiliyorsak... (umut vardır…)
***
“Umut vardır”ı ben ekliyorum.
Çünkü öyle…
İdealist insanlar var oldukça, umut vardır…
‘Tükenmemek’ üzere…
***
Murat Kanatlı’ya ‘gözleri’ gibi bakıyorlar, cezaevinde…
Koğuşa, hücreye falan da almamışlar, şimdilik revirde…
O’nun on günlük hapisliği, bu toplumun, ‘militarizme’ karşı bir ‘özgürlüğüne’ dönüşecek belki de…
Bundan dolayı mutlu zaten…
Bilincin yükselmesinden, dayanışmanın artmasından, yeni kitlelerin uyanmasından…
“Mesele kişisel değil de, insanın yalnız olduğunu hissetmemesi yine de güzel” diyor.
Tabii Murat’ın ardından başka davalar da var…
Başka ‘vicdani retçiler’
Devamı gelecek yani…
***
Murat, yaptığının yasalara göre ‘suç’ görülmesine isyanda...
“Evet, yasalar var” diyor...
Ama şunu anımsatıyor: “Uluslar arası hukuk da var, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi var, bunu görmezden gelemeyiz…”
Ve “Anayasa’ya aykırı” yorumlarına karşı da dikkat çekiyor:
“Taşınmaz Mal Komisyonu için de ilk yorumlar böyleydi, ne oldu?”
***
Murat’a göre yargılama süreci ‘adil’ geçti.
“Bizi fazlasıyla dinlediler…”
Ancak…
‘Karar’ı bir ‘yargı’ anlayışından çok ‘askeri kurum’ mantığında buldu.
“Daha cesur bir karar beklerdik, oysa militarist bir karar çıktı. Gördük ki askerlik kurumu statükoya bağlılığını sürdürüyor…”
***
Şimdi Murat’ın ardından yüzlerce insan girerse sıraya...
Acaba o halde ne yapacak ‘statüko’ bekçileri…
Tümünü hapse mi gönderecekler, birer birer…
***
Karar metninde ‘savaş’ vardı…
Oysa Murat’ın mücadelesi ‘barış’ için… Askersiz, silahsız, demokratik bir gelecek için…
“Gri” bir gecenin ardından, gün doğacaktır mutlaka…
Tek tip de değil üstelik…
Onca farklı rengin işbirliği ve özgürlükle buluşmasında…
Barış böyle gelecek...
Önce ‘savaş talimi’ni reddederek...
-----------------------------
Didem Menteş'in Murat Kanatlı ile cezaevinde gerçekleştirdiği özel röportajı okumak için TIKLAYINIZ