Su hattımız için bakım ve temizlik hizmetleri ihalesi Ankara’da açıldı. Diğer ihalelerde olduğu gibi… Yani şaşmamak gerek.
Gerçi Devlet Bahçeli bizim memleketi (bizi büyük üzüntülere gark ederek!!!) ne 82’ye ne de 83’e koydu ama numara verilmese de buranın orası için ‘her numaradan vilayet’ muamelesi gördüğü gizli değil.
CTP Milletvekili Erkut Şahali, “Mart 2016 tarihli anlaşmada yapılacak olan tüm işlerin ve işletme ihalesinin KKTC’de açılacağı ve ihaleyi Merkezi İhale Komisyonu’nun yürüteceği bir süreç olduğu yazmaktadır” dedi bir açıklamasında ama anlaşmaları, yasaları takan kim allahaşkına!.. Üstelik de ihale şartnamesinde, ihaleyi alan şirketin daha önceden baraj projesi yapmış olması şartı da aranıyorken… Burada böyle bir ihale açmanın ne gerekliliği kalır ki!
Adamlar işleri çoktan yoluna koymuşlar, su hattını denizin altından döşerken o süreçteki işlerin buradaki hiçbir kuruma sorulmadığı gibi şimdi de bundan sonraki süreçlerin yine buradaki kurumlara sorulması veya danışılması beklenemezdi herhalde…
Çünkü bundan sonraki süreçte de bu su hattında çalışacaklar belki de çoktan belirlenmişlerdir bile… Üstelik de yine ihalede belirtildiği gibi en az 70 personeliyle beraber gelecek su hattının bakım ve temizliğini yapmak için…
Yani bu konuda da beklenildiği gibi yerel işgücümüzden faydalanılmayacak, su işleri dairesinden yardım alınmayacak veya işsiz gençlerimizden herhangi bir kişi bu işten yararlanmayacaktır.
Evet biz iyi niyetli ve olması gerekeni düşündüğümüz için böyle bir durumda ‘şaşkınmışız’ gibi görünürüz ama bakmayın, aslında beklediğimiz bir olay bu.
İşte bize de kendi müteahhitlerimizin de yapımında yer alacağı koskocaman bir cezaevi projesi verdiler ya!.. Bakın işte, suçlar artınca cezaevi yapmak ve para kazanmak olanağı sağlandı… Ne plan ama! Oyalanır gideriz, ağlanacak halimize birazcık da olsa güler geçeriz.
***
Böyle bir uyum içinde giderken ve kış saati uygulamasında/uygulanmamasında da uyumun devam edeceği beklenirken aniden azınlık hükümetimiz kış saati uygulamasına geçileceğini duyurdu. Burada gerçekten de şaştım bir an için! Gerçi sabahı mecliste CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman hukukçu kimliğini konuşturup ilgili yasayı ortaya koyunca, yani kış saati uygulaması yapılmasının yasa gereği olduğunu hatırlatınca ve tabii ki sivil toplum örgütlerinin kış saati uygulanması konusundaki hareketliliği, imza toplanması da bu kararda etkili oldu diyebiliriz.
Ancak galiba en büyük etki artık 7 Ocak’ta yapılması kesinleşmiş gibi olan erken genel seçimler oldu. Yasa gereğinin yapılmadığı, toplum ihtiyaç ve taleplerinin dikkate alınmadığı, Suudi saatinin devam ettiği bir ortamda seçime girmek şimdiki azınlık hükümeti açısından çok da iyi olmazdı.
Sebebi ne olursa olsun, hükümet bunda da geri adım attı. Zaten olması gereken bir durumdan dolayı öylesine yüzümüzde bir gülümseme belirtisi oldu ya, buna bile değer.