• Hakkı Önen YENİDÜZEN’e hem komite çalışmaları hem de çocuk kaçırmak maksadı ile Kıbrıs’a geleceği Europol tarafından Kıbrıslı Rum polisine bildirilen Norveçli Espen Lee ve Avrupa’nın en çok aranan 45 suçlu listesine giren Kıbrıslı Türk Özgür Atakerler ile önemli açıklamalarda bulundu.
• “ATAKERLER, GÜNEY’E İADE EDİLMELİ AMA…”…Güney Kıbrıs’ta 17 Ağustos 2006 tarihinde cinayet, tecavüz ve adam kaçırma suçlarından ömür boyu hapse mahkum edilmesine rağmen, cezaevinden kaçarak Kuzey Kıbrıs’a geçen Kıbrıslı Türk Özgür Atakerler’in hukukçu gözü ile bakıldığında Güney Kıbrıs’a geri iade edilmesi gerektiğini söyleyen Önen, ancak yasalara göre bunun mümkün olmadığını belirtti.
• KOMİTEYE RESMİ BİLGİ GELMEDİ… Öte yandan çocuk kaçırmak maksadıyla Kıbrıs’a geleceği Europol tarafından Kıbrıslı Rum polisine bildirilen Norveçli Espen Lee ile ilgili olarak komiteye resmi bir bilginin gelmediğini vurgulayan Önen, olayda bağlantısı olduğu düşünülen Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum’un da kimliğinin belirlenemediğini kaydetti
• KOYDUK UÇAĞA YOLLADIK… Önen, geçmişte Kıbrıs’ın güneyinde cinayet işleyen bir suçlunun kaçak yollarla Kuzey Kıbrıs’a geldiğini hatırlatarak, “Kıbrıslı Rumlardan yaklaşım göremediğimiz için maalesef vermedik, veremedik. Koyduk uçağa yollamak zorunda kaldık, kaçırdık… Ben bir hukukçuyum, bu acı bir şey… Bazen siyasi durumlar nedeniyle görmezden geldik, bilmezden geldik, koyduk uçağa yolladık. Hem de bir cani” şeklinde konuştu.
Ayşe GÜLER
Suç ve Suçlara İlişkin Konular Teknik Komitesi Kıbrıslı Türk Başkanı, Emekli Başsavcı muavini Hakkı Önen, geçmişte Kıbrıs’ın güneyinde cinayet işleyen bir suçlunun kaçak yollarla Kuzey Kıbrıs’a geldiğini söyleyerek, “Kıbrıslı Rumlardan yaklaşım göremediğimiz için maalesef vermedik, veremedik. Koyduk uçağa yollamak zorunda kaldık, kaçırdık… Ben bir hukukçuyum, bu acı bir şey…” şeklinde konuştu.
Şu anda suçluların iadesi mekanizmasının kurulmadığını, ancak bu konuda önümüzdeki günlerde çalışma yapacaklarını açıklayan Önen, suçluların iadesine yönelik sistemi oluşturmayı düşündüklerini kaydetti.
Önen, “Yapılacak mekanizma teorik bir çalışmadır. Pratiğe nasıl yansır bilemiyorum. Bu durum önümüzdeki aylarda, görüşmelerin seyrine bağlı olarak ne gibi değişiklikler yapılacak bilmiyorum. Federal bünye oluştuğunda ‘o taraf, bu taraf’ diye bir şey kalmayacak. Suçun yapısı; federal bir suç ise federal mahkemede yargılanacak. Eğer federal yasalarına girmeyen suç ise yerel mahkemelerde yargılanacak” şeklinde konuştu.
Önen, bugüne kadar cezaevinden kaçarak Kıbrıs’ın kuzeyine gelen ağır suçlu Kıbrıslı bir Rum’un Barış Gücü vasıtası ile Güney’e iade edildiğini, başka bir suçlunun ise Kermiya Barikatı’ndan Güney’e geçmeye çalıştığı sırada tutuklandığını belirtti.
Komite Başkanı Önen, YENİDÜZEN’e hem komite çalışmaları hem de çocuk kaçırmak maksadı ile Kıbrıs’a geleceği Europol tarafından Kıbrıslı Rum polisine bildirilen Norveçli Espen Lee ve Avrupa’nın en çok aranan 45 suçlu listesine giren Kıbrıslı Türk Özgür Atakerler ile önemli açıklamalarda bulundu.
Kıbrıslı Türk Atakerler’in hukukçu gözü ile bakıldığında Güney Kıbrıs’a geri iade edilmesi gerektiğini belirten, ancak yasalara göre bunun mümkün olmadığını dile getirdi. Ayrıca Önen, çocuk kaçırmak maksadıyla Kıbrıs’a geleceği Europol tarafından Kıbrıslı Rum polisine bildirilen Norveçli Espen Lee ile ilgili olarak komiteye resmi bir bilginin gelmediğini de açıkladı.
“Hukukçu gözü ile Atakerler, Güney’e geri iade edilmeli”
Güney Kıbrıs’ta 17 Ağustos 2006 tarihinde cinayet, tecavüz ve adam kaçırma suçlarından ömür boyu hapse mahkum edilmesine rağmen, cezaevinden kaçarak Kuzey Kıbrıs’a geçen Kıbrıslı Türk Özgür Atakerler’in hukukçu gözü ile bakıldığında Güney Kıbrıs’a geri iade edilmesi gerektiğini söyleyen Önen, ancak yasalara göre bunun mümkün olmadığını belirtti.
Önen, bugünkü siyasi koşullar devam ettiği sürece Avrupa’nın en çok aranan 45 suçlu listesine giren Atakerler’in Güney’de işlediği suçlarla ilgili yargılanmasının mümkün olmadığını kaydederek şöyle devam etti: “Kıbrıs’ın kuzeyine kaçan Kıbrıslı Rumlar da bulunuyor. Çünkü onlar bize vermedikleri için biz de veremiyoruz. Onlar bize neden veremiyorlar? Çünkü ‘Bu istediğiniz kişi benim de vatandaşımdır. Ben vatandaşımı sana verirsem, gereksiz yere hürriyetimi elimden alınması sebep olduğu için bana dava açarsa beni devlet olacak mahkum edecek’ düşüncesindeler… Yoksa suç işlemiş birini kimse orada tutmak istemez”
Önen, geçmişte Kıbrıs’ın güneyinde cinayet işleyen bir suçlunun kaçak yollarla Kuzey Kıbrıs’a geldiğini söyleyerek,“Kıbrıslı Rumlardan yaklaşım göremediğimiz için maalesef vermedik, veremedik. Koyduk uçağa yollamak zorunda kaldık, kaçırdık… Ben bir hukukçuyum, bu acı bir şey…” şeklinde konuştu.
Espen Lee konusu…
Çocuk kaçırmak maksadıyla Kıbrıs’a geleceği Europol tarafından Kıbrıslı Rum polisine bildirilen Norveçli Espen Lee ile ilgili olarak komiteye resmi bir bilginin gelmediğini vurgulayan Önen, kayıtlardan elde ettikleri bilgiye göre Ercan’dan ülkeye giriş yaptığını, birkaç gün adada kalmasının ardından geri döndüğünü söyledi.
Önen, Espen Lee’in ikinci kez Ercan Havaalanı’ndan Kuzey Kıbrıs’a giriş yaptıktan sonra Kermiya Barikatı’ndan Güney’e geçmek istediği sırada Kıbrıs Rum Polisi tarafından tutuklandığını belirtti.
“Bize neden bilgi gelmedi?”
Espen Lee’in kaçıracağı çocuğun Kıbrıs’ın güneyinde yaşaması nedeniyle olayla ilgili Kıbrıs Cumhuriyeti’nin haberdar edildiğini tahmin ettiğini ifade eden Önen, “Güney Kıbrıs’a geleceği için Interpol’a bilgi vermediklerini tahmin ediyorum. Çünkü Interpol’a bilgi vermiş olsalardı konu Kıbrıs’ı ilgilendirdiği için Türkiye üzerinden bize bilgi gelecekti” dedi.
Önen, KKTC polisi olarak Interpol ile direk bir ilişkinin olmamasına rağmen Türkiye’ye Kıbrıs ile ilgili gelen bilgilerin kendilerine aktarıldığını, bu konuda hiçbir sıkıntı yaşanmadığını dile getirerek, bilgi gelmiş olması halinde ise Espen Lee’in Ercan’dan giriş yaptığı sırada tutuklanmasının mümkün olacağını belirtti.
Önen sözlerine şöyle devam etti: “Örneğin bu adam geldi, bizde tutuklandı. Bizde suçu neydi? Karşı taraf bize bilgi vermediği sürece, yine 2 gün tutukluluk alıp üçüncü gün uçağa koyup ülkesine gönderecektik”
“Kıbrıslı Türk’ün kimliği belli değil”
Polis vasıtasıyla bu konuyu soruşturduklarını ancak şu anda ellerinde net bir bilgi olmadığını aktaran Önen, “Bilinen Kıbrıs’ta yaşayan bir kadın bir adamla evlendi, çocukları oldu. Adam o çocuğu kaçırmak istiyor, bunlara başvuruyor” şeklinde konuştu.
Önen, olayda Kıbrıslı Türk bir kişinin de konuşulduğunu ancak kimliği ile ilgili en ufak bir bilginin olmadığını belirten, bunun dışında olayla bağlantılı olduğu söylenen Kıbrıslı Rum’un da belirlenmediğini kaydetti.
Öte yandan Önen, Espen Lee ile birlikte tutuklanan 2 kişinin tutukluluk sürelerinin uzatıldığını belirterek, bu konuda yeni bir bilgiye ulaşılmadığını, yeni bir tutuklamanın da yapılmadığını söyledi.
“Konu, komiteyi ilk bakışta ilgilendirmiyor”
Konunun komiteyi ilk bakışta ilgilendirmediğini de ifade eden Önen, bu durumun Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasındaki ‘ilişki’ olmadığını kaydetti.
Önen, komitenin görevinin her iki taraf arasındaki ilişkiler olduğunu söyledi.
“2 kez cinayet ve cinayete teşebbüs suçları ile ilgili arama yapıldı”
Komitenin karşılıklı işbirliği ve taleplere bağlı olarak her iki polis teşkilatı tarafından bir cinayet ve bir de cinayete teşebbüs suçları ile ilgili Kıbrıs’ın kuzey ve güneyinde olay yeri aramaları da yapılmasını sağladığını ifade eden Önen, bugüne kadar 2 kez böyle bir aramanın yapıldığını açıkladı.
Önen, Sigma Televizyonu sahibinin öldürülmesinde kullanılan tabancanın Kuzey Kıbrıs’ta olduğuna dair bilginin geldiğini, Polis Örgütü’nde görevli Kıbrıslı Türk polislerin bir dere yatağında arama yaptığını ancak tabancanın bulunamadığını anlattı.
Öte yandan Önen, bu olayın 5-6 ay sonrasında ise Lefkoşa Sanayi bölgesinde cinayete teşebbüs olayının yaşandığını, olayda kullanılan silahın Pile bölgesi yakınlarında bilgisinin alınması üzerine Kıbrıslı Rum polislerin bölgede geniş çaplı arama yaptıklarını dile getirerek, bu aramada da sonuç elde edilemediğini söyledi.
Çalışmalar….
“Resmi olarak karşılıklı 500-600 belge paylaşıldı”
Komite çalışmaları hakkında da bilgi veren Önen, 2008 yılında toplumlararası görüşmelerin başlaması ile kurulan Komite’nin, toplumlararası güvenin yaratılmasının yanı sıra Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlar arasındaki günlük olayların çözülmesine yardımcı olarak yeni güven yaratıcı önlemlerin güçlendirilmesinin hedeflendiğini vurguladı.
Komite’nin ara bölge üzerinden kanunsuz insan kaçakçılığının önlenmesi, kara paranın aklanması, yol güvenliği, silah ve uyuşturucu madde suçlarına ilişkin işbirliği, terörizm ve terörizmin mali kaynaklarına yönelik konular üzerinde yoğunlaştıklarını söyleyen Önen, “Bizi günlük olarak günlük olaylar meşgul eder. Örneğin, uyuşturucu madde, hırsızlık ve bazı suçların Güney’de başlayıp Kuzey’de devam etmesi ya da Kuzey’de başlayıp Güney’de devam etmesine ilişkin iki polis teşkilatı konusunda bilgi alışverişi yapıyoruz” şeklinde konuştu.
Önen, bugüne kadar resmi olarak karşılıklı 500-600 belgenin paylaşıldığını ifade etti.
“Kıbrıs, ‘kara para aklama’ konusunda şüpheli konumdaydı…”
2009 yılında Bankalar Birlikleri arasında toplantı düzenlediklerini söyleyen Önen, o dönemde Kıbrıs’ın ‘kara para aklama’ konusunda şüpheli ülke konumunda olduğunu, bu durumu ortadan kaldırmak için bir araya geldiklerini belirtti.
Önen, Ledra Palace’da gerçekleşen toplantı sonrasında Kıbrıs’ın Kuzeyi ve Güneyi’nde yapılan banka işlemlerinin AB’ye uyumunun görülmesi üzerine Kıbrıs’ın şüpheli konum durumundan çıktığını dile getirdi.
İki toplumlu seminerler…
Söz konusu çalışmalar dışında Sigortacılar Birliği ile trafik broşürü dağıtma girişiminde bulunduklarını hatırlatan Önen, Güney ve Kuzey’de aynı trafik sistemi olmasına rağmen bazı uygulamaların farklı olduğundan bahsetti.
Önen, “Örneğin alkol oranları farklıdır. Bununla birlikte trafik suçlarının cezası konularında farklılık var. Hangi ceza puanda ehliyetinize el konulur konularında karşılıklı bilgi verdik” diye konuştu.
Öte yandan gençler arasında iki toplumlu ‘zorbalık’ konulu bir çalışma yürüttüklerini de ifade eden Önen, uyuşturucu maddeler ve diğer alışkanlık veren maddeler ile ilgili farkındalık konuları ile ilgili seminer düzenlediklerini dile getirdi.
Önen, 17 Şubat tarihinde de ‘Federal Polis Zorlukları ve Faydaları’ isimli bir seminer çalışması yapacaklarını açıklayarak, seminere federal ülkelerinden tecrübeli polislerin katılacağını belirtti.