Kıbrıs’ta kurulacak federal devlet için çok profesyonel bir önerim var: Akdenizli Antonio!..
Portekizli BM Genel Sekreteri Federal Kıbrıs’ın birinci döneminde Başkanlık yapsın.
Bizimkiler de yardımcısı olurlar.
Madem Guterres olmadan oturup konuşamıyorlar.
Konuşsalar da anlaşamıyorlar.
En iyi model bu…
Zaten o da yabancı sayılmaz.
Akdeniz’in beyaz köpüklerini biliyor, bizim gibi…
Yemeye-içmeye meraklıdır muhakkak…
Zeytinyağı, balık, salata…
Ne biz yabancılık çekeriz, ne de kendisi…
* * *
Milli takımlar yabancı antrenör transfer etmez mi?
Bu konuya da bu açıdan bakalım.
Türkiye gibi milli duyguların tavanda olduğu bir ülkede bile A milli futbol takımının başında birçok yabancı isim görev yaptı.
Mesela Hollandalı Hiddink…
Veya Alman Piontek…
Yahut Macar Meszoly…
Daha eskilere gidersek başka milletlerden teknik adamlar da Türk milli takımını çalıştırdı.
Ta 1920’lere kadar gider Türk millilerin yabancı antrenör meselesi…
Sadece Türkiye’de değil, birçok ülke yabancı teknik adamlara emanet ediyor milli takımlarını.
* * *
Bu profesyonel yaklaşımı neden siyasete kazandırmayalım ki?
Hem bizimkiler değil mi ikide bir “Kurtar bizi baba” der gibi Genel Sekreter Guterres’i göreve davet eden?
Lefkoşa’da karnıyarık, bullez yahut karışık kebap yemek varken, illa New York’ta ve illa Guterres’le yemek yiyeceğiz diye tutturmadılar mı daha geçen ay?
Crans-Montana’da ‘baba’ gelene kadar el ense çekip durmadılar mı bir birlerine?
Antonio gelince uslu numarası yaşan yaramaz çocuklar olmadılar mı hep beraber?
Ve o gider gitmez yine başlamadılar mı kapışmaya?
Bizim liderler Guteres’siz yemek yiyemiyor, toplanamıyor, hiçbir konuda uzlaşamıyor.
Demek ki Kıbrıs’ın Guterres’e sürekli ihtiyacı var.
* * *
İkide birde bütün işini gücünü bırakıp Kıbrıs’a, Montana’ya, Pelerin’a koşacak değil ya adam?
En iyisi BM Genel Sekreteri’ni ödünç alalım biz Kıbrıslılar olarak…
Federal Kıbrıs’ın Cumhurbaşkanı yapalım.
‘Dönüşümlü mü dönüşümsüz mü olsun’ tartışması da biter böylelikle.
Akıncı ve Anastasiadis Başkan Yardımcıları olurlar.
Guterres başlarında olduğu müddetçe kavga falan da etmezler.
Toplumlar birbiriyle gül gibi geçinip gider. Ankara ile Atina da koskoca Genel Sekreterlik yapmış Guterres adada olduğu sürece ne asker, ne garanti ararlar.
Herkes memnun, mesut olur.
Bu transferi yapalım bence…
‘Bizimkiler’e kalırsa, zor çünkü!..