Güya (!)

Cenk Mutluyakalı

“Devlet” var diyelim!
Diyelim ki...
Güya…
Kasası da boş!
Maliye “borçlanmak” istiyor.
Önceden bankalardan bol bol “iç borçlanma” yapıldı.
Şimdi “Hazine Bonosu” ilan edildi.

***

“Devlet” var diyelim!
Diyelim ki...
Güya…
Tepesine de “en iyi parayı biz alırız, biz dağıtırız” diyenler geldi.
Yalan çıktı!
Bir başka da yöntem bilmiyorlar.
Kasa boş!
Bankalar da borç vermiyor artık!
“Hazine Bonosu” dedikleri, devlet, yurttaştan borç istiyor.
“Bana para ver ki maaş ödeyeyim” diyor.
Kimi zenginler bu bonolardan alacak…
Kimi seçkinler de…
Gün gele “biz elimizi cebimize attık” demek için!

***

Yine Türkiye'ye el açılacak.
Şimdi “zemin” döşeniyor.
“Ne yapalım” denecek, “Hazine bonosu bile çıkardık.”
“Çok uğraştık çok…”

Ankara’ya gidecek ekonomik örgütler!
“Ver” diyecekler.
“Sizin bu atadıklarınız yüzüne gözüne bulaştırdı ama…”
“Yine de ver…”

***

Bankalar üzerinden borçlanınız, döviz cinsinden” diye önermiş bankalar…
“Türk Lirası kazanıyorsanız, Türk Lirası borçlanınız” diyorlar yurttaşa oysa!
Bankalar vermemiş, yurttaştan istiyor devlet!

***

Maliye kendi geliriyle kamuda maaşları ödeyemiyor.
Sigortalar sigortalıyı…
Belediyeler işçisini, işletmeler çalışanını, usta çırağını...

***

Bu düzen düzen değil…
İllaki çözüm!
Dünyanın tanıdığı bir uzlaşıyla Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği üyesi olmadıkça…
“Hepsi bizimdir, ne varsa öylece kalsın, adı da anlaşma olsun” kafaları değişmedikçe...
“Devlet” var diyelim...
Diyelim ki...
Güya!