Neriman Cahit
Siz de farkında mısınız bilmiyorum ama ülkemizde bir ‘grip salgını’ kadar yaygın… Ama, pek de üzerinde durulmayan bir hastalık hüküm sürmekte: UNUTKANLIK… Bu konuda, endişe edilecek bir durum da bu hastalık ‘gençleri de’ pençesine almakta… Bunun nedenlerini bazı Doktor arkadaşlarla konuşup tartıştıkça bazı gerçeklere vardım... Sonucu sizinle de paylaşma karı aldım:
Bazan, gizli bir depresyon unutkanlığa neden olabileceği gibi de ‘hafıza depomuza’ kapasitenin üzerinde ‘kayıt’ yüklememiz nedeniyle hafıza zayıflığı veya unutkanlık olabiliyor… Elektronik aygıtlarla da çok içli dışlı olan kimselerde de bu tür aletlerin aşırı kullanımı nedeniyle ‘bellek sorunlarına’ rastlanabiliyor. Hafızamızı geliştirmek ve ‘unutkanlık sorununa’ son vermek için alınacak önlemler listesi ise şöyle sıralanıyor:
• Her gün abartmamak kaydıyla: Kuru üzüm, fıstık ve biberiye yenmeli…
• Adaçayı, yeşil çay, kahve, biberiye, karabiber, zencefil ve meyve çayları bu konuda oldukça yararlıdır.
• Hafızayı geliştirmek için satranç, dama, briç, puzzle gibi oyunlar oynanmalı ve bulmaca çözülmelidir.
• Beynin, çok dolu olduğunun hissedildiği dönemlerde, mutlaka tatile çıkılmalı ve gerektiği kadar uyku uyumaya özen gösterilmelidir.
• Her gün, yemeklerden sonra taze sıkılmış ‘havuç suyu’ içildiğinde… Bir hafta sonra, hafızadaki değişim mutlaka fark edilmektedir.
• C,E, B6 ve B12 vitaminleri, folik asit, omega-3 yağ asitleri, soya, lesitin… Unutkanlık konusunda önemli ölçüde yardımcıdır…
• Bir bardak suya 15 tane badem koyarak 1.5 kaşık şekerle ezilir ve süt haline getirilerek ılık olarak geceleri içilir. Yemeklerden sonra da (20) adet badem yenir…
• Bir bardak kaynar suya 4-10 gram karanfil konur. 1 dakika kadar bekletilen karışım günde 2-3 bardak içilir…
• Bir bardak kaynar suya 3 gram kekik konur 10 dakika bekletilen karışım günde 2-3 bardak içilir.
• Bir bardak kaynar suya 10-20 gram biberiye konur. 10 dakika kadar bekletilen karışım günde 2-3 bardak içilir.
Not: Önerilen tüm alternatifler, ‘Doktor’ kontrolü ve onayıyla, ölçülü bir şekilde uygulanmalıdır.
Neriman CAHİT
-----------------------------------------------------------
YÜZÜMDE BİR SONBAHAR…
Yüzümde, bir sonbahar daha ölüyor
Karanlıklarımı yenmiştim oysa
Sevda sevdaydı cesaretim
Çocuk yüzlerimi kuşanmıştım
Kekemelikten kurtulmuştu dilim
Karanfiller artık kırılmıyordu
Kadınlığımın saçlarında…
*
Kostümlerim hazırdı, cesaretim de
Biraz sendin çünkü kıyısında
Durduğum ırmak…
Hazırdım karşı kıyıya geçmeye
İçimdeki korkuları yıkıyordu gözlerin
Yağmur yağmur…
*
Hazırdım, rolümü ezberlemiştim
Tüm cesaretimi kuşanmıştım
Çocuk yüzlerimi de…
Hazırdım…
Tam sahneye adımımı atmıştım ki.
*
Işıkları söndürdün, beni öyle bırakıverdin
*
Ve çıkıp gittin… Tek bir cümlemi bile dinlemedin
Tek bir alkış sesi gelmedi senden
Oysa ben oyunumu senin için hazırlamştım.
Tek kişilik bir gösteriydi bu…
*
Ama sen çıkıp gitmiştin…
Beni sahnede tek başıma bırakarak
Ellerimde bir avuç intiharla…
*
Sen yamaçlarında binbir renkli kır çiçeği
Ve, binbir renkli kuş barındıran bir dağsın…
Derdin bana
*
Bir gün her şeyde ayrık otlarında bile
Senin yüzünü silmeye başlarsam
Seni unutmuş olacağım… derdim
Sana… gülerdin…
*
Gülüşün sahibiydi sonbahar sürgünlerimin…
*
Ve ben şimdi
En çok bildiğim şeyleri bile
Hani yaşadığımız bir denizin dalgalarınca
Anımsamakta güçlük çekiyorum…
-Ya da öyle yapıyorum-
Kaçış mı diyorlar bunun adına…
O büyük Psikologlar… Bilmiyorum…
Neriman CAHİT